I feel sick tradutor Turco
797 parallel translation
I feel sick! Fastidious, eh?
Nazlı şey!
I feel sick.
Kötü oluyorum.
- I feel sick.
- Kendimi hasta hissediyorum.
I feel sick...
Midem bulanıyor.
I feel sick over it.
Kendimi çok kötü hissediyorum.
Come on. - I feel sick.
- Kendimi rahatsız hissediyorum.
I feel sick.
Hem de çok hastayım.
- I feel sick.
- Midem bulanıyor.
I feel sick whenever I drink a few cups of sake.
Ne zaman hatır uğruna içsem hasta hissediyorum.
I feel sick.
Kötü hissediyorum.
I feel sick and frightened. You're tired.
- Hasta ve korkmuş hissediyorum
And I feel sick about it.
ve bu beni rahatsız ediyor.
- Maggie, I feel sick.
- Maggie, kendimi kötü hissediyorum.
- I feel sick.
- Hastayım. Bitkinim.
Man, I feel sick.
Kendimi hasta hissediyorum.
I'll come home early if I feel sick.
Hasta olursam eve erken döneceğim.
- Russell, I feel sick.
- Ben hastayım, Russell.
But I feel sick... when I'm left alone.
Ama yalnız bırakıldığım zaman kendimi hasta hissediyorum.
I think I feel sick.
Fena oluyorum.
I feel sick. They say you have to keep talking, that if you fall asleep you die.
Uyumamak için durmadan konuşman söylenir.
It isn't exactly that I feel sick, just... kind of numb... and I can't make a fist.
Hasta hissetmiyorum, yalnız biraz uyuşmuş. Ve yumruk yapamıyorum.
Dick, I feel sick again.
Dick, yine midem bulanıyor.
Gus, I feel sick.
Gus, kendimi hasta hissediyorum.
I feel sick.
Kusacak gibiyim.
- I feel sick!
- Midem bulanıyor!
I feel sick!
Midem bulanıyor!
I'm that sick of waiting, I could stamp on a litter of wildcats and never feel a scratch.
Öylesine bıktım ki, yaban kedileri ayağımı paralasa hissetmem.
No, I just feel a bit sick.
Hayır, biraz hasta hissediyorum.
I feel kind of sick.
Kendimi kötü hissediyorum.
I wonder if you'd feel so sick now, Kathy, if you had nailed him.
Acaba onu çivileseydin, şimdi kendini bu kadar kötü hisseder miydin, Kathy.
And if I just sit by and... feel sick, then I'm not a fit wife for him.
Ve böyle oturup, kendimi kötü hissedersem, o zaman ona uygun bir eş olamam.
- I feel the same. - Aren't you sick... of being with these people all the time?
- Sürekli bu insanlarla birlikte olmak seni hasta etmiyor mu?
Oh, I feel terribly sick.
Çok sağlıklı görünüyorsun.
If the kid is sick, I feel the pain, too.
Çocukları hastaysa, onlar da acı hisseder.
- I feel sick.
- Karnın mı ağrıyor?
God, I feel so sick!
Tanrım, çok hastayım.
You can't deny it... but I feel lonely and sick.
Bunun aksini söyleyemezsin... fakat kendimi yanlız ve hasta hissediyorum.
I don't feel that the whole world is sick any longer.
Artık bütün dünya hastaymış gibi hissetmiyorum.
I feel so sick, Molly. I...
Çok fenayım, Molly.
You think I'm sick? You'll feel better soon as you start marching'.
Yürümeye başladığında daha iyi hissedecekin.
I feel lonely, and I feel tired and I'm sick of plans for the future.
Kendimi yalnız ve yorgun hissediyorum. Gelecek ile ilgili planlarından da sıkıldım artık.
I feel so damn sick and dirty, I can't stand it anymore!
Kendimi hasta ve kirli hissediyorum, Dayanamıyorum buna!
I pretended to feel sick,
Sonra aklıma bir fikir geldi.
I really did feel sick.
- Yine mi?
I don't feel sick.
Hasta hissetmiyorum.
It was me of course. I'd feel just sick with guilt.
Suçluluk duygusundan kıvranırdım.
- I feel kind of sick and dizzy.
- Hasta gibiyim, başım dönüyor.
- I feel so sick, Ole Pa!
- Kendimi çok kötü hissediyorum, Ole Pa.
I don't want to interfere, but... I feel very sick. I think I'm going to faint...
Karışmak istemem ama kan kaybediyorum.
That's how you feel? That I'm sick and disgusting?
- Benim hasta ve iğrenç olduğumu düşünüyorsun demek!
I feel a bit sick.
Kendimi pek iyi hissetmiyorum.
i feel nothing 63
i feel you 138
i feel your pain 36
i feel like dancing 23
i feel like shit 51
i feel fantastic 19
i feel the same way 123
i feel bad 209
i feel sorry for you 124
i feel like crap 25
i feel you 138
i feel your pain 36
i feel like dancing 23
i feel like shit 51
i feel fantastic 19
i feel the same way 123
i feel bad 209
i feel sorry for you 124
i feel like crap 25