English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ B ] / Beklesene

Beklesene traduction Portugais

291 traduction parallèle
Şu an başını kaşımaya vakti yok. Biraz oturup beklesene.
Ele está muito ocupado, é melhor sentar-se.
Hey, beklesene.
Espera! Espera um pouco!
- Dur, dur. - Beklesene lan.
Queres esperar, porra?
Beklesene.
Espera.
Beklesene patron, bunu aramızda konuşamaz mıyız?
Espera... Não podemos discutir isto melhor, chefe?
- Beni beklesene!
- Então? - Desculpe, Chefe.
Hey, beklesene!
Espera!
Sıranı beklesene.
Espera pela tua vez.
Hey, beklesene.
Espere aí!
- Nolan, bir dakika beklesene!
- Nolan, tens um minuto?
- Tommy, beklesene bir.
- Tommy, espera.
Beklesene!
Espera um momento!
Gary, beklesene!
Espera, Gary!
Hey! Beklesene biraz!
Espere aí!
Hey, bekle bir dakika, bekle, beklesene bir dakika.
Espera um minuto, espera, espera.
Beklesene çocuk, bırak da işimizi bitirelim.
Espera, rapaz. Deixa-nos fazer o nosso trabalho.
Hey! Beklesene!
Espera aí!
Beklesene!
Espera aí!
- Beklesene.
Esperem!
Bu kadarı bana yeter. Beklesene. Hani saçına dokuna bilirdim.
Espera, disseste que podia tocar-te no cabelo.
- Beklesene.
- Espere, espere.
Beklesene!
Espera um minuto!
Beklesene.
Espera!
Birkaç dakika daha beklesene.
É melhor ficar aqui mais um pouco.
Hayır ortak. Beklesene.
Espera.
Ben çekilene kadar beklesene.
Isto vale... Ei, espera até eu sair da frente!
Hey, Malik, beklesene.
Olá, pá. Malik, espera!
Hem de hiç. Sen yukarı çıkıp orada beklesene.
Não te importas de ir lá para cima por um instante.
Şunu indirene kadar beklesene.
Deixa-me meter isto primeiro.
Hey, beklesene.
Ei, espera.
Bir saniye beklesene...
Espera um pouco...
Beklesene, gazete alayım.
Deixa-me ir buscar um jornal.
Beklesene!
Espere um pouco!
Beklesene.
Espera um pouco.
Bir saniye beklesene.
Espera um segundo.
Beklesene beni ya.
Espera por mim.
Bekle, beklesene.
Espera lá, espera lá.
Beklesene!
Espere!
Biraz beklesene be!
Tenha calma!
Sıranı beklesene?
Queres esperar a tua vez?
Güzel. Tatlım, sen dışarıda beklesene.
Querida, por que não esperas lá fora?
Bekle. Beklesene.
Espera aí.
Beklesene...
Espera...
Hey, beni bekle. Beklesene!
Esperem por mim!
Beklesene.
Mas o que foi?
İşareti beklesene.
Ei, esperem pelo sinal.
Beklesene!
Espera.
- Otobüs durağında beklesene, ahbap!
Espere na paragem do autocarro, amigo!
Rashid, beklesene.
Rashid, espere!
Bekle, bekle. Beklesene.
Espera.
Bekle bir saniye, beklesene.
Espera aí!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]