English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ D ] / Değil mi george

Değil mi george traduction Espagnol

318 traduction parallèle
Kadınlar kimi zaman tuhaf şeyler yapıyorlar, değil mi George?
Las mujeres suelen hacer cosas extrañas, ¿ verdad, George?
Seninle ben ikimiz o yeri alabiliriz değil mi George?
Tú y yo podremos tener el rancho, ¿ no George?
Başını alıp gitmeyeceksin değil mi? Beni terk etmeyeceksin, değil mi George?
He vuelto aquí tal y como me dijiste porque tú no te ibas a ir y a dejarme.
Gemidekileri kilit altına aldınız, değil mi George?
Cambiaste de residencia, ¿ eh George?
Paylaşmak zor olacak değil mi George?
No vale la pena dividirla, ¿ no, George?
Papazın yok, değil mi George?
George, no tendrás el rey por casualidad, ¿ no?
- Değil mi George?
No es así, George?
Doğru değil mi George?
¿ No es verdad?
Bu güzel, değil mi George?
Eso es lindo.
Öyle değil mi George? - Nasıl?
¿ verdad George?
Değil mi George? Hiç bir şey bilmiyorlar.
¿ No es así, George?
Burası kavruluyor, öyle değil mi George?
¡ Es tan duro!
- Öyle değil mi George? - Evet.
Uh, bien, vamos a cambiar aquí.
Değil mi George?
¿ Verdad, George?
Ama ters giden bir şey oldu, değil mi George?
Pero algo salió mal, ¿ no es así, George?
Kazandın, değil mi George?
Has ganado, ¿ no?
Sen kaçamak yapmıyorsun, değil mi George?
Tú no vas a una orgía de fin de semana, ¿ verdad, George?
George'un nerede olduğunu sen bilmiyorsun, değil mi?
¿ Tú sabes dónde está George, verdad?
- Tavşanlar da değil mi?
¡ Y conejos! Venga, George.
O zaman tavşanları belki yine bana baktırır, değil mi?
George no se daría cuenta.. Entonces podría cuidar de los conejos sin problemas.
- Canım benim. - George bir melek, değil mi?
- ¿ George es un ángel?
Ah, George. Ne kötü, değil mi?
George. ¿ No es terrible?
Baba, sence de George aşırı kibirli ve dediğim dedik, değil mi?
Papá, ¿ crees que George es terriblemente arrogante y dominante?
Bu işin George'a para kazandırması onu bize biraz daha yakınlaştırır, değil mi?
Valió la pena que le diera coba, ¿ verdad?
Buraya gelir, değil mi, George?
Vendrá aquí, ¿ verdad, George?
Bu gece kulübü maymunları buradan zevk alıyorlar, değil mi, George?
Estos monos de los clubes nocturnos se lo pasan bien, ¿ no crees, George?
Eminim çok pahalıya mal olmuştur, değil mi, George?
Seguro que cuesta mucho, ¿ no, George?
Sizler George ve Buzz'sınız, değil mi?
Ustedes son George y Buzz, ¿ no?
Gittiğim yer orasıydı, değil mi, George?
Fue así, ¿ no es verdad, George?
Harry'nin olayı harika değil mi? Meşhur olduk, George.
¿ Verdad que es estupendo lo de Harry?
İsim G, George değil ; P, Peter.
Mi nombre no es G, George, es P, Peter.
Baksana George. Bu tablo... Patterson'un değil mi?
Oye, George... este cuadro es de Patterson, ¿ no?
George, eğer bu delikanlı Bay Lermontov tarafından davet edilmişse onu içeri geçirebilirsin, değil mi?
Bueno, George, si el Sr. Lermontov le ha invitado, déjale pasar.
Erkeklerin, sadece Addie Ross ve George Washington için hemfikir olabilmesi ne tuhaf değil mi Deborah?
¿ No es divertido que se pongan de acuerdo? Sobre Addie Ross y George Washington, y nadie más.
- Evet hayatım. - George bir melek, değil mi?
- George es un ángel.
George, onu önemsemiyorsun, değil mi?
George, él no te molesta, ¿ verdad?
Bu harika değil mi?
¡ Maravilloso! ¿ George?
Öyle değil mi George?
¿ Verdad, George?
- George kumar oynamaz, değil mi?
- George no apuesta nunca
George Kaplan sizsiniz, değil mi?
Usted es George Kaplan, ¿ verdad?
Vi Yenge'nin, Sebastian'ın giysilerini George'a vermesi ne incelik değil mi?
Fue un bello gesto de Vicky darle toda su ropa.
Bu yüzden bizim iyi tebaamız George F Babbitt, radyodaki zamanın her dakikasını ödemeyi kabul ediyor. Değil mi, George?
Y un buen ciudadano, George F. Babbitt, ha accedido amablemente a pagar cada minuto de emisión. ¿ Verdad?
Benim kalbim değil. George Pratt'inki.
Mi corazón no, el de George Pratt.
Çok sıcak değil mi?
¿ Verdad, George?
Adın George idi, değil mi?
¿ Te llamas George?
Siz George Banks'siniz değil mi?
- Usted es George Banks, ¿ no es así? - ¿ Qué?
George Rowton'u kastediyorsun, değil mi?
Te refieres a George Rowton, ¿ no es así?
George, onun hiç mi hiç umurunda değil.
¡ George no le importa!
- George pek umursamaz, değil mi, tatlım?
- A Georde no le molestaría, ¿ no?
Evliliğin iyi gitmiyor değil mi zavallı George?
Está claro que lo de estar casado no te va, pobrecito George.
- Nuits-St-Georges 49, kalmamış değil mi?
"Nuit Saint George", 49.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]