English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ H ] / Hepsini alın

Hepsini alın traduction Portugais

265 traduction parallèle
Hepsini alın, ve bir kamaraya koyun.
Levem-nos para baixo e prendam-nos no camarote.
Dükkândaki elbiselerin hepsini alın!
Olhe! Leve o vestido.
Hepsini alın!
Pode levar os doces também.
Hepsini alın, götürün.
Carrega este lixo e leve-o daqui.
Pekala, hepsini alın.
Muito bem, fiquem com tudo
İhtiyacınız olan bütün deliller bunlar Teğmen, hepsini alın.
Estão aí todas as provas de que precisa, tenente.
Alın, hepsini alın.
Visa. Leve. Leve tudo.
Hepsini alın.
Tome.
40.000 dolar. Hepsini alın.
$ 40.000 leva tudo.
Hepsini alın.
Tirem tudo.
- Hepsini alın!
Levem-nos a todos!
Hepsini alın.
Vamos levá-los.
... koyu tenli veya açık çiğ külbastı yapmak için hepsini yaparlar kıyma John gömüldü ve Jimmy öldü Georgie'yi vurdular talan yaptı diye ama kan halen kırmızı ve devam ediyor orduya asker alımı askerler yaşarlar topların gürültüsünde Ümit Burnundan Cooch Behar'a kadar bir gece yağmur altında çıkarsa karşılarına farklı bir ırk koyu tenli veya açık çiğ külbastı yapmak için hepsini yaparlar kıyma...
Uma raça estrangeira De tez branca ou trigueira Podem bem fazê-la Em mil pedacinhos
Unutmayın, şapka para dolu ve elimden tekmeyle uçuran hepsini alır!
O chapéu está cheio de dinheiro, e a que o derrubar da minha mão a pontapé, ficará com tudo.
Balayını da, alyansını da, taksini de, sandığını da al... hepsini Niagara Şelaleleri'nden aşağı at!
Fica com a aliança, a lua-de-mel e o banco da janela! Adeus!
Pekala. Hepsini içeri alın.
Está bem, deixem-nos entrar.
Hepsini satın alır.
Ele compra.
Bence o şeyleri sen alıyorsun, hem de hepsini toplamışsın.
O Sr. Também apanhou! Foi para lastro?
George parasını alınca hepsini sana harcayacaktır.
George tê-lo-á, e depois vai gastá-lo todo em si.
Belki biraz jambon, ya da biftek kızartır ve sebze haşlardı. Bunların hepsini bir tek ocak üstünde yapardı. Bu bir çok kez tencere ve tavaları alıp bırakmayı içeren karmaşık bir hokkabazlıktı
Comia um pouco de presunto ou uma costeleta, com legumes cozidos, preparados no mesmo pequeno fogão, numa confusão e muito malabarismo, entre panelas e frigideiras.
Madende hepsini alırsın.
Apenas o leve à mina.
Kafe sahibi ancak masaların hepsini alırsa satmayı kabul ediyordu.
O dono do café só Ihe queria vender as doze mesas de uma vez
Biraz al, sonra biraz daha alırsın, sonunda hepsini almış olursun.
Agarra num pouco, depois em mais um pouco, até teres tudo.
Sağol ama er ya da geç hepsini satın alırım.
Obrigado, mas mais cedo ou mais tarde apanho-os a todos.
Ya hepsini alırsın ya sana engel olurum.
Ou levas tudo... ou impeço-te. És tu ou eu.
- Hepsini alın.
- Tire-o todo.
- Ya hepsini alırsın ya da vazgeçersin.
Todos ou nenhum.
Kart oyununa uygun olmamaktan nefret ediyorum, ama, ihtiyar ama önündeki en ufak altın parçasına kadar hepsini alıcam.
O ódio não tem nada que ver com o jogo de cartas, mas velho... vou te tirar cada grão de ouro que tem, até o que tem em seu próprio nariz.
Bu haplardan iki tane alın, yarın bunların hepsini sakin bir şekilde konuşabiliriz.
Tome estas duas pílulas e amanhã falaremos disso com calma.
- Alın, hepsini sizin. - Teşekkür ederim.
Tome, guarde tudo, guarde tudo.
Buradaki bütün silahları alın. Hepsini.
Levem as armas todas.
Evet, lütfen, onların hepsini al.
Sim, por favor, leve todos.
Lahananın hepsini bitirirsen bir tane alırsın.
- Dou-lhe um se comer a couve.
Bir partide 60 atın hepsini alıp getiririz!
- Todo o governo do Canadá?
Yaralılarının hepsini mekiklere al ve çabuk ol.
Sugiro que transfiras os feridos para vaivéns, e depressa.
Yani o hırsız Avery Simpson'a karşı gözünü dört aç yoksa madenimin hepsini elimden alır. Anladın mı?
Portanto presta atenção ao ladrão do Avery Simpson ou ele acaba por deitar a mão à minha mina, entendido?
Eğer dünya iyileştiren toprağın nereden geldiğini öğrenirse hepsini alır.
Se o mundo descobrir de onde vem a terra curativa... será o fim disto.
Hepsini içeri alın!
Levem-nos... depressa!
Paranın yarısı. Hepsini al.
Toma, fica com isso.
Bak, hepsini geri al, bütün değerli taşlarını, ve eve yolculuğunu keyiflendirecek bir kasa Andolian brendisi vereceğim.
Olhem, levem as pedras preciosas todas e eu ofereço uma caixa de brandy Andoriano para tornar a vossa viagem de volta mais agradável. Gosta das pedras preciosas?
Bu Şeytan'ın işi, tanıdım bunu. Hilelerinin hepsini al ve defol. Gidelim.
Este é um trabalho do demônio, leve teus truques diabólicos,
Yani hepsini yarın geceye kadar alır mısın?
Portanto, amanhã à noite tens todo?
- Ve tabelada bir tane kalem alın diyor, hepsini değil. - Oh.
- E a placa que diz "Tire uma caneta." não é "Tire todas as canetas."
Antika alımlarının hepsini başka bir deftere kaydediyor.
Ele guarda as suas antiguidades numa zona completamente separada.
Balıklarımızın hepsini al. Pazardan balık satın almak istiyorsun.
Os outros levam os nossos peixes e tu queres comprar o teu numa loja!
- Evet, hepsini al. Farklı hissettiriyor, Sanki başka bir dünyadasın... sınırların dışındasın gibi.
É diferente, um gajo sente-se noutro mundo, assim em transe.
Bütün bunların hepsini anlatmam, saatler alır.
No entanto, demoraria várias horas para explicar tudo.
Bahisteki yerlerinizi alıp kendi şansınızı yaratın! Hepsini Segallus'a yatır. Bayanlar ve baylar!
Mil-para-um de vantagem a favor de Hércules, gente!
- Hepsini alın.
- Levem tudo.
- Belki hepsini satın alırım.
- Talvez compre o diabo do jornal.
Sokaklar, üzüntü ve acı için alınabilecek ilaçlarla doluydu ve biz onların hepsini aldık.
há por essas ruas tudo o que há para a tristeza ou para a dor, e nós tomámos tudo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]