English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ H ] / Hakkı var

Hakkı var traduction Anglais

16,755 traduction parallèle
Osmanlı devleti'nin güçlü donanma oluşturma hakkı var.
Turkey has every right to have a strong navy.
Bunları bilmeye hakkı var.
He has all the right to know.
Babası ile ilgili gerçeği bilmeye hakkı var.
She deserves to know the truth about her father.
Bu hâlde biricik karının düğününüzden önceki gün bana hâlâ âşık olduğunu bilmeye hakkı var.
Oh, then I suppose your wife is entitled to know that you were still in love with me just days before your wedding.
- Tıp hakkında bilgin var yani?
So, you've already studied medicine?
Bu yaratıklar hakkında öğrenecek çok şeyimiz var.
We have so much to learn about these creatures.
John ve Susie hakkında anlatabileceğiniz bir şey var mı?
So, anything you can tell me, at all, about John and Susie?
Yakmaya hakkım var.
I have the right to burn..
Yaşamaya hakkım var.
I have the right to live..
Gökyüzünde olmaya hakkım var.
I have a right to the skies...
Yakmaya hakkım var.
... and kept saying.. I've the right to burn.
Yaşamaya hakkım var.
I've the right to live.
Gökyüzünde olmaya hakkım var.
I've the right to the sky.
Bir hak daha verin, Bir hakkım daha var.
That was a false start. Give me one more shot, I get a second shot.
Şu iyilik hakkında... Sizde Birleşik Devletler savcılık bürosunun numarası var mıdır?
About that favor... you wouldn't happen to have the number for the U.S. Attorney's office?
Tavuklar hakkında bildiğim iki şey var : cesur ve zeki oldukları.
If chickens are known for two things, it's bravery and intelligence.
Bunun ne kadar tehlikeli olduğu hakkında bir fikrin var mı?
Do you have any idea how dangerous it is?
Buna hakkımız var bayım!
We have the right, sir!
Kevin Grey hakkında bilgim var.
I've got a line on Kevin Grey.
Bunun demir fiyatını belirleyen kanunlarla ne alakası var? Halkıma vergi dayatma hakkını nasıl veriyor?
What does that have to do with the laws that set out the price of iron or give you the right to tax my people?
Her ırktan yakışıklıya bakma hakkım var.
I have the right to see fine in every color.
Bugün hakkında çok yanlış şeyler var.
There's something very wrong about today.
Yani, rüyalar hakkında konuştuğumuzda İd, Ego ve Süper Ego'ya atıfta bulunmuş olduk. Bu üçünden hangisinin rüya kapsamına girdiğini bilen var mı?
So, when we're talking about dreams and we're referring to the id, ego, and super-ego, does anybody know which one of those three the dream analysis will fall under?
Kızmaya hakkın var.
You're right to be upset.
Beyler, bir Korelinin hakkından gelmenin sadece bir yolu var.
Guys, there's only one way to get through to a Korean.
Ama kendimizi savunma hakkımız var değil mi?
But we have a right to defend ourselves from y'all.
Tüm Salem'ın ağzında Rahip Mather'ın yeri hakkında sorular var.
All of Salem questions the whereabouts of Reverend Mather.
Hakkımda başka yorum var mı?
Hey, are there any more comments about me?
Nevin'in kaçışı hakkında gelişme var mı?
No movement on the Nevins escape?
- Söz hakkın var mı sanıyorsun?
- You think you have a say in that?
- Hakkını verdiğin çok iş var.
You do a lot right.
Her zaman maça çıkmama hakkı olan bir kişi var.
There's always a person who could forfeit the game...
Neyin onu dönüştürdüğü hakkında bir fikriniz var mı?
Any idea what made her shift?
Tamam, neden burada olduklarına dair tek tahmin hakkın var.
Okay, I'm gonna give you one guess what they're here for.
Kimin sızdırdığı hakkında bir fikrin var mı?
Any idea who would have put that out there?
Evet. Ama konu hakkında bilmediğin o kadar çok şey var ki.
But there's just so much about this that you don't know.
Geçtiğimiz altı ayda Damien Darhk ve HIVE'ın kaç kişi öldürdüğü hakkında en ufak bir fikrin var mı?
Do you have any idea how many people Damian Darhk and HIVE have killed over the past six months?
Darhk'ın güçleri hakkında bilmediğimiz çok şey var daha.
Mari, this is not on you. There is still so much that we don't know about Darhk's power.
Mekânları hakkında bana söyleyebileceğin başka bir şey var mı?
Ouch. Is there anything else you can tell me about their lockup?
Şey yok İnan bana, Güllük gülistanlık birisi var vidalama hakkında Intikam ikinci kez planı,
Believe me, there is nothing hunky dory about screwing up someone's plan for vengeance a second time, which means I've got to wait for Mr. Darhk to arrive and go with plan "B."
- Bahse varım, o kitapta senin hakkında bir kelime bile geçmiyordur.
I bet there's not one word about you in that book.
Oyunun heyecanı var, insanlar atıştırmalıklar getiriyor. Üstüne Washington'daki şu şakacılar hakkında epey sansürsüz görüş duyacaksın.
There's the thrill of the game, people bring snacks, plus you'll hear some pretty unfiltered opinions about those jokers in Washington.
Buraya nasıl geldikleri hakkında bir bilgin var mı?
Do you have any idea how they got out here?
Hakkında konuşmak istediğin belirli bir konu var mıydı?
Um, was there... was there something specific you wanted to talk about?
Demek Ölümsüz hakkında bilginiz var.
So? You said you had some information on the immortal.
Potansiyel olarak birlikte hareket, Eğer gibi hissediyorum eğer hakkında konuşmaya başlamak istediğim bir şey var.
potentially moving in together, if you feel like that's something you wanna start talking about.
Evet. Beni yargılayabilirsin. Buna hakkın var.
Yes... you do have it the right to judge me.
İntiharı hakkında soracaklarımız var.
About the circumstances of her suicide.
Şey, bu tamamen varsayıma dayalı ve bir sürü bilinmez değişken var ama Daisy'nin Hive'ın yeni patojeni hakkında söylediklerine dayanarak...
Well, this is purely hypothetical, and there are a lot of unknown variables, but... Based on what Daisy told us about Hive's new pathogen...
Karavanımda Panteistik tanrılar hakkında bir kitap var.
I have a book on pantheistic deities back at the trailer.
Bir çok anıtta, kadim tanrılardan kalan bir eser hakkında efsaneler var.
There's a legend in many pantheons about an item left by the ancient gods.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]