But in my opinion tradutor Turco
162 parallel translation
Well, he's always changing his mind so often, so I'm not sure what's his real intention, but in my opinion, maybe he's very regretting about last night's incident...
Düşüncesi bir öyle bir böyle olduğu için niyeti nedir emin değiliz ama bana kalırsa dün geceki olaydan pişman olmuşa benziyor.
I hope I don't seem disrespectful, sir, but in my opinion, she stole the show from the late Admiral.
Umarım saygısızlık eder gibi görünmem beyefendi ama bana kalırsa tüm ilgiyi amiralden kendisine çekmişti.
I know it's a terrible thing to say, sir, but in my opinion, she was scuttled.
Bunu söylemek çok korkunç, biliyorum, efendim ama kanımca, tekne batırılmış.
I don't know what you think, but in my opinion, the crime of aiding and abetting... has little importance now, since the kid gave himself up.
Siz ne düşünürsünüz bilmem ama bence çocuk kendiliğinden teslim olduğu için... bu suça yardım ve yataklık etmenin cezasının pek fazla bir önemi kalmadı.
But in my opinion, he'd been drilled in it.
Ama bana kalırsa, bu ona öğretilmiş.
But in my opinion, and I am biased, he leff behind an enormous quantity of wreckage - administrative wreckage.
Fakat bana kalırsa, ki taraflıyım, arkasında devasa bir yığın bıraktı, yönetimsel bir yığın.
But in my opinion, it wouldn't be for you.
Ama bana sorarsan, orası sana göre değil.
Bloody hell! It may seem drastic but in my opinion a wider view is called for
Çok garip gelebilir ama benim fikrim daha geniş bir bakış açısı gerektiği yönünde.
But in my opinion, as the sign of a true patriot it would certainly help.
Ama bana kalırsa, gerçek bir vatanseverlikte bulunmak yardımcı olacaktır.
But in my opinion... to talk of happiness is naive.
Ama bence mutluluğu konuşmak saflık.
Nobody asked me, since I'm just the chief, but in my opinion, Caspar is as crazy as Leo. And an Eytie into the bargain!
Ben sadece polis şefiyim ama bence Caspar de Leo kadar çılgın.
But in my opinion, it wastes the outdoors.
Ama bence dışarıda olunca tadı olmuyor.
But in my opinion... there's nothing as beautiful as our traditional music.
Ama bence bizim geleneksel müziğimiz kadar güzel bir müzik yok.
It's bad to say the best but in my opinion gung fu is pretty good.
En iyi demek iyi olmaz ama bence kung fu oldukça iyi.
But in my opinion, I would say that your curiosity in the same sex should be taken comfortably like its part of human nature.
Ama benim fikrime göre ben diyorum ki aynı cinsiyete olan ilginiz insan doğasının parçasıymış gibi rahatça kabul edilebilmeli.
He had a bad experience. But in my opinion, it didn't affect his behavior.
Fakat benim görüşüme göre, bu davranışlarını etkilemez.
[Director] That was a little too close for comfort in my opinion, but as a result, nothing has come to light, and our distrust of the cyborgs has been validated.
Ucuz kurtardık, ama bunun sonucu olarak hiçbir şey açığa çıkmadı ve cyborglara olan güvensizliğimiz doğrulandı.
I suppose my opinion is a bit premature before a thorough investigation, but we are all aware of the discovery in the Himalayas of the alleged "snowman footprints."
Tam kapsamlı araştırma yapmadan önce erken bir görüş olduğunu düşünmekle birlikte "kar adamın ayak izi" olduğu iddia edilen Himalaya'lardaki keşiften haberdarız.
Well, it all sounds very nice, but nevertheless we do not regard you as being either converted or believers, so in my opinion...
Evet, kulağa hoş geliyor fakat, biz sizi değişmiş veya inanan olarak kabul etmiyoruz, bana göre...
But I don't happen to hold the opinion which my erudite colleague has put forth and I have found his soul, in fact, to be as crystal clear as a shining fountain.
Ama ermiş meslektaşımın öne sürdüğü fikri benimsemediğimi söylemek isterim ve işin gerçeği ruhunun kristal berraklığında parlayan bir çeşme gibi olduğunu keşfettim.
But in my humble opinion... it was lawyer Gass who put him up to it.
Benim naçiz görüşüme göre onu bu işe sokan avukat Gass olmalıydı.
But Caesar you do have to admit these Gaulish villages can keep... your army at bay. In my opinion it is time we come to adopt a... realistic approach to the situation.
Ama Sezar kabul etmelisin ki bu Galya köyü... ordularınızı bir körfez uzaklıkta tutabiliyor.
In my opinion, the plan is not only unnecessary, but doomed to fail.
Bu plan sadece gereksiz değil, hiçbir başarı şansı da yok.
But in my conscious opinion, which is so fundamental to my whole view of life... I mean, I would just have to change totally to not have this opinion.
Ama bilinçli bir şekilde düşününce ki bu hayata bakışımın kökenini oluşturur Böyle bir fikre kapılmamak için tamamen değişmem gerekir.
But I think in this instance... I would have to be out of my mind... not to recommend that you be sent to the asylum... for the criminally insane at Matteawan... until such time as duly constituted medical opinion... determines that you are no longer dangerous to the public at large.
Fakat bence bu durumda... kamuya karşı tehdit oluşturmadığınız hususunda... bir tıbbi görüş oluşana kadar... sizin Matteawan'daki suçluların kaldığı akıl hastanesinde... tutulmanız yönünde... bir karar vermemem düşünülemez.
Look, I don't want to be an alarmist, but, in my opinion, the situation will become very nasty in the next few weeks.
Bakın. Felâket tellâlı olmak istemem ama önümüzdeki birkaç hafta içinde durumun kötüleşeceğini düşünüyorum.
It's just my intuition, but in my humble opinion... he might be a decoy.
Bu sadece benim öngörüm ama naçizane fikrim yem olabileceği yönünde.
Because, in my opinion, Sir... Russia is a caprice of nature... No reason... but here we are!
Çünkü Rusya aklın değil... doğanın bir oyunudur.
But on the other hand, I've seen an awful lot of people... who admitted guilt or were found guilty... and all but Randall turned out to be guilty, in my opinion.
Ama diğer taraftan, suçunu kabul eden ya da suçlu bulunan birçok kötü insan da gördüm ve bence az kalsın Randall da suçlu damgası yiyecekti.
But strangely Prof. Juckenack didn't want to know anything about pastor Schulte. He talked only about Zumtobel, who was a mayor in that time. The only fully convinced Nazi was, in my opinion, the mayor.
O, Papaz Schulte hakkında bir şey diyemeyeceğini ve Halk Mahkemesi tarafından yargılandığı için, belgelerin Berlin'de olması gerektiğini söyledi.
But there is a time for everything and in my opinion, it's time for me and Maurice to settle things once and for all.
Ama bana göre herşeyin bir zamanı vardır, Maurice ve benim için de herşeyi halletmenin zamanı geldi.
For example, you go back to my earliest articles and you will find that I say that even to enter into the arena of debate on the question of whether the Nazis carried out such atrocities is already to lose one's humanity. So I don't even think you ought to discuss the issue, if you want my opinion. But if anybody wants to refute Faurisson, there's certainly no difficulty in doing so.
Sorumlu ve ilgili bir vatandaşın yapması gereken politik eylem gerçekten de doğrudan direniş, savaş suçlarına dahil olmamayı ve ABD'nin deniz aşırı saldırılarını reddetmeyi gerektirir.
But one has to regard the racial laws of the Fascists as a sanitary measure, much overdue, in my opinion.
Ancak Faşistlerin ırkçı yasalarına, çok geç kalmış bir temizlik tedbiri olarak, saygı duyulmalıdır.
People always seem to make a great deal out of these early signs... but they hardly constitute miracles, in my opinion.
İnsanlar bu tip erken belirtilerde olayı anlasalar bile sonunu getiremediklerini düşünürüm.
This may sound ungrateful because Dr Bashir has been very helpful preparing for my arrival, but I wonder why a medical opinion is necessary in this discussion.
Bu nankörce gelebilir... çünkü Dr Bashir buraya geliş hazırlıklarım için çok yardımcı oldu... ama tıbbi görüşlerin bu tartışmada neden gerekli olduğunu merak ediyorum.
But in my humble opinion, he's Jordan Catalano.
Ama benim nacizane fikrime göre, o Jordan Catalano.
But it's my opinion that Texas is miles ahead of Mississippi in many things, including stupidity.
Benim şahsi kanaatimce Texas, Mississippi'den buna benzer aptallıklarda bayağı ileriye uçmuş.
In what particular thought to work I know not but in the gross and scope of my opinion this bodes some strange eruption to our state.
Nasıl yorumlamalı bunu bilmiyorum ama benim aklım şuna yatıyor ilk ağızda. Büyük belalar gelecek memleketin başına.
Now, you two are the same age, but Darcy owns a home- - a home that, in my opinion, she can't really afford- - and that pleases me no end because I know she's showing up for work tomorrow.
İkiniz de aynı yaştasınız, ama Darcy'nin bir evi ki benim düşünceme göre, parasını karşılayamadığı bir ev bu da beni mutlu ediyor çünkü yarın işe geleceğini bilmemi sağlıyor.
Our clerics teach that the ocean was a divine gift from the creators to protect and sustain us, but, in my opinion, the most plausible explanation is that the ocean formed naturally, much the same way that a gas giant does.
Din adamlarımızdan bir rahipe göre okyanusun bizi koruması ve beslemesi için... yaratıcıların bir hediyesi ama benim düşünceme göre, en yakın açıklama şu okyonus doğal yollardan oluştu bu dev gaz topuyla aynı şey.
All this conjecture, the ontological shock you speak of, for which we're so ill-equipped, is in my opinion not only false but dangerous.
Bütün... bütün bu varsayım... donanımsız olduğumuz bahsettiğiniz varlıkbilim şoku bence sadece yanlış değil aynı zamanda tehlikeli de.
Yes, I'm aware of that, but I wanted you to know that in my opinion
Evet, bunları biliyorum ama benim düşünceme göre
But where he's been the most... heroic you know, really in my opinion is how he's raised you to believe in your dreams, to believe that they'll come true,
Ama bence, en kahramanca davrandığı nokta, seni rüyalarına inanman için yetiştirmesiydi.
Okay, yes. They were all narcissists with commitment phobias and substance abuse issues. But, in my opinion, the painters were very different from the sculptors.
Hepsi bağlanma fobileri ve madde bağımlılık sorunları olan narsislerdi ama bence ressamlar heykeltıraşlardan çok farklıydı.
But it is my opinion that this man has been frozen in time for over 32 months.
Ama bana kalırsa bu adam 32 ay kadar önce donmuş.
It's just my opinion, but nothing's more appealing than a woman who's proud to be in her own body.
Bence bedeniyle gurur duyan bir kadından..... daha çekici bir şey olamaz.
But all the same, in my opinion... you have a real problem with faces.
Bana göre, senin yüzlerle ciddi bir problemin var.
Forgive me, but public opinion has never been a big influence in my life.
Kusura bakma ama insanların fikirleri beni hiç ilgilendirmedi.
uh.. a strange title, essentially what the title meant was that In my opinion we needed to think of source code not just as something that was used in creating our products, but as something that was a product in its own right.
Ah... garip bir isim esasında bu isim, kafamdaki isim, bize gerekli olan, ürünlerimizin yaratıcılığında kullandığımız kaynak kod düşüncesi değildi sadece.
Well, it's just my, uh, expert opinion but I'd say right below us- - in the basement... the laundry room.
Alt tarafı uzman olarak fikrimi söyleyeceğim ama tam altımızda olmalı. Bodrumdaki çamaşır odasında.
I keep trying to have an opinion, But nothing happens in my head.
Düşündüm ama kafamda bir şey oIuşmadı.
but in the end 317
but in order to do that 29
but in my defense 43
but instead 336
but in a good way 48
but in the meantime 283
but in time 33
but in 118
but interesting 19
but in my experience 31
but in order to do that 29
but in my defense 43
but instead 336
but in a good way 48
but in the meantime 283
but in time 33
but in 118
but interesting 19
but in my experience 31