English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ Y ] / Yapmamalıydın

Yapmamalıydın traduction Anglais

740 traduction parallèle
Yapmamalıydın.
You shouldn't have done it.
Yapmamalıydın.
You shouldn't have.
- Bunu yapmamalıydın.
- You couldn't have done it.
Helen, bunu yapmamalıydın.
Oh, but Helen, you shouldn't have done this.
Bunu yapmamalıydın, Donald.
You shouldnt have.
Bunu yapmamalıydınız, bayan Davis.
MR. J ACKSON : You shouldn't have done that, Miss Davis.
Riccardo, yapmamalıydın.
Riccardo, you shouldn't have.
Benim için bunu yapmamalıydın.
You shouldn't have done that just for me.
- Bunu yapmamalıydınız.
- Now, you shouldn't have done that.
- Bunu yapmamalıydın.
- That's what you shouldn't have done.
Bunu yapmamalıydınız.
You ought not to have done this, Mr McCoy. No?
Bunu yapmamalıydınız.
You shouldn't have done that.
Bunu yapmamalıydın.
You shouldn't have done that.
- Yapmamalıydın.
- You shouldn't have.
Bunu yapmamalıydın Nina.
You shouldn't have done that, Nina.
Yapmamalıydın!
You shouldn't have done it!
- Louis, yapmamalıydın.
- Oh, Louis, you shouldn't have.
Herr Walz, bunu yapmamalıydınız.
Herr Walz, you shouldn't have done that.
Parayı alıyorum.. .. ama gerçekten bunu yapmamalıydın.
I'll take the money... but you really didn't have to do it.
Böyle bir şey yapmamalıydınız, hanımefendi.
You shouldn't have done that, ma'am.
Bunu yapmamalıydın, Dutch.
You hadn't ought to done that, Dutch!
Yapmamalıydınız.
You shouldn't have.
Bunu yapmamalıydın Valerie.
You shouldn't have done that, Valerie.
Bunu yapmamalıydın.
You shouldn't have done it.
Bunu yapmamalıydın.
You shouldn't have done that, Guy.
Bunu yapmamalıydınız.Albayın emirlerini biliyorsunuz
You shouldn't have done that. You know the Colonel's orders.
Eğer bir insansan, bir arkadaşsan bunu yapmamalıydın.
If you're human, if you're a friend... you couldn't have done that.
Bunu yapmamalıydınız!
You shouldn't have!
- Bunu yapmamalıydın.
- You should not have done that.
Bunu yapmamalıydın, canım.
You shouldn't have done that, my dear.
- Yapmamalıydın.
- You shouldn't have done it.
Ah, Sissi! Biliyorsun, hep seni tuttum ama bunu yapmamalıydın. Sen Avusturya İmparatoriçesisin!
Sissy, you know that I am always on your side... but you could not do such a thing... after all, you are the Empress of Austria.
Bunu yapmamalıydın.
YOU SHOULDN'T HAVE DONE THAT.
Yapmamalıydın!
You shouldn't have.
Biliyorsun, hep seni tuttum ama bunu yapmamalıydın.
You know I'm on your side and understand everything, but you shouldn't have done that. You are the Empress of Austria!
Norma, bunu yapmamalıydın.
Norma, you shouldn't have done it.
- Bunu yapmamalıydın.
- You shouldn't have done that.
Bunu bana yapmamalıydın.
You shouldn't have done that to me.
- Bunu yapmamalıydın.
You shouldn't have done that.
Andy, müdüre bunu yapmamalıydın.
Andy, you shouldn't have done that to the manager.
Yapmamalıydın, çünkü eğer yanlış tahmin yaparsan yanlız asılmazsın.
You shouldn't, cos if you guess wrong you ain't gonna hang alone.
Yapmamalıydın!
Oh, but you shouldn't!
Yapmamalıydın, Ben.
You shouldn't have, Ben.
Bunu yapmamalıydın.
You shouldn ´ t have done it.
Shara, yapmamalıydın.
Shara, you shouldn't have.
Bunu yapmamalıydın Jackie.
You shouldn't have done that, Jackie.
Bunu yapmamalıydın. Yorulmuşsun.
You shouldn't have done it, you're tired.
Ona dayak atmanı hak etmişti ama bunu yapmamalıydın.
She certainly deserved that you beat her but you oughtn't to have done it.
Bunu yapmamalıydın.
You shouldn't have done it!
Hayatım, yapmamalıydın.
The press will be here in a moment.
- Yapmamalıydın.
You wouldn't have!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]