English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ B ] / Bir tane sana

Bir tane sana traduction Portugais

950 traduction parallèle
Bir tane sana.
Um para si.
Bir insanın karekterini anlamak için yapılan çizim. Bir tane sana yapıyım.
É um pequeno desenho para reconhecer o carácter das pessoas.
Al sana bir tane.
Aqui vai uma.
- Sana da bir tane ismarlayabilir miyim?
Posso pagar-lhe uma?
- Sana bir tane yapıyorum.
- Vou-te preparar uma.
Bir tane de sana.
E esta é para ti.
Bir tane de sana. Bu da bana.
Eu também tenho um para ti e para mim.
Sana bir tane bulurum.
Arranjarei um.
Sana yeni bir tane getirdim.
Tenho um novo para ti.
Sana bir tane bırakacağım, sadece bir tane çünkü ona ihtiyacın olacak dostum.
Vou deixar-te um, só um, porque vais precisar dele, amigo.
Sana yeni bir tane almam gerekecek.
Ali. Agora vou ter que te comprar outro.
Al sana bir tane daha.
Aqui tens outra para ti.
Ben alırım oradan sana bir tane. Çok iyi yüzüyor anne.
Ela nada muito bem, mãe.
Sana bir tane alacağım diye söz vermiştim... Çok güzel.
É tão bonito.
Ve ona dediğimi yapmazsan yapıştırırım bir tane dedim sana.
A estrada para a desgraça. "
Hayır, sadece bir tane. Kleopatra'dan doğruca sana gelen.
Não, só há um, desde Cleópatra até ti.
- Bırak, sana başka bir tane veririm.
Deixa-o aí. Eu dou-te outro.
Sana başka bir tane getiririm.
Eu dou-te outro.
Gidip sana bir tane alırız.
- vamos e escolhemos um para si.
- Çok iyi. İşte sana sıkı bir tane.
- É muito boa.
Max, sana başka bir tane verir.
O Max compra-te outra.
- Yanımda yok, ama sana bir tane getiririm.
- Comigo não, mas arranjo-te uma. - De um índio morto?
Sana da bir tane getirdim.
Eu te trouxe um, também.
Ethan, al sana kardeşinin kanına sayabileceğin bir tane daha.
Esse é mais um por conta do seu irmão.
Stuart. Stuart, bayana yol ver, yoksa sana bir tane yapıştırmamı ister misin?
Stuart, deixa a senhora passar senão afinco-te.
Sana bir içki ikram edeyim. Bir tane hak ettin.
Deixe-me oferecer-lhe uma bebida.
Ve sana bundan bir tane daha alırız.
E para si compraremos um nova destas.
Evet, bir düzine var, ve sana üç tane ayırdım.
Sim, tenho uma dúzia e guardei 3 para si.
- Berbat bir kız. - Sana sıska bir tane boyayacağım.
Uma miserável rainha!
- Sana Paris'ten bir tane getirdim.
- Não se preocupe, te trouxe um de Paris.
Sana başka bir tane alacağım.
Compro-te outro.
Sana bir tane patlatırsam...
Venha te parto a cara!
( BOĞAZINI TEMİZLER ) Bir tane sana, bir tane de sana.
Um para si, um para si.
- Al sana bir tane.
- Aqui está um.
Bir tane sana, bir tane sana, bir sana...
Um para ti... Um para ti... Um para ti...
Al sana bir tane daha.
Aí vai mais um.
Sana da bir tane var.
Toma um para ti.
Maggie sana yeni bir tane aldı.
A Maggie comprou-te uma nova.
Ben sana bir tane vereyim.
Lhe darei um.
Bir gün sana da bir tane vermemi hatırlatmalısın.
Tem de me lembrar que lhe dê um, um dia destes.
- O halde ben sana bir tane sorayım.
- Então, toma lá uma.
Ben üç tane yedim, bir tane de sana var.
Eu já comi 3 e você só um.
Eve gidip sana bir tane getireyim.
Eu vou a casa buscar-lhe um.
Artık büyük büyükbaban bu kirlenince sana geri getirir ve senin için temiz bir tane koyacağım.
Faz o teu avô voltar contigo quando estiver sujo, e eu coloco outro limpo.
Sana onu geri ver dedim. Niçin gidip kendin bir tane bulmuyorsun?
Vá você mesmo pegar!
İki yıl garanti. Bozulduğunda sana yeni bir tane getiriyorlar.
Se se avariar lhe trazem outro, nâo há que consertá-lo.
Sana son bir tane vereyim.
É o último.
- Sana, bir tane çakarım,...
Eu bato-lhe! Eu bato-lhe!
- Bende bir tane var sana.
- Tenho creme para o senhor. - É mesmo?
Bir tane de sana.
E um para si.
- Sana bir tane daha borçluyum.
- Fico a dever-te mais uma.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]