Any man tradutor Turco
4,906 parallel translation
I as am ambitious as any man who's ever lived.
Ben, bu dünyadaki herkes kadar hırslı bir insanım.
Any man that tells you different is a jackass.
Aksini söyleyen adam budaladır.
No child should belong to any man.
Hiçbir çocuk hiçbir adama ait değildir.
Spent her best years having any man she pleases, but now?
En iyi yıllarını, istediği her adama sahip olarak harcadı. Ama şimdi?
The odds of any man falling for you again are astronomical.
Bir erkeğin sana tekrar âşık olabilmesinin oranı çok yüksek.
Show me any man of ordinary ability... who will go out and earnestly tell -
Bana dışarı çıkıp insanlara ısrarla şunu söyleyecek orta yetenekte bir adam gösterin...
Usually, in any man's story, there is always a woman entangled in it.
Her erkeğin hayatı bir şekilde kadınının hayatıyla bağlantılıdır.
Push any man too hard, sooner or later, they're gonna push back.
Birilerini çok zorlarsan, er yada geç, seni geri püskürteceklerdir.
Any man lurking around my sister is my enemy.
Kız kardeşimin etrafında dolaşan herkes düşmanımdır.
- As well as any man I imagine.
- Herkese davrandığı gibi davranıyor.
Mouse was about to meet someone who had no trouble fulfilling any man's wildest fantasies.
Mouse bir erkeğin en çılgın fantezilerini gerçekleştirebilecek birisiyle tanışıyordu.
- I do. Tell him you are Carrie Bradshaw and you do not take crap from any man.
Ona senin Carrie Bradshaw olduğunu ve kimsenin zırvalarını çekemeyeceğini söyle.
And that you would be free... Free to lie down with any man.
Ve sen de istediğin istediğin erkekle yatacaktın.
Any man who sets foot there is killed by their satyrs.
Oraya ayak basan her insan satirler tarafından öldürülürmüş.
What I meant was no more than any man.
Demek istediğim şey erkeklerle kıyaslayınca yok!
Now did Mary ask you to carry anything back to Japan for her or, you know, make deliveries of any kind here in the States? Right.
Mary senden Japonya'ya herhangi bir şey taşımanı istedi mi ya da bilirsin Amerika'ya herhangi bir şey getirmek?
You know, it's a very confusing time for any young man.
Tabii her erkek için zor bir dönemdir.
Um... "The kiss of the Musai is as euphoric and addictive " as any narcotic known to man.
" Musai'nin öpücüğü, insanoğlunun bildiği her uyuşturucu madde kadar öforik ve bağımlılık yaratıcıdır.
I don't mean to throw any stones at the man, but Daniel.
Kimseye taşma atma niyetinde değilim ama Daniel.
But you are far greater than any mortal man.
Ama sen herhangi bir ölümlüden daha üstün birisin.
I wanna walk in the sun like any other man.
Diğer insanlar gibi güneşin altında yürümek istiyorum.
Tell me something, Szabo. Have you ever met a man without any secrets?
Söylesene Szabo hiçbir sırrı olmayan bir adamla karşılaştın mı?
I wouldn't put anything past that man, but unfortunately, I'm unable to dig any further without arousing his suspicion.
O adamın sağı solu belli olmaz ama maalesef ki, şüphe çekmeden daha fazla araştırmam mümkün değil.
I'm telling you. Any trainers you want, man.
Sana diyorum, hangi ayakkabıyı istersen.
Do any of you recognize this man?
İçinizde bu adamı tanıyan var mı?
And from this unknown man, I imagine you don't have any information either.
Ve sanırım, bu adamın da ismini veya telefon numarasını bilmiyorsunuz.
I want to walk in the sun like any other man.
Ben de diğer insanlar gibi güneşte yürümek istiyorum.
I know you have been free for a while, but I cannot believe that any white man is gonna care about the words he's putting down on that paper.
Seni olmuştur biliyorum Bir süre ücretsiz, ama inanamıyorum herhangi bir beyaz adam bakım gidiyor kelimeleri o aşağı koyuyor Bu kağıt üzerinde.
If that old man had any game left, there's no way I would have been able to steal McCann from him.
İhtiyarın geriye başka bir oyunu kalsaydı McCann'ını onun elinden asla alamazdım.
Any normal man would be shaking my hand right now.
Senin yerinde normal bir adam olsa şu an elimi sıkardı.
It won't be any kind of party if Tony gets to Molecule Man before we do.
Eğer Tony Molekül Adam'ı bizden önce ele geçirirse partinin hiç bir türü olmayacak...
The only man she ever took any notice of was her brother Charlie. And when she came back here, she did everything for him... if you know what I mean.
Onun önem verdiği tek erkek, kardeşi Charlie idi ve geri döndündüğünde onun için herşeyi yaptı bilmem anlatabildim mi...
I had proven that I was a man - who could face any peril.
Tehlikelerlen yüzleşebilen bir adam olduğumu kanıtlamıştım.
Prosecutor, the investigation results from the Go Man Seok crime scene came out, but the knife doesn't have any fingerprints.
Savcım, Go Man Seok'un evinin olay yeri inceleme sonuçları geldi ama bıçakta hiç parmak izi yok.
There isn't any reason for Jang Tae San to have killed Go Man Seok.
Jang Tae San'ın Man Seok'u öldürmesi için hiçbir sebep yok.
Donovan, it doesn't make you any less of a man...
Donovan bu senin daha az bir erkek olduğunu...
You got any last words, you be a man.
Söyleyecek son sözün var mı?
Listen, and if that man gives you any more guff, you just talk to me, okay?
O adam sana sıkıntı verirse, bana söyle, tamam mı?
Now is that any way to welcome a man into your home?
Böyle misaferperverlik mi olur? Sen kimsin?
This matter we're discussing is a necessary component of something much more important than the life of any one man.
Konuştuğumuz şu husus, herhangi bir adamın hayatından daha önemli bir şeyin zorunlu bir bileşeni.
The Cardinal... was the only one who had any power and the man had to ask his permission... to marry the girl.
Kardinal, herhangi bir güce sahipti. Bir erkek, bir kızla evlenmek için onun iznini almak zorundaydı.
As a free man, any law that takes away my God-given right serves neither God nor its own design.
Özgür bir adam olarak, bana Tanrı'nın verdiği hakları elimden alan bir yasa ne Tanrı'ya ne de onun kendi tasarımına hizmet eder.
Said the man not wearing any pants.
Pantolonu olmayan adam diyor bunu.
If these are honor killings, the girls'families probably got together to hire your hit man, which means any of a thousand people could be the source.
Eğer bunlar onur için öldürmelerse büyük ihtimalle, kızların aileleri senin kiralık katili tutmak için bir araya gelmişlerdir. Bu da binlerce kişiden birinin kaynak olabileceği anlamına gelir.
And Green, my man of no words, he declined any gum'cause he had his own pack.
Ayrıca Green, konuşmayan adam, verdiğim sakızı reddetti, çünkü kendi sakızı vardı.
- We don't want any war, man.
- Biz savaş istemeyiz, dostum.
Not him. Man : I can't risk you murdering any more of my kids either.
Ama daha fazla çocuğumu öldürmene de göz yumamam.
You're not just any old broke-down sax man, you're a college-educated one.
Sen öylesine yaşlı, saksafon çalan biri değilsin, üniversite okumuşsun.
And without any doubt, can you see the man who pulled the trigger in the courtroom today?
Herhangi bir şüpheniz olmadan, tetiği çeken adamı bu mahkeme salonunda görüyor musunuz? Evet, görüyorum.
Any one of you takes a step forward toward that building, this man dies.
Biriniz o binaya doğru tek adım atarsa bu adam ölür.
No dead man, all right, we need to take him alive, tie up any loose ends, you got that?
ölü adam yok, tamam mı, onu canlı ele geçirmeliyiz, gevşemiş ipleri bağlamalıyız, tamam mı?