English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ K ] / Korkunç değil mi

Korkunç değil mi traduction Anglais

632 traduction parallèle
Candy en azından sevimli olmalı ama bu korkunç değil mi?
Candy girl was kind of cute... but this is scary, isn't it?
Oh, son derecede korkunç değil mi?
Oh, isn't it perfectly awful?
Oh, çok korkunç değil mi?
Oh, yes. Isn't it terrible?
Korkunç değil mi?
It's terrible, isn't it?
Korkunç değil mi?
Isn't that awful?
Evet, korkunç değil mi?
Yes, isn't it awful?
Ne korkunç değil mi?
Isn't it awful?
Şimdi bu korkunç değil mi?
Now, isn't that terrible?
Korkunç değil mi?
Now, isn't that terrible?
Şimdi herşeyi mahvettim Ne kadar korkunç değil mi?
Now I've ruined him. That's what's so terrible.
Korkunç değil mi?
Ain't it terrible?
Aynıyız, ama siz özgürken ve istediğinizi yiyebilirken benim bağlı olmam ve açlıktan ölmem korkunç değil mi?
Since we are, and you are free to move and eat what you like isn't it terrible to have me tied down and starving?
Oğlunun başına gelenler çok korkunç değil mi Frankie?
- It's too bad about your son.
Ne korkunç değil mi!
Oh, isn't that awful?
Son zamanlarda radarıma korkunç hayaletler değil de şehvetli bir hayalet mi yakalandı?
Since I'm not picking up any scary ghosts with my radar lately am I resorting to other absurdities now?
- Korkunç bir gürültü, değil mi?
- Horrible noise, isn't it?
Bu korkunç bir skandal olurdu, değil mi?
It would be a terrible scandal, wouldn't it?
Korkunç biliyorum, ama böylesi daha iyi değil mi?
It's terrible, I know, but isn't it better that way?
Korkunç, değil mi?
Isn't it a scream?
Şu korkunç baş ağrıları hiç peşini bırakmıyor, değil mi?
She does have such frightful luck with those headaches of hers, doesn't she?
Korkunç değil mi?
Isn't that terrible?
O kadar korkunç değilim, değil mi?
But I'm not very terrifying, am I?
Ne korkunç, değil mi?
Isn't that terrible?
Korkunç, değil mi?
It's horrible, ain't it?
- Evet, ne korkunç, değil mi? Sanırım 1 dolar ceza ve hapiste 10 dk. geçirmeyi hak ediyorum.
I suppose that calls for a dollar fine and ten minutes in jail.
- Johnnie korkunç, değil mi?
- Isn't Johnnie terrible?
"Ne kadar korkunç, değil mi Madam?"
"Isn't he awful, madame?"
Korkunç değil mi?
Oh, Miss Eyre, isn't it terrible?
- Korkunç, değil mi?
- Isn't it awful?
İnsanların nazik olmak istemesi ne korkunç, değil mi?
Isn't it awful about people meaning to be kind?
Gerçekten korkunç, değil mi?
It really is dreadful, isn't it?
Portakal çekirdeklerinin sayısı hayatta kalan üyeleri gösteriyordu, korkunç bir uyarı, değil mi, Holmes?
And the number of orange pips refer to the surviving members, a grim warning, hey Holmes?
Korkunç birine benzemiyor, değil mi?
He doesn't look like very much, does he?
Korkunç bir şey, değil mi?
It's horrible, isn't it?
Biliyorum bu korkunç, Ralph amca, hayatımın geri kalanını mutsuz geçirmekten daha iyidir, değil mi?
Oh, I know it's awful, Uncle Ralph, but it's better than being unappy for the rest of my life, isn't it?
Korkunç birşey, öyle değil mi?
Terrible pity, isn't it?
Korkunç bir şey, değil mi?
Now isn't that terrible?
Ne korkunç, değil mi?
Isn't it dreadful?
Korkunç, değil mi?
awful, wasn't it?
Ne korkunç, değil mi?
Oh, isn't it awful?
- Korkunç görünüyor değil mi?
- Looks pretty horrible doesn't it?
Korkunç, değil mi?
Isn't that terrible?
İnsanların hâlâ o korkunç adam için üzgün olduğunu düşünmelerini istemezsin, değil mi?
You don't want people to think that you're still upset overthat horrible man, how do you?
Korkunç bir şey, değil mi?
Terrible thing.
Korkunç bir budalasın sen, değil mi? İki blok yürüdükten sonra solda Otobüs bekle... solundan gelen ve Eastern Parkway'e gidene bin.
Well, you walk two blocks to your left, and you wait for the bus - the one that comes from your left - and you take it to Eastern Parkway.
Oh, baba. Korkunç davrandım, öyle değil mi?
Oh, Father, I was horrible, wasn't I?
- Korkunç, değil mi?
- Awful, isn't it?
Korkunç, değil mi, efendim?
Awful, isn't it, sir?
Korkunç bir gün, değil mi Levius?
Terrible days, Livius.
-... geceleri serbest kalacaksın, değil mi? - Korkunç bir hata yapıyorsun.
- You're making a terrible mistake.
Bu acımasız sözcük insan sevince nasıl da korkunç olur değil mi? "
Do you think to yourself... "... how dreadful this cruel word is when one loves?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]