Ben de öyle dedim traduction Anglais
642 traduction parallèle
Ben de öyle dedim, 40 ruble.
That's what I said : 40 rubles.
- Ben de öyle dedim.
- I said it was.
- Ben de öyle dedim, göl.
- That's what I said, lake.
Ben de öyle dedim.
That's what I said.
Ben de öyle dedim.
That's what I thought.
- Ben de öyle dedim. Fotoğrafları incelediniz mi?
Well, did you study those photographs?
Ben de öyle dedim.
That's what I say.
Evet, ben de öyle dedim ya, Hollandalı.
Yeah, that's what I said, a Dutchman.
Ben de öyle dedim.
That's what I told myself.
- Ben de öyle dedim.
- That's what I said, bub.
- Ben de öyle dedim.
I just told him so.
- Evet, ben de öyle dedim.
Yeah. That's what I told him. You told him?
- Ben de öyle dedim. - Peki hanımefendi.
That's what I said.
Evet kale, ben de öyle dedim.
Yes, a fortress, that's what I said.
- Ben de öyle dedim. Kim yapmıştır?
- That's what I say, who done it?
- Ben de öyle dedim işte.
- That's what I mean.
- Ben de öyle dedim. Pinktinius.
- That's what I said. "Pinktinius".
Ben de öyle dedim, neden?
So I said, why?
Ben de öyle dedim.
I just said so.
- Ben de öyle dedim.
- That's what I said.
- Bir çekici çağırmalıydın. - Ben de öyle dedim.
You should have called a towing service right away.
Ben de öyle dedim ya.
That's what I said.
Bu gece Paris'e gidiyorum. - Elbette, ben de öyle dedim.
She's not a bimbo, and I'm not gonna give you her number, and I am going to Paris tonight.
Ben de öyle dedim, Ratzo.
That`s what I said. Ratso.
Ben de öyle dedim.
That's what I told him.
Ben de öyle dedim.
Yeah, I did.
Ben de öyle dedim, değil mi?
That's what I said, wasn't it?
- Ben de öyle dedim, Hoffman.
- That's what I said, Hoffman.
Ben de öyle dedim, New York.
Yeah, that's what I said, New York.
- Ben de öyle dedim ya, maymun.
- That's what I said, a baboon.
- Ben de öyle dedim.
Gosh, that is awkward.
Evet, ben de öyle dedim. Aptal şarkı.
Yeah, that's what I said, old rubbish.
Ben de öyle dedim zaten.
That's what I meant.
- Ben de öyle dedim.
- That's what it said.
Ben de öyle dedim!
That's what I said!
- Ben de öyle dedim.
- That's exactly what I said.
Evet, ben de öyle dedim, doğru anlamış.
Yes, that's what I mean, he understands
- Ben de öyle dedim.
- That's what I says.
Ben de "aynen öyle" dedim. Zevzek herif.
And I said, " It sure is.'Silly.
Ben de "Elbette öyle, hayatım boyunca daha memnun edici bir hizmet görmedim" dedim.
I said, "Why, of course. I've never had more satisfactory work in all my life."
- Ben de öyle dedim.
- I said that.
Ben de madem öyle, partiye katılayım dedim.
I've come to join the party.
Gittiğin için aptalsın de. Ben öyle dedim.
Tell him he's an idiot to go.
Farz et, öyle bir yere kadar geldik ve ben hadi devam dedim ve sen de yok dedin.
Suppose we get to a place and I say go on and you say no.
- Ben de öyle, dedim.
- Yeah, I know. That's what I said.
- Ben de öyle dedim!
That's my line!
Neyle? - Ben de aynen öyle dedim!
- That's what I told them!
"Öyle mi?" dedi. Ben de dedim ki, " Dinle.
He said, "Yeah?" So I said, " Listen.
- Ben de öyle dedim.
- No.
Ben de öyle dedim ya!
That's what I said.
Ben de karılar da öyle dedim.
I said so does a broad.
ben de seni seviyorum 508
ben de seni özledim 83
ben de seni 212
ben de memnun oldum 71
ben de 4552
ben de istiyorum 74
ben de öyle 1115
ben de senin 21
ben de gidiyorum 77
ben de seninkini 17
ben de seni özledim 83
ben de seni 212
ben de memnun oldum 71
ben de 4552
ben de istiyorum 74
ben de öyle 1115
ben de senin 21
ben de gidiyorum 77
ben de seninkini 17
ben de bilmiyorum 136
ben de biliyorum 56
ben de istemiyorum 51
ben de üzgünüm 58
ben de geliyorum 183
ben de seninle geliyorum 74
ben de varım 59
ben de öyle düşünüyorum 92
ben de öyle düşünmüştüm 378
ben de dedim ki 91
ben de biliyorum 56
ben de istemiyorum 51
ben de üzgünüm 58
ben de geliyorum 183
ben de seninle geliyorum 74
ben de varım 59
ben de öyle düşünüyorum 92
ben de öyle düşünmüştüm 378
ben de dedim ki 91