English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ O ] / Onunla konuşuyorum

Onunla konuşuyorum traduction Français

146 traduction parallèle
- Ben onunla konuşuyorum. - Ben de seninle konuşuyorum. Gevezeleri ve kahramanları sevmem.
J'ai horreur des héros et des grandes gueules.
Onunla konuşuyorum.
C'est à lui que je parle.
Onunla konuşuyorum. - Ben seninle konuşuyorum.
- Ce n'est pas moi, c'est lui!
Onunla konuşuyorum, anlıyor musun?
Je l'ai travaillé, tu comprends?
- Hiçbir şeyin peşinde değil! - Onunla konuşuyorum!
- C'est à lui que je parle!
Sizinle değil, onunla konuşuyorum.
Ce n'est pas à vous que je parle.
Amam onunla konuşuyorum. O da benimle konuşuyor.
Mais je peux lui parler et il peut me parler.
- Onunla konuşuyorum.
- C'est à lui que je parle.
- Bir dakika, onunla konuşuyorum.
Viens. - Attends, je parle.
Onunla konuşuyorum ben.
- Je ne te parle pas.
Kapa çeneni, ben onunla konuşuyorum.
Taisez-vous! Je lui parle!
Onunla konuşuyorum.
Je lui parle.
Ve onunla konuşuyorum onunla konuşuyorum ve fark ediyorum ki o beni görmüyor bile.
Alors je lui parle je lui parle et je m'aperçois qu'il ne me voit même pas.
- Ben, onunla konuşuyorum.
- Je parle au capitaine.
Onunla konuşuyorum.
Je lui parle à lui!
Hala her gün onunla konuşuyorum biliyor musunuz?
Je lui parle encore tous les jours.
Onunla konuşuyorum.
Je lui parle
Dedim ki onunla konuşuyorum, çalışmıyorum.
Je la drague pas. Je lui parle
İçeri gir, onunla konuşuyorum.
rentres, je m'en occupe.
- Ben zaten onunla konuşuyorum.
C'est à elle que je parlais.
- Çünkü, sanırım öyle gerekiyordu. Onunla konuştuğum gibi kimse ile konuşamam. - Mektuplaşmak yerine, onunla konuşuyorum, o da benimle.
Je n'ai jamais pu parler à quiconque comme je lui parle à elle, alors au lieu d'écrire, je lui parle et elle me répond.
- Onunla konuşuyorum.
- Comment? - Je parlais à Kramer.
Onunla konuşuyorum.
Je m'adresse à lui!
Onunla konuşuyorum şu anda.
Facile, je l'ai au téléphone.
Onunla konuşuyorum.
- Je m'adresse à elle.
Onunla konuşuyorum.
Je vais aller lui parler.
Görmüyor musun, onunla konuşuyorum. Sizde mi onunla konuşmak istiyorsunuz?
- Vous voyez pas que je lui parle?
onunla konuşuyorum ama üzgünüm yardımcı olamam diyor.
"Jordan, excuse-moi. Je ne le ferai plus."
Babamın cenazesinde ve başka bir gerçeklikte onunla konuşuyorum. Hiçbir şeyden emin değilim.
Je parle à mon père décédé, dans une réalité alternative.
Merry Xmas'ı hatırlıyorum. - Açıklayacağım ama şu anda onunla konuşuyorum.
Je t'expliquerai plus tard, mais là je lui parle.
Bazen kızımı gezdirmeye çıkarıyorum, onunla konuşuyorum... bir yandan arabasını iterken, bir yandan ona bakıyorum... bazen de arabasından çıkarıp, kucaklayıp uzun uzun bakıyorum... ve düşünüyorum da, benim bu hayattaki yegâne görevim... onu striptiz çubuğundan uzak tutmak.
C'est jamais marrant, ça. Parfois, je me promène avec ma fille, je lui parle, je la regarde dans sa poussette, je la prends dans mes bras, et là, je réalise que mon seul boulot, c'est de l'éloigner de la barre de strip-tease
Onunla konuşuyorum.
Du calme, c'est à elle que je parle.
Onunla konuşuyorum, seninle değil.
C'est à lui que je parlais, pas à toi.
Onunla konuşuyorum.
Je le vois encore.
Onunla her gün konuşuyorum.
Je viens tous les jours lui parler.
Onunla konuşmuyorum, kendimle konuşuyorum. Düşünmeme yardım ediyor.
C'est pas à lui que je parle, c'est à moi.
Hey, onunla açık konuşuyorum.
Je suis direct avec lui.
Seninle İngilizce konuşuyorum, sen onunla İspanyolca konuşuyorsun.
Je vous parle en anglais, vous lui parlez en espagnol.
Şu anda onunla konuşuyorum.
En ce moment même.
- Yani, ne yapabil... - Bayan, şuan seninle mi konuşuyorum onunla mı?
- Je veux dire, tout ce qui faudra- - - j'ai affaire à qui maintenant?
Ben onunla konuşuyorum, değil mi?
Je lui cause, non?
Ne olmuş ki lordum? Ben her gün konuşuyorum onunla.
Je lui parle tous les jours.
Bi şeyler yap Onunla sabahtan beri konuşuyorum. beni dinlemiyor
On parle depuis ce matin, il refuse d'écouter.
Perişan halde ve diğer hastalarım gibi onunla da konuşuyorum.
Elle est malheureuse et je lui parle, comme à tous mes patients.
Onunla her gün konuşuyorum.
C'est amusant de pouvoir dire :
Şu anda onunla konuşuyorum.
Je suis avec lui.
Onunla her gün konuşuyorum,
Je le cherche chaque jour.
Sadece normalde onunla her gün konuşuyorum.
D'habitude, je lui parle tous les jours.
Merak etme, onunla konuşuyorum.
T'inquiète pas, c'est à lui que je parlais.
- Onunla konuşuyorum.
- Je lui parle.
Onunla sürekli konuşuyorum.
Tout le temps.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]