Araban nerede traduction Anglais
415 traduction parallèle
- Araban nerede?
- Where's your car?
Araban nerede?
Where's your rig?
Bill, araban nerede?
Bill, where's your car?
Araban nerede çalınmıştı?
Where was your car stolen?
Araban nerede?
Where's your car?
- Araban nerede Lorna?
Where's your car, Lorna?
Jake, gel. Araban nerede?
Jake, come on, where's your car?
- Araban nerede?
- Where is your car?
Peki, o zaman, senin araban nerede?
Well, then, where is your car?
- Curly, araban nerede?
- Curly, where's your car?
- Araban nerede?
Where's your car?
- Senin araban nerede?
Where's your car?
Araban nerede?
Where is your car?
Araban nerede?
So, where's your car?
Senin araban nerede?
Where's your car?
Araban nerede?
- Where's your car?
- Lanet olası araban nerede?
- Where's your god damed car?
Araban nerede kaldı?
Where's your car parked?
Hey, Simpson... Sefil araban nerede?
Hey, Simpson... where's your losermobile?
Kardeşin, araban nerede?
- Where's your car? Give me the keys!
- Araban nerede?
- Where ´ s your car?
Araban nerede?
Where's your truck?
Araban nerede?
So where's your car?
Araban nerede?
Yes! Where's your car?
Bu arabanın sahibi nerede?
Where's the owner of this car?
- Arabanı nerede bıraktın?
- Where'd you leave your car?
- Arabanız nerede?
- Where's your car?
Arabanın nerede olduğunu söylemeyeceğim sana.
I won't tell you where the car is.
Dayton'a varır varmaz elemanlara kart atar, arabanın nerede olduğunu bildirirdim.
Once back in Dayton, I'd drop the credit boys a picture postcard... telling them where to pick up thejalopy.
Sadece geçiyorum. Araban nerede?
Where's your car?
- Evet. Arabanız nerede?
You're here without a car?
Arabanın nerede olduğunu bulabilirmiyiz, evet mi?
The waggon is where we can find it, yes?
Arabanız nerede?
Where's your car?
- Goodnight, arabanın anahtarları nerede?
Goodnight, where are the car keys?
Dışarıdaki arabanın sahibi hatunlar nerede?
Hey, where are the broads that own that car? - We have to go now.
Kırmızı araban nerede?
Where is your red car?
- Arabanız nerede çocuklar?
- Where's your car, boy?
Benjamin'in mühendisleri bize o arabanın nerede ve nasıl yapıldığı konusunda fikir verebilir.
Benjamin's engineers should be able to give us a pretty good idea where the work was done and by whom.
Arabanın anahtarları nerede?
Where are the car's keys?
Arabanın anahtarları nerede?
Where are the car keys?
- Arabanız şimdi nerede?
- Where is your automobile now?
Ne demek "doktor nerede?" Arabanın içinde.
What the hell do you mean, "Where's the doctor?" She's in there.
Arabanın nerede olduğu ise, hiç önemi yok.
Where the car is, that's insignificant.
Birisi ile beraber yürürken ve arabanın nerede olduğunu bildiklerini düşündüğünüz zamanları bilir misiniz?
You know when you're walking with someone and you assume that they know where the car is?
Arabanın nerede olduğunu unutmayın.
Don't forget where the car is parked.
- Arabanız nerede?
- Somewhere over the hills.
Arabanın ısıtması nerede?
Where's the heat in this car?
Cesedi nerede bıraktın? Bu arabanın sahibini nerede bıraktın?
Where did you leave his body?
- Onu bir kiralık arabanın bagajında bırakmış. - Peki kendisi nerede?
- She has it in the trunk of her rental car.
- Arabanın anahtarları nerede?
Where are the car keys?
- Arabanın anahtarları nerede?
- Where are the car keys?
nerede yaşıyorsun 103
neredesin 2085
nerede yaşıyorsunuz 33
nerede oturuyorsun 94
nerede 4371
neredesin sen 33
neredeyiz biz 73
nereden 256
neredeydin 834
nerede kalmıştık 239
neredesin 2085
nerede yaşıyorsunuz 33
nerede oturuyorsun 94
nerede 4371
neredesin sen 33
neredeyiz biz 73
nereden 256
neredeydin 834
nerede kalmıştık 239
neredesiniz 293
nereden geliyorsun 129
nereden biliyorsun 934
neredeyim 174
nerede o 1480
nerede kaldın 193
nereden buldun 91
neredeyim ben 198
neredeyse 363
neredeyse bitti 135
nereden geliyorsun 129
nereden biliyorsun 934
neredeyim 174
nerede o 1480
nerede kaldın 193
nereden buldun 91
neredeyim ben 198
neredeyse 363
neredeyse bitti 135