English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ Y ] / Yapılacak işler var

Yapılacak işler var traduction Anglais

120 traduction parallèle
Yapılacak işler var.
There are things to be done.
Yukarıda yapılacak işler var.
There's work upstairs.
Yapılacak işler var.
There's work to be done. Go, go!
- Oturacağım. Yapılacak işler var.
Well, you got work to do, you -
Haydi, çift başlı muhabbet kuşları, yapılacak işler var!
Come on, you two-headed lovebirds, there's work to be done!
Yapılacak işler var.
There's work to do.
Yapılacak işler var.
We have work to do.
Yapılacak işler var.
There's work to do
Kimlik tespiti, ayarlamalar gibi yapılacak işler var.
There are matters of identification, arrangements to be made.
Yapılacak işler var.
Better things to do.
Şabat Tatili'nden önce yapılacak işler var.
There's work to be done before the Sabbath.
Eve dönün bakalım, yapılacak işler var!
Back to the house, there's work to be done!
Burada tembelliğe tahammülüm yok, yapılacak işler var.
I can't stand here idling, there's work to be done.
Yapılacak işler var. Bir şey bulduk.
- Why are you standing around like lumps at a smelter?
Ayrıca, yapılacak işler var.
Besides, we got a job to do.
Yapılacak işler var.
We've got work to do.
Önünüzde yapılacak işler var.
You got a job of work ahead of you.
O gelmeden önce yapılacak işler var.
There is work to do before he cometh.
Burada da yapılacak işler var.
There's work to be done here.
Yapılacak işler var.
But now there is work to be done.
Mahallede yapılacak işler var.
Things need to be done in the `hood.
Yapılacak işler var. — Var mı?
Come on Kyle, we've got work to do!
Saat üçte Wabash binasındasın - Yapılacak işler var.
Don't forget, you're on Wabash at 3 o'clock, new beams goin'in.
Hala yapılacak işler var.
There is still work to be done.
Demek istediğim, yapılacak işler var.
I mean, there's work to be done.
Tatlım aşağı insene Yapılacak işler var!
darling, come down, there's work to do!
- Hala yapılacak işler var.
There's still work to be done. Me?
Ayrıca evde yapılacak işler var.
And we need you to do things around here.
Ama burada da yapılacak işler var!
But there's work here!
Çünkü her zaman yapılacak işler var.
That's because there's always work to do.
Yapılacak işler var. Başlattığın işler.
Work you started!
Yapılacak işler var!
There's work to do.
Yapılacak işler var.
Come on, Joe, stop messing around.
Durmayın, daha yapılacak işler var.
Get on with it, there's work to be done.
Yapılacak işler var, düzenlemeleri yapmalıyım.
I have things to do, arrangements I need to make.
Yapılacak işler var.
Things to do.
Hadi, daha yapılacak işler var.
Come on, there's still work to be done.
Ve acele et, yapılacak işler var!
And hurry up, work to do!
Yapılacak işler var.
There's work to be done.
- Yapılacak daha önemli işler var.
- There are more important things to do.
Herkesi dışarı gönder. Yapılacak işler var.
Clear everybody out.
Yapılacak daha önemli işler var.
There were more important things to do
Hafta hafta geriye gidince toplam yedi sayfa çıktı ortaya. Beşinci haftaya ait sayfada "yapılacak işler listesi" var.
There were seven pages in all, dating back week by week.
Yapılacak daha önemli işler var.
Other things first.
Mutfak masasında bir yapılacak işler listesi var.
There's a list of chores on the kitchen table.
"Yapılacak İşler" listem mi var?
I have a "to do" pile? [Gasps]
Yapılacak anlaşmalarım var, basının uzaklaştırılması ve bu tür eğlenceli işler.
I've got arrangements to make, avoiding the press and that kind of fun stuff.
Yapılacak işler, onarılacak kalpler yok edilecek kötülükler ve birleştirilecek bir ülke var.
We have work to do, hearts to heal, evil to defeat and a country to unite.
Bahçede yapılacak işler yolunacak otlar var!
There's gardening to be done. Weeds to be pulled out.
Haley'nin 2 kilometre uzunluğunda bir yapılacak işler listesi var.
Good for you.
Çünkü ben... şu an ayığım, ve, yapılacak işler ve- - ve yakalanması gereken uçaklar ve yürütülmesi gereken gerçek hayatlar var.
Because I'M... sober now, and, uh, there's work to get to and- - and planes to be caught and real lives to be led.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]