Başka bir traduction Anglais
133,662 traduction parallèle
Başka bir pozisyon buluruz.
We'll find you another position.
Başka bir şey.
Something else.
- Sunacak başka bir şeyimiz yok.
- We have nothing else to offer.
Sana veya başka bir şeye aşıkmışım gibi hissetmiyorum.
It's not like I'm in love with you or anything.
Bunu durdurmanın başka bir yoluna ihtiyacımız var.
We need another way to stop it.
Başka bir şey olursa, o ölür.
Anything else, and she dies.
O Roman'nın hücreden başka bir şeyi hatırlamasını sağlamıştı.
She was able to get Roman to remember something other than the cell.
Patlayıcı olabilir. Başka bir şey hatırlıyor musun?
Do you remember anything else?
Başka bir sorun mu var?
Is something else going on?
Belki de başka bir köstebek var? - Belki de sadece...
Maybe there's another mole?
Formül, hangi noktada lityumun, gidip başka bir ülkeyi işgal edip lityumunu almaktan daha pahalı olduğunu belirlemek için ayarlanmıştı.
I'm right. The formula's been tweaked to determine at what point lithium becomes so expensive that it's more cost effective to just, you know, invade another country and take theirs.
Ben... eğer bu başka bir beni geri kazanma planınsa yemin ederim...
I... if this is another one of your schemes to get me back, I swear...
Başka bir yolu olabilir.
There may be another way.
Zach savaş başlatacak bir saldırı planla - mıyorsa bile buradaki başka biri planlıyor.
Even if Zach Riley isn't plotting a U.S. attack to trigger a war, someone else here is.
Başka bir mesaj daha atıyor.
He's sending another text.
Başka bir dövmeyi çözmenizi sağlasam?
What if I told you I could help you solve another tattoo?
- İçeriye başka bir yol var mı?
- Is there any other way in?
Ölüm yatağımda bile küçümsemelerin sıkıntıdan başka bir şey değil.
Even on my deathbed, your pettiness is nothing more than an annoyance.
Dikkatli olmaktan başka bir şey planlamıyordum.
Oh, I wasn't planning on being anything but careful.
Başka bir şey mi yoksa?
Something else?
Sadece biz ne zaman bir tartışma yapsak, stresten başım dönmeye başlıyor, alışveriş listesini yaparken ya da başka bir şeyi tartıştığımız anlarda.
I'm just... I'm-I'm starting to get stress vertigo anytime we have a conversation about a... a grocery list or, you know, any conversation, - for that matter.
Bu konuşmayı başka bir zaman bitiririz, tamam mı?
We'll, uh... finish this conversation another time, okay?
Başka bir insan olabilir miyim, diye düşünürdüm.
Thought I could will myself to be a different kind of man.
Başka bir hayatta, biliyorsun zaten o zaman daha çocuktuk.
It was another life and, you know, we were... we were kids.
Hey, eğer William hakkında konuşmak istersen... ya da başka bir şey hakkında, biliyorum cenazeler zordur.
Hey. I know funerals can be difficult.
Bu sadece pasif-agresiflikten başka bir şey değil, Jack.
This is just passive-aggressive, Jack.
Taksiyi başka bir yere sürmemi ister misiniz?
Do you want this taxi to stop somewhere else?
Başka bir hal çaresine bakarız.
We'll find another way.
Para kazanmak için başka bir şey bakarız.
We'll-we'll find another way to earn money.
- Başka bir şey ister misin Navid?
Navid, do you want something else?
Dwayne, üstüne başka bir şey geçir.
Dwayne, put something over that.
Aramanız gereken başka bir adam var.
There's the man you should be looking for up there.
Merak ediyordum - başka bir açıklama olabilir mi, daha basit bir açıklama?
I was wondering - - could there be another explanation, a simpler one?
Bugün size yardımcı olabileceğim başka bir şey var mı Memur Bey?
Is there anything else I can help you with today, Officer?
Bak, başka bir şey aklına gelirse, bana telefon et, tamam mı?
Look, anything else jogs your memory, you give me a call, OK?
Tim Ifield kar maskeli adam değilse, başka bir şüpheli var ve hala dışarıda.
If Tim Ifield isn't Balaclava Man, there's another suspect, and he's still out there.
Bu görüntü de Moss Heath'de çekildi, başka bir kızın kaybolduğu gece,
This image was also taken in Moss Heath, the night another girl went missing,
Çocukların başka bir gezegende olması yeterince kötü...
It's bad enough the kids being on another planet...
Ortada aranacak başka bir adam var.
There's the man you should be looking for up there.
Bu inceleme, güvenirlilik sorunları için başka bir ekip.... tarafından ele alınmalıdır.
This should be handled by an external team if only for welfare issues.
Veya başka bir şüphelinin menfaati için.
Or another suspect wouldn't be the only person to benefit.
Tim Ifield'i başka bir yerden tanıyor muydun?
Did you know Tim Ifield in any other way?
Seninle ilgili başka bir şey var mı?
Anything else he was involved in?
Telefonunu ve bilgisayarını bulmamızın şart olduğu başka bir neden var.
It's another reason we need to find his phone and computer.
Bir başka dava.
Another case.
Başka ofislerde deneyim kazanırsam bu bana bir gün idari pozisyonda çalışma şansı verebilir.
Well, experience in other offices would give me a shot at an executive position someday.
Demek ki birkaç adam ayarlayıp, bu akşam bir başka kamyonu ele geçireceğim.
So, I'm gonna grab a couple a guys, I'm gonna grab another truck tonight.
"Hükümranlıkları bittiğinde krallar, güneşli bir günde kusursuz bir gölgeden başka nedirler ki?"
"But what are kings, when regiment is gone, but perfect shadows in a sunshine day?"
Yani demem o ki, o çocuk bir başka.
And he's this... incredible little person.
'Tim, Michael Farmer'ın suçlanmasının...''sebebinin, bir başka şahsı korumak'için kurulmuş bir komplo olduğuna ikna olmuştu.'
'Tim was convinced there was a conspiracy to protect'a suspect in the offences Michael Farmer's been charged with.
Michael Farmer'ın davasında bir başka şüphelinin de olma ihtimali.... hakkında bizden başka herhangi birisine uyarıda bulunduğuna dair hiçbir işaret yok.
There's nothing suggesting he alerted anyone but us about the possibility of another suspect in Michael Farmer's offences.
başka bir isteğiniz var mı 22
başka bir gün 31
başka biri mi var 22
başka bir şey yok 82
başka bir şey yok mu 20
başka bir şey ister misiniz 24
başka birşey 59
başka biri 45
başka bir şey istemiyorum 16
başka bir şey bilmiyorum 23
başka bir gün 31
başka biri mi var 22
başka bir şey yok 82
başka bir şey yok mu 20
başka bir şey ister misiniz 24
başka birşey 59
başka biri 45
başka bir şey istemiyorum 16
başka bir şey bilmiyorum 23