English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ Y ] / Yemek istiyorum

Yemek istiyorum traduction Français

672 traduction parallèle
Biraz yemek istiyorum.
Je veux manger.
İnsan gibi yemek istiyorum.
Comme tout le monde.
Yemek istiyorum. Açım ben.
Il y a à manger... j'ai faim.
Hayır, yemek istiyorum.
Non, je veux le manger.
Mahzuru yoksa bunu konuşurken bir şeyler yemek istiyorum.
Je peux manger pendant qu'on parle?
Ve senden bir daha tokat yemek istiyorum
Et je cherche à me faire gifler.
Onunla sandviç yemek istiyorum.
Manger des sandwiches avec lui.
Sandviçimi kayarken yemek istiyorum, anne.
Je finirai mon sandwich en patinant.
Sıcak yemek istiyorum, acele et.
II me faut un repas chaud et rapide.
Büyük bir parça pirzola yemek istiyorum.
Je veux manger une grosse côtelette.
Ne yemek istiyorum, biliyor musun?
Tu sais ce que j'aimerais manger? Non.
Ben sadece yemek istiyorum. 3ryo tutmazki.
Je veux juste un repas. Ça ne coûte pas autant.
Bir şey yemek istiyorum.
J'ai envie de manger quelque chose.
Banyo yapmak, on iki saat uyumak... ve kocaman az pişmiş bir biftek yemek istiyorum.
Je rêve d'un bain, d'un bon lit... et d'un énorme steak saignant.
Pilav yemek istiyorum.
Je veux manger du riz.
- Hemen şimdi bir şeyler yemek istiyorum.
Je veux manger tout de suite.
Hemen şimdi bir şeyler yemek istiyorum.
Je veux manger tout de suite!
Yemek yemek istiyorum.
Je veux manger.
Amerika öyle güzel ki dostum, onu yemek istiyorum.
L'Amérique! C'est si beau, on en mangerait!
Hemen şimdi kırmızı et yemek istiyorum.
Je veux de la viande rouge et j'en veux maintenant.
- Yemek istiyorum.
- Je vais manger.
Yemek yemek istiyorum!
Je veux manger.
Yemek yemek istiyorum ama herhangi bir şey değil.
Je ne mange pas n'importe quoi.
- Öleceğim burada. - Benimle yaşama o zaman. Yemek istiyorum.
Il faut que je mange.
- Gerçek yemek istiyorum.
Je veux un estomac plein.
Yemek istiyorum.
Je veux manger.
- Et yemek istiyorum.
- Pourquoi?
Yumurta yemek istiyorum şimdi. İster misin sende bir tane?
Alors, maintenant... mangeons ça.
Söylecek bir şeyim yok, Sadece pastamı yemek istiyorum.
J'ai rien à dire, je veux juste manger mon gâteau.
Yemek ve yatak istiyorum, ama uyumadan önce, yapacak işlerimiz var.
J'ai faim et je suis épuisé mais nous avons du pain sur la planche.
O halde Yakup'u yemek istiyorum.
Alors je veux manger Joseph.
Oda servisi, ben, Bay Burkett. Odama 2 kişilik yemek siparişi vermek istiyorum.
Un repas pour deux, chez moi.
Bir hafta yatmak istiyorum. Yemek için bile kalkmadan.
Je roupillerais une semaine sans me lever!
İşte böyle yemek yemeni istiyorum.
Bravo!
Sıcak bir şeyler istiyorum. Yemek yiyelim.
Je devrais manger des nouilles bien chaudes.
Bay Jones, yemek saatinizi bölmek istemem ama ağzını dolurmayı bitirince Fox Bölüğü'ne bir hat çekmeni istiyorum.
Quand tu auras fini de discourir... et de t'empiffrer, tu tendras une ligne avec la Compagnie F.
Temizlik yapmak, yemek pişirmek istiyorum.
Je veux cuisiner.
Çocuklarım için yemek hazırlamak istiyorum.
Prèparer les repas de mes enfants.
Düzgün bir yemek ve iyi bir servis istiyorum.
Je veux des repas corrects et qu'on me serve.
Her şeyden çok uyumak istiyorum, bir de yemek.
J'ai sommeil et faim.
Bu zavallıların sığınıp korunabilecekleri bir düşkünler yurdu yaratmak istiyorum. Uyuyacak, yemek yiyecek ve insan sıcaklığını görecek bir yerleri...
Je veux créer un hospice pour offrir aux pauvres de passage gîte, repas et chaleur humaine.
Ben iyi yiyecekler yemek, güzel şeyler giymek istiyorum.
Je vivrai peu, mais bien!
Ona güzel bir yemek almanı istiyorum.
J'aimerais que tu lui achètes quelque chose de bon à manger.
Lütfen, yemek masasında size ve misafirlerinize vermiş olduğum rahatsızlıktan dolayı formally olarak özür dilemek istiyorum.
S'il vous plait, je voudrais m'excuser officiellement pour l'inconfort que j'ai occasionné à vous ou à vos invités durant le diner.
Bu kadınla bana bir hafta yetecek kadar yemek ve su, bir de at istiyorum.
Je veux un cheval, à manger et à boire. Pour une semaine, pour moi et cette femelle.
Mevsiminde yemek kolay. Ben onları mevsim dışında istiyorum.
C'estjustement pour ça que j'en veux tout de suite!
Hamburgerimi yemek istiyorum.
Mange pas mon hamburger.
Sana yemek yapmak istiyorum.
Et te faire la cuisine.
Richard için güzel bir yemek hazırlamak istiyorum.
J'aimerais cuisiner un vrai petit plat pour Richard.
Seninle Karen'e bir yemek ısmarlamak istiyorum, kentteki en iyi lokantada.
Je vous invite au restaurant avec Karen.
Sadece bilmek istiyorum, acaba yemek salonu bu tarafta mı?
Dites-moi juste si le réfectoire est par là.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]