English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ K ] / Kendini tanıt

Kendini tanıt traduction Anglais

818 traduction parallèle
En azından kendini tanıt, lanet olası!
At least say'hi'or something!
- Bayan, kendini tanıtsana.
New girl, why don't you tell us a little about yourself?
- Kendini tanıt.
- Identify ourselves.
Öne çık dost ve kendini tanıt!
Advance, friend, and be recognised!
Artık, bunu duyar ve kendini tanıtır.
Now, he'll hear that and identify himself.
Uzay gemisi, kendini tanıt.
MAN [OVER RADIO] : Spaceship, identify yourself.
- Kendini tanıt, olmaz mı?
- Introduce yourself, why don't you?
Sadece gel ve kendini tanıt o zaman.
Just come introduce yourself, then.
Neden kendini tanıtmadın?
Why the devil didn't you introduce yourself?
Kendini tanıt.
Introduce yourself.
Kendini tanıt.
Identify yourself.
Onlara kendini tanıtmadın mı?
You mean you didn't tell them to do it yourself?
Kendini tanıtmadı mı?
Didn't she introduce herself?
U.S.S. Enterprise'dan Gezegenin yüzeyindeki sinyalciye. Kendini tanıt.
" USS Enterprise to signaller on planet surface.
- Kendini tanıt.
- Identify self. - Simply check my voice pattern.
Parti'den bir yetkiliyle görüşmek istiyorum. - Kendini tanıt.
I want to see an officer from the Party.
Kendini tanıt!
Present yourself!
Kendini tanıt!
Present yourself...
Kendini tanıt.
Present yourself.
Telefonla arayan birisi öncelikle ismini vererek kendini tanıtır.
to make an anonymous call has to have the courage to say first and last name.
Zamanı gelince, kendini tanıtıyor.
When the time is ripe, she introduces herself.
İçeri gir, nöbetçi subaya kendini tanıt... ve yasak saatte dışarıda olduğunu bildir.
Enter and report to the officer that you were out after curfew.
Yaklaş ve kendini tanıt!
Advance and be recognized!
Apalachicola donanma iletişim istasyonuna yaklaşan hava aracı, kendini tanıt.
Aircraft approaching Apalachicola Naval communication Station, identify.
" Kendini hangi cehennemlik adla tanıtıyorsan :
" As thou art called with thy unholy name :
Kendini, onun sekreteri olarak tanıtıyor.
She calls herself his secretary.
Evet, ama kendini Dale Tremont diye tanıtmamıştın.
Yes, but you weren't calling yourself Dale Tremont.
Seni tanımıyorum canım ama sırf görev duygusuyla kendini bastırmanın ne demek olduğunu biliyorum.
I don't know about you, my dear... ... but I do know what it means to repress yourself, starve yourself... ... through what you conceive to be your duty to others.
O kadar iyi tanıdığım bu kalbi okuyamadığımı düşünmek ve kendini benim için feda ettiğini görmek.
And to think I couldn't see into this heart I knew so well and see that it was sacrificing itself for me.
Kendini müdürün aracısı olarak tanıtıp... komisyonumuzu alacak biriyle anlaşma yapmanı...
He wants you to make a deal with someone... who can pass himself off as the warden's go-between...
Kendini Bayan Gilpin ve Sybil'e tanıt.
Introduce yourself to Lady Gilpin and Sybil.
Kendini doktor diye tanıtıyor.
Poses as a doctor.
Dur orada ve tanıt kendini!
Stand and unfold yourself.
bu adam kendini Marcus Brutus olarak tanıtıyor.
This man calls himself Marcus Brutus.
Babam onu tanırdı ve severdi ama Iris, adam ondan dansı bırakıp da sadece ona karılık yapmasını isteyince teklifi reddettiğini söylediğinde, babam kendini gülmekten alamadı.
Father knew him and liked him,... but he couldn't stop laughing when Iris told how she said no,... simply because the fellow wanted her to give up her dancing and just be his wife.
Kendini tanımıyacaksın.
You won't recognize yourself.
Kendini üstün bir kişi olarak görmeyen birini tanıyor musunuz?
What man doesn't think he's clever?
Minik Markie, kendini böyle tanıttı.
THAT'S HER N ICKNAM E. SHE WOULDN'T TELL ME HER REAL NAME.
Kendini bu kadar uzun süredir tanıdığın halde, seninle yeni tanışan bir yabancının, senin hakkında daha iyi şeyler düşünmesini bekleyemezsin.
Because, I mean, really, you can't expect a stranger that meets you just for a moment to think any more of you than you think of yourself, after knowing you for so long. Right?
Bu, tamamen senin elindedir. Yaptıkların seni Tanrılara tanıtır ve sen kendini daha iyi anlarsın.
Men drive themselves to do such things that the gods may know them and that men may understand themselves.
Ben ; seni, senin kendini tanıdığından daha iyi tanıyorum.
I know who you are, but you don't.
Bir yıI sonra kendini tanıyamayacaksın.
In 12 months, you won't recognise yourself.
- Kendini tanıt.
- Please identify yourself.
Ama bir çiçeği nasıl anlarsın Harold önce kendini tanımıyorsan?
But how can you know what a flower is, Harold if you don't know who you are?
Kendini tanımak istemez misin?
Don't you want to know yourself?
Bu olay pek çok şekilde tanımlanabilir, ama kendini savunma değildi.
It may have been a lot of things, but self-defence it wasn't.
Kendini bu şekilde tanımlamıyordu ama saldırgandan bunu çıkarabiliyoruz.
She didn't identify herself as depicted, but with her attacker.
Tan Sze zekidir, sakın kendini açık etme!
Tan Sze is smart. Don't let him find out
Yargıç kendini bu oyunun üstadı sayıyordu. Sonra üstat olmadığını düşünen hiç bir Teksaslı tanımadım.
The Judge considered himself a past master... but then I never knew a Texan who didn't.
Tarz önemli değil, önemli olan vücudunu sınır tanımadan kullanmak şiddetin ortasında bile kendini dürüstçe ifade etmek.
It doesn't matter what style if you can use your body well even in the midst of violent movement, to honestly express oneself.
- Tanıt kendini.
- I don't! - Introduce yourself!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]