Yemek yiyeceğiz traduction Français
471 traduction parallèle
Tomasso, biraz sonra yemek yiyeceğiz.
On va bientôt manger.
- Yayımcımla yemek yiyeceğiz.
- Je dîne avec mon éditeur.
Yapamayız. Çocuklarımızla yemek yiyeceğiz.
Impossible, nous dînons avec nos enfants.
Joe... - Bayan Lee ile yemek yiyeceğiz.
- Miss Lee et moi allons dîner.
Yemek yiyeceğiz
On va manger!
En azından yemek yiyeceğiz.
Au moins, on a de quoi manger.
Bu akşam Café de L'Opéra'da yemek yiyeceğiz.
Ce soir, nous dînons au café de l'opéra.
Bu gece beleş yemek yiyeceğiz.
Le dîner est gratuit ce soir.
- Yönetmeniyle yemek yiyeceğiz.
- On déjeune avec le réalisateur.
Babam ve ben, Holme'lerle yemek yiyeceğiz, hepsi bu.
Mon père et moi soupons avec M. Et Mme Hone, c'est tout.
- Bir film yetenek avcısıyla yemek yiyeceğiz.
- Nous déjeunons avec un producteur.
Bu gece yemek yiyeceğiz tabi ama birlikte değil.
Nous dînerons, mais pas ensemble.
Yemek yiyeceğiz.
s'en mettre jusque là!
Kaptanın masasında yemek yiyeceğiz.
On dîne à la table du capitaine.
Demek, mükemmel bir yemek yiyeceğiz!
On a presque acheté les mêmes choses.
Benim süitte saat sekizde içki, sekiz buçukta da yemek yiyeceğiz.
Dînons ensemble, ce soir, dans ma chambre.
- Kaptan, ne zaman yemek yiyeceğiz?
Quand déjeune-t-on, Commandant? Tout de suite!
Çok ilginçti. Ama kulübümde bir randevum var. Senatör Fuller ile yemek yiyeceğiz.
Je m'excuse, je déjeune chez le Sénateur Fuller.
Önce Ernie'de yemek yiyeceğiz. Onu orada görebilirsin.
Nous dînons chez Ernie d'abord Tu peux l'observer
Saat yedide de yemek yiyeceğiz.
On dîne au 21, à sept heures.
Mekan sahibiyle yemek yiyeceğiz ve o benim...
Nous allons dîner avec le propriétaire et il veut que je sois là...
Bu durumda ay sonuna kadar dışarıda yemek yiyeceğiz!
- ll n'y a qu'à aller manger au restaurant jusqu'à la fin du mois.
Hadi kalk dede, yemek yiyeceğiz.
Lève-toi grand-père pour manger.
Yemek yiyeceğiz.
On peut manger.
- Yemek yiyeceğiz, ama baş başa değil.
- Nous allons dîner, mais pas seuls.
- Gelecek hafta birlikte yemek yiyeceğiz. - Nerede?
- Je les vois la semaine prochaine.
Kulübümde yemek yiyeceğiz.
Marchons jusqu'à mon club.
Göl kenarında yemek yiyeceğiz.
On va dîner près de l'eau.
Benim evime gideceğiz ve koskoca bir yemek yiyeceğiz. Sonra sana birkaç köy kızı ayarlarız.
On va bouffer chez moi et... j'te présenterai des filles qui savent y faire.
John'la tanışabilecek ve beraber yemek yiyeceğiz. John Columbia'dan birini görmek için bu gece New York'a uçacak.
Alors, il fera la connaissance de John et on parlera pendant le diner... parce que John doit s'envoler ce soir pour New York, pour aller voir un ami... à Columbia University.
Biz otele gidip yemek yiyeceğiz. Siz de bu arada adam bulup hazırlanırsınız.
Nous allons dîner, ce qui vous donnera le temps de vous préparer.
Nerede yemek yiyeceğiz?
Où va-t-on dîner?
Nerede yemek yiyeceğiz?
et où va-t-on dîner?
Başbaşa sakin bir yemek yiyeceğiz sanıyordum.
Je comptais sur un gentil petit tête-à-tête.
Yemek yiyeceğiz.
Nous allons dîner!
Saat 8.30'da müthiş bir yemek yiyeceğiz.
A 20h30, un bon repas nous attend.
Ordu açlıktan ölüyorken bizler yemek yiyeceğiz.
On mangera pendant que l'armée meurt de faim.
Biz Michelle ile yemek yiyeceğiz.
Michelle et moi allons dîner.
Hayır, daha yemek yemedik. Yemek yiyeceğiz.
On n'a pas encore dîné.
Anlaşılan soğuk yemek yiyeceğiz.
On va avoir un dîner froid. J'y vais?
Prenses Rica ile yemek yiyeceğiz. Pardon.
Nous dînons avec la princesse Rica.
Trene binmeden önce yemek yiyeceğiz.
On va souper avant de prendre le train.
Ne güzel. Ne zaman yemek yiyeceğiz acaba?
On mange quand?
Ben bir kahramanım. Şimdi yemek yiyeceğiz. Şu yemeklere bak, şu yemeklere bak.
Caviar, poulet, dinde, vin, whisky, bière, champagne, tout pour moi.
Yemeği beraber yiyeceğiz. Yemek senin için geç bir saatte olacak.
Il sera trop tard pour toi.
Az sonra yemek yiyeceğiz.
Je suis fatigué.
Bu yüzden 2 kişilik yemek yapıp erkek erkeğe yiyeceğiz.
On va se faire la cuisine tous les deux puis on va manger entre hommes.
Daha kaç kez soracaksınız? Yemek için sabahı bekliyorum. - Kahvaltı için ne yiyeceğiz?
Viens voir ta tante Edna, nous allons faire connaissance.
Ne zaman yemek yiyeceğiz?
Le dîner est prêt?
Yemek mi yiyeceğiz?
On mange?
Orada yemek yiyeceğiz.
C'est là que nous allons manger.
yemek 460
yemek yedin mi 94
yemek yiyorum 23
yemek yiyelim 57
yemekte ne var 69
yemekler 27
yemek yok 35
yemek yiyelim mi 24
yemek yiyoruz 21
yemek istiyorum 18
yemek yedin mi 94
yemek yiyorum 23
yemek yiyelim 57
yemekte ne var 69
yemekler 27
yemek yok 35
yemek yiyelim mi 24
yemek yiyoruz 21
yemek istiyorum 18