Я задала тебе вопрос traduction Turc

Я задала тебе вопрос.

Sana bir soru sordum.

Я задала тебе вопрос!

Sana bir soru sordum.

Но когда я задала тебе вопрос, ты на меня не смотрел. А еще эта твоя машина.

Ve arabanı da bakıma götürdün.

Эми, я задала тебе вопрос.

Amy, bir soru sordum.

Я задала тебе вопрос, Франклин.

Sana bir soru sordum, Franklin.

Я задала тебе вопрос

SAna bir soru sordum.

Астор, я задала тебе вопрос.

Astor, sana bir soru sordum.

Кажется, я задала тебе вопрос.

Sana bir soru sordum.

- Я задала тебе вопрос.

- Sana bir şey soruyorum.

- Я задала тебе вопрос, который меня волнует!

- Sana şurada bir şey soruyorum! - Sus biraz da dinle!

Я задала тебе вопрос!

Sana bir şey sordum.

я задала тебе вопрос.

Sana bir soru sordum.

Я задала тебе вопрос, Эрик.

Sana soruyorum, Erik.

Ходжес, я задала тебе вопрос.

Hodges, sana bir soru sordum.

Я задала тебе вопрос.

Bir soru sordum.

Я задала тебе вопрос, ты должна ответить на него себе.

Soruyu ben sordum cevabını kendin vermelisin. Başkası değil.

Я задала тебе вопрос!

- Ne yapıyorsunuz dedim.

Я задала тебе вопрос и жду ответа.

Bir soru sordum, cevabını bekliyorum.

Люк, я задала тебе вопрос.

Luke, sana bir soru sordum.

Я задала тебе вопрос.

- Sana bir soru sordum.

Я задала тебе вопрос.

Ve sana bir soru sordum.

Я подошла к тебе и задала вопрос.

Sonuna yetişmiştim ama yine de iyiydi.

Ты думаешь, когда я задаю тебе то же вопрос, что задала бы другим, на самом деле я специально все усложняю?

Sana, herkese sorduğum gibi bir soru sorunca zor anlar mı yaşatıyorum?

Сенсоры были ответом на вопрос, который я тебе задала.

Sensörler benim sana sorduğum sorunun cevabı olarak oluşturuldu.

Я задала тебе простой вопрос.

Sana basit bir soru sordum.

Я жена твоего отца и задала тебе вопрос.

Babanın karısıyım ve sana bir soru soruyorum.

Я просто задала тебе вопрос.

Sadece... Sana soruyu soruyorum.

Я всего-то задала тебе чёртов вопрос.

- Hayır, güvenmiyorsun. Tek bir soru sordum.