Görünmez adam traduction Français
231 traduction parallèle
Görünmez adam mı dedin?
Vous dites avoir vu un homme invisible?
Birkaç kişi ciddi biçimde yaralanmış,... yaralanmalarının nedeni de, karşılarındakileri görünmez adam sanmaları nedeniyle çıkan kavgalar.
Il y a eu quelques blessés graves. Ils se sont battus entre eux croyant frapper cet homme invisible.
Görünmez adamınız hakkında ne düşündüğümü söyleyeyim ; tam bir düzmece.
Voilà ce que je pense de cet homme invisible. C'est un canular.
Görünmez adam!
L'homme invisible.
Görünmez adam, bir polisi öldürdü!
L'homme invisible assassine un policier.
Görünmez adam, çıplak halde çalışıyor.
L'homme invisible opère sans vêtements.
Görünmez adam, oymuş.
C'est lui l'homme invisible.
Görünmez adam, Jack Griffin'miş.
Jack Griffin est l'homme invisible.
Görünmez adamı nasıl yakalayacağınızı söyleyemek istiyorum.
Voilà comment attraper l'homme invisible.
Görünmez adam şu an evimde, üst katta uyuyor.
L'homme invisible est chez moi. Il dort à l'étage.
Görünmez adamın kim olduğunu biliyorsunuz, Doktor.
Vous savez qui est l'homme invisible.
Görünmez adam, Griffin!
C'est Griffin.
Görünmez adam, Griffin, ve beni ölümle tehdit etti.
Et il a menacé de me tuer.
Görünmez adam, yüz farklı yerde görülmüş.
L'homme invisible a été signalé à une centaine d'endroits.
Görünmez adamın civarda olacağı kesin. Neler olacağını gördüğü kesin.
L'homme invisible sera forcément dans le coin à observer ce qui se passe.
Görünmez adamın yakalanmasına dair 1,000 plan var.
Nous avons reçu 1000 propositions sur la façon de l'attraper.
Görünmez adam efendim.
C'est l'homme invisible.
Görünmez adamın saklandığını varsayalım.
Et si ce type invisible rôdait?
Tabiki görünmez adam olarak adlandıracağım. Baba Brown bölümünden zeki bir parça alıntı.
Je parle bien sûr de L'Homme invisible une excellente déduction du Père Brown.
Görünmez adam. Teşekkürler.
L'homme invisible.
Ama biz onu göremiyoruz. Peşimizde Görünmez Adam var adeta.
C'est comme si on était suivis par l'homme invisible.
Vay vay sonunda, görünmez adam.
Enfin, l'homme invisible.
Hoşça kal, Görünmez Adam.
Au revoir, homme invisible!
Hayır. Ben görünmez adam değilim.
Je ne suis pas l'homme invisible.
Görünmez Adam mısın, sen?
- C'est toi, l'Homme Invisible?
Şimdi yanımda, görünmez adam Thomas Walters var.
M. Thomas Walters de West Hartlepool, qui est totalement invisible.
Claude Rains ise Görünmez Adam'dı
Claude Rains était l'Homme invisible
Chuco, sence bu, görünmez adam mı?
Vas-y, vas-y. - Tu crois que c'est l'Homme Invisible? - Allez, vieux.
Sanki görünmez adamım.
Tu es comme invisible. Ils te voient même pas.
İkisi de iyi. Bu gece rakibi dünya şampiyonu hiç kimse, hiçbir yerden. Görünmez adam.
Leur adversaire n'est autre que le célébre champion venu de nulle part, l'Homme lnvisible.
Çünkü o görünmez adam.
Il est invisible.
Ama görünmez adamın da onlardan korktuğunu sanmıyorum.
Mais l'Homme lnvisible n'a pas peur d'eux non plus.
Görünmez adam hazır.
L'Homme lnvisible est prêt.
Görünmez adamın başı bayağı dertte.
Je dirais que l'Homme lnvisible est en mauvaise posture.
Ve görünmez adam kazanıyor.
L'Homme lnvisible a gagné.
Görünmez adam gibiyim.
Comme l'homme invisible.
Görünmez adam olabilseydim.
Si j'étais l'homme invisible, oui.
- Adam görünmez, esas mesele de bu.
- Il est invisible, voilà.
Görünmez bir adam, dünyaya hükmedebilir.
Un homme invisible pourrait régner sur le monde.
Hastalık, insanlar arasında, görünmez bir adam yaşadığına inanılmasına neden oluyor.
Victimes d'illusions, ils croient qu'un homme invisible est parmi eux.
Habere göre, kimliği bilinmeyen bir adam bilimsel yöntemler sayesinde, kendini görünmez yapmış.
Un homme aurait utilisé une méthode scientifique pour se rendre invisible.
Bu görünmez adam!
C'est l'homme invisible.
Görünmez bir adamın bile kurtulamayacağı tuzaklar kuracağım.
Je vais poser des pièges que même l'homme invisible ne déjouera pas.
Öyle, Doktor, asla görünmez bir adam yaratmak istemezsiniz... delirme tehlikesiyle, zaman içinde onu geri getirebilme olmadığına göre.
Bien sûr, docteur, vous ne rendriez jamais quelqu'un invisible- - au risque qu'il devienne fou- - sauf si vous aviez un moyen d'inverser ça à temps.
Görünmez bir adam olduğunu kanıtlamaları lazım, öyle tutuklayabilirler. Ve sonunda, bir çetenin üyesi olurum...
Ils doivent prouver qu'il y a un homme invisible... que c'est toi et que je fais partie de...
Ben Görünmez Adam.
Je suis l'homme invisible.
Her Danlı çoban onun nerede olacağını biliyor. Ama adam görünmez olmuş!
Tous les bergers Danites savent où le trouver, et pourtant, il demeure invisible.
Asistan, şu adamı görünmez zincirlerle bağla.
Assistant, attachez cet homme avec les chaînes invisibles.
Görünmez Adam.
L'homme invisible?
- Görünmez adam.
- L'homme invisible?
Bu x-ışınları görünmez bir adamın karda yürürken bıraktığı ayak izleri gibidir.
Ces rayons sont comme des empreintes... qu'un homme invisible aurait laissées dans la neige.
adamlarım 38
adam haklı 53
adamın biri 39
adamımsın 21
adam deli 37
adam kim 19
adam nerede 23
adam öldü 39
adamımız o 17
adama bak 17
adam haklı 53
adamın biri 39
adamımsın 21
adam deli 37
adam kim 19
adam nerede 23
adam öldü 39
adamımız o 17
adama bak 17
adam kaçırma 35
adamı rahat bırak 23
adam ölmüş 24
adam değil 16
adamı duydun 40
adam mı 39
adamı duydunuz 27
görünüyor 23
görünüyorsun 16
görüntü 25
adamı rahat bırak 23
adam ölmüş 24
adam değil 16
adamı duydun 40
adam mı 39
adamı duydunuz 27
görünüyor 23
görünüyorsun 16
görüntü 25