English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ U ] / Unlike some people

Unlike some people traduction Turc

111 traduction parallèle
I revere marriage, unlike some people I could mention.
Zikredebileceğim bazı isimlerin aksine evliliğe büyük saygım vardır.
Unlike some people I can mention, I'm quite happily married, thank you.
Adını vermek istemediğim bazılarının aksine, ben evliliğimden mutluyum.
Unlike some people I know who do not know how to obey... the slightest rules of maintaining sterility.
Az bilinir ama gerçek böyle. - Ağrısız'ın daha birkaç yılı var.
Unlike some people, I am in growth.
Bazı insanların aksine, ben gelişiyorum.
They're consistent and dependable, unlike some people I know.
Tanıdığım bazı insanların aksine, istikrarlı ve güvenilirler.
- Unlike some people, Jesus will never abandon you.
- Kimi insanların aksine İsa seni asla yüzüstü bırakmaz.
I'm honest... unlike some people.
Ben dürüst biriyim, bazı insanlar gibi değilimdir.
Unlike some people I know, like Shawana.
Shawanna'nın aksine.
Unlike some people.
Birilerinin aksine.
Unlike some people I know.
Tanıdığım bazılarının aksine.
Unlike some people, I do have morals.
Bazı insanların aksine benim ahlak kurallarım var.
Unlike some people I could tell you about.
Bazı insanlardan farklı olduğumu söyleyebilirsin.
Unlike some people I could name.
bazılarının aksine benim bir adım var.
Unlike some people, he's a brilliant and sensitive person.
Bazılarının aksine çok zeki ve duyarlıdır.
Fantome is perfectly healthy, and unlike some people in this Void, he hasn't stolen anything.
Hayalet mükemmel bir şekilde sağlıklı ve bu boşluktaki bazı insanlar gibi bizden hiçbir şey çalmadı.
unlike some people. I'm sorry, Federico, but I have a headache.
Özür dilerim Federico, ama başım ağrıyor.
- Unlike some people.
- bazı insanların düşündüğünün aksine.
No, no, because I can practice some self-control, unlike some people I know.
Hayır, bazı kişilere göre... ben kendimi kontrol edip, gizleyebilirim.
And unlike some people, I keep my promises.
Baska insanların aksine ben sözümde dururum.
Oh, she's our guest. Unlike some people.
Oh, o bizim konuğumuz.
He's the only one around who knows how to keep his trap shut unlike some people I know.
Çenesini kapalı tutmayı bilen bir tek o var tanıdığım bazı insanların aksine.
Unlike some people I know.
Tandığım bazılarının aksine.
Unlike some people.
Bazılarının aksine.
Unlike some people in this room, I've seen what the Goa'uld can do first-hand.
Bu odadaki bazı insanlardan farklı olarak, Goa'uld'un neler yapabileceğini 1. elden gördüm.
Unlike some people around here, I'm intensely aware of the need to cut back on every aspect of spending.
Buradaki bazılarının aksine, harcamaları kısmanın öneminin farkındayım.
Unlike some people that can't hold it.
- Maalesef bazı insanlar kaldıramıyor. - Anlaşıldı.
I didn't know they were dating, unlike some people.
Çıktıklarını bilmiyordum. Bazı insanların aksine.
And unlike some people I could name, still up here.
Üstelik malum bazılarının tersine hala yukardayım.
Don't worry, I will sneeze into my tissues... unlike some people.
Normal soğuk algınlığı. Merak etmeyin, mendile hapşıracağım.
Unlike some people, I care about this radio station.
Bazı insanlardan farklı olarak, ben bu radyo istasyonunu önemsiyorum.
Unlike some people I know, Lex doesn't lie to me.
Tanıdığım bazı insanların aksine, Lex bana yalan söylemiyor.
I'm not really in the habit... of checking other men out, unlike some people I know.
Aslına bakarsan, Sam, diğer erkekleri süzmek gibi bir huyum yoktur. Tanıdığım bazı kişilerin aksine.
Unlike some people around here, who only help themselves.
Yine de, burada sadece kendine yardım edenler var.
I didn't take off... unlike some people.
Bazılarının aksine kaçıp gitmedim.
Unlike some people.
Başkalarının yapamadığını.
And unlike some people, I'm a lover, not a fighter.
Dul, ve şunu da bil. Ben diğerleri gibi değilim. Ben aşığım, kavgacı değil.
Yeah, and unlike some people, ellie doesn't let the branches hit me in my face.
Evet, Ellie dalların yüzüme çarpmasına da engel oluyor, bazılarının yapmadığı gibi.
Unlike some people, Jesus would never desert you.
Kendisine yakışmayan insanlar gibi Hz.
Unlike some people around here.
Bazılarının aksine.
Unlike some people.
Bazı insanlar gibi değil.
Patrick, unlike some people to whom he's related, has guts.
Bazı yakınlarının aksine, Patrick'in cesareti var.
daniel knows me from harvard, but unlike some people in this room, i didn't grow up rich.
Daniel'la Harvard'dan tanışıyoruz. Buradakilerin aksine, ben zengin bir ailede büyümedim.
unlike some other people.
Başkalarından farklı olarak.
Unlike some, we don't lock people away to punish them.
Sizinkinden biraz farklı, biz insanları cezalandırmak için kilitlemeyiz.
I think it's marvelous what you do- - to really help people, unlike the psychiatrists I've been to, both of whom had some sort of- - I don't know- - narcolepsy.
Yaptığın şey gerçekten müthiş bir şey. İnsanlara yardım etmek... Psikiyatrist değilim ama bazı teşhisler koydum.
Unlike some people I know.
Çok naziksin.
And unlike some other people I know, I'm not gonna sit around hoping that they change their minds and suddenly notice me.
Ben ise tanıdığım bazı insanların aksine onların fikrini değiştirmesini beklemeyeceğim. - Bu da ne demek şimdi?
- What kind of people are these? I'd say they're not unlike some of your ancestors, judging from your accent.
Aksanından yola çıkarak, bazılarının ataların olduğunu söyleyebilirim.
Unlike some people.
Bazlarının aksine.
At least I take out my wallet, unlike some cheap-ass people.
En azından ben bazı basit kişilerin aksine cüzdanımı çıkarıp oynuyorum.
You see, some people have principles, unlike the gang of trash that currently holds the reigns of power in this city.
Biliyorsun, bazı insanların prensipleri vardır. Bu ülkeyi elinde tutan serserileri saymazsak tabi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]