Bir arkadaşım var traduction Français
2,522 traduction parallèle
Bir arkadaşım var, spor arabaları sever eski bir Pontiac G.T.O. almasını tavsiye ettim.
Un de mes amis adore les voitures de sport. Je lui ai conseillé une Pontiac GTO.
Dinle, aydınlık tarafın yaşlılarını tanıyan bir arkadaşım var.
Écoutez, j'ai une amie. Elle connaît les Anciens de la Lumière.
Orada çalışan bir arkadaşım var.
- J'ai une amie qui y travaille.
Üzgünüm gelemem. Bir arkadaşım var.
Je ne peux pas, je suis avec quelqu'un.
Benimle ilgilenecek bir arkadaşım var yanımda.
J'ai une amie qui s'occupe de moi.
İyi, Kore Cumhuriyet Savcılığı'nda bir arkadaşım var.
j'ai aussi un ami au bureau du procureur.
Hayır, ama Volvo kullanan bir arkadaşım var.
Non, mais j'ai un ami qui a une Volvo.
Nerede olduğunu biliyorum. Oraya giden bir arkadaşım var. Güzel.
Je sais ou c'est, j'ai une amie qui y va.
Bir arkadaşım var, adı Deborah. Kendisi psikologtur. Philadelphia'da, şehre daha yakın zamanda teknelerle gelen Kamboçyalı mültecilere psikolojik yardımda bulunması istendi.
Mon amie Deborah, psychologue, fut chargée par la ville de Philadelphie de traiter un groupe de réfugiés cambodgiens.
Güvenlik Kuvvetleri'nde bir arkadaşım var.
J'ai un ami à l'aéroport.
Burada seninle tanışmaktan mutlu olacak bir arkadaşım var.
Mollo, chérie. J'ai un ami ici qui veut te rencontrer.
"Ve iyi hissettim çünkü senin gibi bir arkadaşım var."
"Et j'étais heureux de t'avoir pour ami."
- Orada çalışan bir arkadaşım var.
- J'ai un pote là-bas.
- Üniversitede bir arkadaşım var. Çok yakın değiliz. Ara sıra birlikte öğle yemeği yeriz.
J'ai un ami à l'université, pas un intime, on déjeune ensemble à l'occasion.
Yanımda bir arkadaşım var.
J'ai une amie ici avec moi.
Bir arkadaşım var.
je me suis fait un ami.
Benim bir kız arkadaşım var, bilmiş ol.
Écoutez, sachez que j'ai une petite amie.
Hayır arkadaşım. Düzgün bir cevabım var.
Mon ami, j'ai de la répartie.
Hapiste bir arkadaşım var.
J'ai une amie en prison.
Pekâlâ, arkadaşım. Bu otobüsten çıkmanın iki yolu var. Yavaş ve sessiz bir şekilde ya da ceset torbası içinde.
Bien mon ami, il y a deux façons de descendre de ce bus... lentement et calmement... ou les pieds en avant.
Erkek arkadaşını kimin kaçırmak isteyeceğine dair bir tahmini var mıymış?
Elle ignore qui a pu enlever son petit copain?
Hayır, benim zaten bir sürü arkadaşım var.
J'ai déjà plein d'amis, donc...
Dört ayak boyunda görünmez bir tavşan arkadaşı var.
Paul est son lapin invisible de 1,20 m.
Bir arkadaşım var.
Une amie.
Bir arkadaşımın bu civarda üzüm bağı var da. - Sahi mi?
Un de mes amis possède un vignoble.
Bir arkadaşımın yanında kalıyorum. Sizinle irtibata geçebileceğim bir yer var mı?
Non, je reste chez un de mes amis.
Zaman zaman canını sıkan bir kız arkadaşın mı var?
Alors, vous avez un copine pour vous nourrir des fois?
Yani, benim Ju Ri diye bir arkadaşım var ya hani...
- Hein?
Beni sürekli arayan şahane bir kız arkadaşım var ve o Amerika.
J'ai une copine merveilleuse qui m'appelle constamment et elle est Amérique.
Fakat... tuhaf bir şey var. Genç bir arkadaşım film ekibindeydi ve Shim Gun Wook'un sırtında bir yara izi gördüğünü söylemişti.
mais... il y a quelque chose d'étrange. et a dit qu'il avait vu une cicatrice sur le dos de Gun Wook.
Bak, bir arkadaşım var da.
- Ça va? Bien.
Yeni bir kız arkadaşım var ve kendisi sadece haftada bir gün çıkabiliyor- -
J'ai une nouvelle amie et elle a une seule soirée dans la semaine.
Bir topal arkadaşı var, o da geldi arkadan vurup beni bayılttı.
Et son ami infirme m'a attaqué par derrière et m'a assommé.
- Sen arkadaşım, grubunda bir köstebek var.
Cher ami, vous avez une taupe chez vous.
Çok iyi Kanton lehçesi konuşan eski bir iş arkadaşım var.
Où est-elle? Un vieux collègue à moi parle très bien cantonais.
Bir kız arkadaşın falan mı var?
Tu as une petite copine?
Benim bir çok arkadaşım var ve ayrıca kız tavlamak için daha çok çalışman gerek.
J'ai déjà plein d'amis et vous ne savez pas draguer.
Arkadaşımız MacCormack ile halletmemiz gereken bir iş var.
On a un truc à régler avec notre pote MacCormack.
Ailen veya arkadaşın var mı? Gidebileceğin herhangi bir yer?
Tu n'as pas d'amis ou famille chez qui aller?
Afedersin, afedersin. Bir arkadaşımız daha var.
En fait, il en manque un.
Bu bölgede bir arkadasım var.
J'ai des amis dans la région.
Baş komiser biri var. Bayağı eski bir arkadaşım.
Je connais un détective, on a bossé ensemble dans le temps.
Düzgün bir erkek arkadaşın var mı?
Avez-vous un petit ami?
Hep yeni yetenekler keşfetmeye çalışan bir arkadaşımız var.
On a un pote à l'affût de nouveaux talents.
Merak etmeyin, hapiste olan bir sürü arkadaşım var.
Oui, j'ai des amis en prison.
Ayrıca, polo oynayan arkadaşımızın bulunabileceği bir yer var.
J'ai aussi obtenu la localisation de ce fameux tiers.
Mesele şu ki bir arkadaşım var. Bence de öyle elbette.
- Oui, en effet.
Benim bir kız arkadaşım var.
J'ai une copine.
Yeni bir erkek arkadaşım var.
J'ai un nouveau copain.
Bir erkek arkadaşın var mı?
T'as un copain?
Bizim ortak bir arkadaşımız var.
Nous avons un ami en commun.
bir arkadaşım vardı 16
bir arkadaşım 117
vardı 193
varoş 16
vargas 68
vardır 53
varmış 24
var mı 248
var mısın 123
var ya 32
bir arkadaşım 117
vardı 193
varoş 16
vargas 68
vardır 53
varmış 24
var mı 248
var mısın 123
var ya 32
varsın 16
varım 207
var mısın yok musun 30
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
varşova 132
var mıydı 25
varyemez amca 23
varım 207
var mısın yok musun 30
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
varşova 132
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19
varvara vasilyevna 23
bir ay sonra 33
bir anda 56
bir adam var 42
bir avukat 38
bir alman 26
bir ara 40
bir ay 77
varsayalım ki 19
varvara vasilyevna 23
bir ay sonra 33
bir anda 56
bir adam var 42
bir avukat 38
bir alman 26
bir ara 40
bir ay 77
bir an 49
bir at 67
bir adam 202
bir aptal 17
bir ay önce 34
bir araba 43
bir an önce 40
bir ay içinde 20
bir anlamda 46
bir ailem var 30
bir at 67
bir adam 202
bir aptal 17
bir ay önce 34
bir araba 43
bir an önce 40
bir ay içinde 20
bir anlamda 46
bir ailem var 30