English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ H ] / Here we all are

Here we all are tradutor Turco

1,320 parallel translation
Well, here we all are.
Evet, hep beraberiz.
- here we all are. - Right.
- Pekala..
- And here we all are, four years later.
- Ve şimdi dört yıl sonra tekrar buradayız.
Well, now, here we all are :
Şimdi, işte hepimiz buradayız.
- What are we all doin'here?
- Ne yapıyoruz burada?
Listen, all you people who were here before we invaded, are you willing to cancel your current orders for Sookie's famous blueberry-lemon pancakes,
Bizim işgalimizden önce burada olan insanlar! Şimdiki siparişlerinizi iptal edip Sookie'nin ünlü yabanmersinli ve limonlu kreplerini Belçika waffle'larını yemek ister misiniz?
- Oh, yeah? - Yes. I have here in my hand a schedule of all the activities... we are going to partake in over this week.
Hatta yapacağımız her şeyin programı elimde duruyor.
Maybe we are all alone down here.
Belki bu dünyada sahip olduğumuz tek şey kendimiziz.
We're not all sleeping here, are we?
- Burada uyumayacağız değil mi?
We were told that there are a great many here who believe in freedom for all Jaffa.
Bize burada tüm jaffalar için özgürlüğe inanan pek çok kişi olduğu söylendi.
Here we are at the Arintero home. Where co-host Siobhan Arintero has been all of her young life.
Ev sahibimiz Siobhan Arintero'nun kısa hayatının tamamını geçirdiğini Arinteroların evindeyiz.
Look, we can sit here all night, but you will tell me... who you are and what you're doing here.
Bütün gece burada oturabiliriz ama bana kim olduğunu ve burada ne aradığını söyleyeceksin.
Here are some supervised activities we can all do together.
İşte hep birlikte yapabileceğimiz bazı aktiviteler.
We are all here for the same samurai.
Hepimiz aynı samuray için buradayız.
At least here, we are all safe.
En azından burada hepimiz güvendeyiz.
Well... We are all so thrilled to be here at the Stepford Book Club, I can't tell you.
Bizler burada Stepford Kitap Kulübünde bulunmaktan çok mutluyuz.
All working together. Just like we are here.
Birlikte çalışırlardı, bizim gibi.
We are dealing with a real-life homicide here. So I would appreciate it if you would indulge me... and just stick to the facts... and stop playing these stupid little games, all right?
Bu yüzden beni aydınlatır ve sadece gerçeklerden bahsedersen memnun olurum.
We're all here and we are ready to play.
Hepimiz buradayız ve oynamaya hazırız.
Like I said, we'll deal with the long form later on... but all the overriding points are addressed here.
Uzun vadeli anlaşmaları sonra ayarlarız, ama önemli noktalar burada.
Are we all here?
Herkes burada mı?
All right, here we are.
Pekala, geldik.
Sir, we are all under a lot of strain here, and, of course, we're still mourning the loss of our beloved colleague, Dr. Schiller,
Beyefendi, burada hepimiz büyük bir baskı altındayız ve elbette hala sevgili meslektaşımız Doktor Schiller'ın yasını tutuyoruz.
I want everyone here to know how grateful we are to him... and how proud you all should be.
Herkesin ona ne kadar minnettar olduğumuzu bilmesini... ve herkesin gurur duymasını istiyoruz.
I know that we all are risking our lives here.
Hepimizin hayatını riske attığımızı biliyorum.
Well, we apparently are all gonna get what we wished for because here comes Boobie Miles and this is certainly what the fans came to see.
Anlaşılan hepimizin istediği olacak... çünkü Boobie Miles oyuna giriyor. Taraftarların görmeye geldikleri şey de bu.
We are all gathered here to congratulate the new beginning of groom, Park Sangmin and bride, Suh Boeun...
Hepimiz burada yeni bir başlangıcı kutlamak için toplandık damat, Park Sangmin ve gelin, Suh Boeun'un yeni bir hayata adımları.
And we are all lucky to be here.
Amerikan Futbol Ligi ( NFL ) gibi.
We are all equal in here.
Burada hepimiz eşitiz.
Are we going to stay here all night?
Bütün gece burada mı kalacağız?
The way things are going, we'll all still be here.
Yoksa görünüşe göre o zaman da burada olacağız.
We are all here Really?
Hepimiz bir aradayız, değil mi?
Epidural--why are we all still here?
- Biz hâlâ buradayken, epidural.
I think I can speak for everyone here when we say how impressed we are with all the work you've done for us on the "Justice For All" bill... our re-naming it "Rachel's Law" will help with your constituents back home.
Sanırım buradaki herkes adına şunu söyleyebilirim, "Herkes İçin Adalet" kanun önergesi kampanyası yaptıkların konusunda etkilendiğimiz konusunda. ismini "Rachel'ın Kanunu" olarak değiştirmek seçmenlerini geri kazanmana yardım edebilir.
And- - and here we are 15 years later, and I'm still the same ol'guy and you're dressing all hot and looking all great.
Ve 15 yıl sonra ben hala aynı yaşlı adamım ve sen seksi giyinip harika görünüyorsun.
We are happy people here in New York city trying to find the queen, all right?
Biz mutlu New York'lular kızı bulmaya çalışıyoruz, tamam mı?
- Are we all clear here?
- Burası tamamen temiz mi?
I'm grooming you So you two are gonna draw some lines and we're all gonna leave here happy
Seni hazırlıyorum. İkiniz çizgilerinizi çekin de hepimiz buradan mutlu ayrılalım.
We are all here for one purpose - to honor the will of our gods.
Biz tamamen tek bir nedenden dolayı buradayız, o da tanrıların isteğini yerine getirmek.
I can't tell you how happy we all are to have you here.
Bu görevi üstlenmenize ne kadar mutlu olduğumuzu anlatamam.
But why do I get the feeling we'll come here one morning... and all the corpses are gonna be dressed up for an imaginary tea party?
Ama neden bir sabah buraya geldiğimizde, tüm cesetler hayali çay partisi için giyinecekler gibi hissediyorum?
I didn't start this day thinking we'd all be sitting bare-ass naked, but here we are.
Ama bak işte buradayız.
Here we are a fucking year later, everybody forgot about the shit... you go running your mouth about nothing at all?
Üzerinden bir sene geçmiş, herkes bu şeyi unutmuşken sense gidip gereksiz şeylerle ilgili konuşuyorsun.
In grief, we are all sisters here... and this house is our refuge.
Burada hepimiz kardeşiz ve bu ev bizim sığınağımız.
he had cash, not piles of it we are prepared to lend you some money as covered by this other piece of paper and we also can set up a Iittle store here, ifyou like after all, it's a Iong way to town
O adamda nakit para vardı. Çok fazla değildi gerçi, ama vardı. Diğer belgede belirtildiği şekilde, size borç para vermeye hazırız ve siz de isterseniz, burada bir mağaza açabiliriz.
The challenge of victory is close to all our hearts, this is why all we are here.
Mücadeleci rakiplerimiz hepimizi çok zorladılar burda olmak korkunç birşey
Y'all, here we are.
Buradayız.
It is yucky down here, which is why we are repainting all these lobbies this summer. And I think they're replacing all the doors, if I'm not mistaken.
Aşağı kat biraz iğrenç, bu yüzden yazın burayı tekrardan boyayacağız ve bütün kapıları değiştiriyorlar.
Dearly beloved, we are gathered here together in the sight of God and in the face of this congregation to join together this man and this woman in holy matrimony, which is an honourable estate instituted of God in the time of man's innocence... .. and commended of St Paul..... to be honoured among all men.
Sevgili konuklar, bugün burada bu kadını ve bu adamı Tanrı'nın huzurunda ve bu topluluğun önünde kutsal evlilik bağıyla ki bu kutsal bağ, Tanrı'nın mülkiyetinde olup insanlar arasında saygın olmak adına Aziz Paul tarafından öngörülmüştür.
Well, we are all registered psychics here.
Hepimiz ruhsatlı medyumlarız. Selam Tiff.
We are all friends of Caesar here.
Hepimiz Sezar'ın dostlarıyız.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]