Make love to me tradutor Turco
724 parallel translation
I had to know how a man who wasn't Yaman would make love to me.
Yaman dışında birini sevebilir miyim öğrenmem gerekiyordu.
When I let you make love to me yesterday, I didn't tell you something.
Dün benimle sevişmene müsaade ederken, sana bir şey anlatmamıştım.
Don't make love to me, Arnold.
Bana kur yapma Arnold.
Not forgetting the difference between us... and not wanting you to make love to me, but -
Aramızdaki farkı unutmuş... ya da beni sevmeni istiyor değilim ama...
He tried to make love to me, and I shot him.
Benimle sevişmeye çalıştı ve onu vurdum.
You could make love to me and...
Benle sevişirdin ve...
First you make love to me. Now you tell me you will ruin me.
Önce benimle seviştin, şimdi de beni mahvedeceğini söylüyorsun.
- You want to make love to me?
- Benimle sevişmek istiyor musun?
But you can make love to me, you can say -
Ama benimle aşk yaşayabiliyorsun. Diyebiliyorsun ki...
If I thought you'd never make love to me again I'd find the longest, sharpest knife and stick it straight into my heart.
Eğer bir daha... benimle sevişmeyeceğine inansaydım... bulabildiğim en uzun ve keskin bıçağı kalbime saplardım.
Make love to me.
Sev beni.
Oh, James, James, will you make love to me all the time in England?
Oh, James, James, İngiltere'de de benimle hep sevişecek misin?
Miss Western, will you believe me when I tell you that he has the audacity to make love to me?
Bayan Western, inanır mısınız ki o adam bana sevişme teklif etti.
Make love to me.
Seviş benimle.
Not to want you to make love to me and not forgetting the difference between us, but more friendly like.
Aşkını istemek anlamında değil... aramızdaki farkı da unutmuyorum ama... daha dostane bir şey.
When you make love to me, for example, is it theatre for you?
Örneğin benimle seviştiğin zaman, senin için bu sinema mı?
Oh, Victor. I can't let you make love to me with a person in the closet.
Victor, dolabın içinde bir insan varken sevişemem.
You shall make love to me.
Benimle sevişeceksin.
You used to make love to me...
Benimle sevişirdin...
I took off my clothes and asked him to make love to me.
Soyundum ve benimle sevişmesini istedim.
Make love to me, sweetie!
- Seviştiniz? Benimle seviş.
Are you going to make love to me or not?
Sevişecek misin, sevişmeyecek misin?
I love you, and someday I'm going to make you love me.
Seni seviyorum ve bir gün beni sevmeni sağlayacağım.
What've you done to make me love you?
Sizi sevmem için ne yaptınız ki?
Why do you want to make me love you?
Niye kendinizi bana sevdirmeye çalışıyorsunuz?
And, upon my knees, I charm you by my once-commended beauty, by all your vows of love and that great vow which did incorporate and make us one, that you unfold to me, yourself, your half, why you are heavy,
Diz çöküp yalvarırım sana, bir zamanlar övdüğün güzelliğim bana ettiğin aşk yeminleri adına, bizi bağlayan, birleştiren söz adına. Açıl bana, kendine, kendinin yarısına. Neden düşüncelisin bu kadar?
Someone to love, to love me, to make me safe
Sevebileceğim, beni sevecek birinin güvenliğine.
The one you'll sing to make me say I love you
Bir şarkı söyleyeceksin sen de Seni seviyorum diyeceğim ben de.
It's true, I thought that in a way, you didn't love him any more, so so I'd have done anything to make you love me.
Bu doğru, düşündüm ki eğer bir şekilde, onu artık sevmeyecek olsaydın beni sevmen için her şeyi yapardım.
And always remember that I don't want to make you unhappy, because you love me.
Senin mutsuz olmanı hiç istemediğimi unutma.
If I could make it up, like he'd never come between us, if I could prove to you I wasn't scheming to steal anything, so everything would be the same between us, if I could do it, you'd love me again, wouldn't you?
O hiç aramıza girmemiş gibi her şeyi telafi edebilirsem, bir şeyler çalmak için tezgah kurmadığımı sana kanıtlarsam, aramızdaki her şeyin eskisi gibi olması için bunu yaparsam beni yeniden seversin, değil mi?
Oh, you're in love with me and you want to drag me into a life that will make me suffer!
Bana aşıksın ama beni acı verecek bir hayata sürüklemek istiyorsun!
I'll try to make you love me, and I hope you will.
Beni sevmeni sağlamaya çalışacağım. Umarım seversin.
You're dying to make love with me because you can't find anyone who'd come under your sheets.
Benimle sevişmek için can atıyorsun, çünkü yatacak kimseyi bulamıyorsun.
Can you make me somebody who it is good to love?
Aşık olunabilecek kadar iyi biri yapabilir misin beni?
You think by threatening to kill my child... you'll make me love you?
Çocuğumu öldürmekle tehdit ederek... seni sevmemi sağlayabileceğini mi sanıyorsun?
I'd trade all of my knowledge to know how to make a woman love me.
Tüm bilgimi feda ederim, eğer bir kadını kendime aşık ettirebilirsem.
So you want to make me believe you are in love with that wreck.
Demek o harabeye aşık olduğuna inanmamı istiyorsun.
Make love to my wife and doesn't even talk to me!
Karımla aşk yaşadın ve benimle konuşmadın bile.
- You don't understand. I don't want anybody to make love to her, except me.
Benden başka kimsenin onunla sevişmesini istemiyorum.
To make love in your house doesn't excite me at all, I assure you.
Nasıl istersen.
If we're not going to make love, why do you need to give me it?
Eğer sevişmeyeceksek bana neden para vermeyi gerekli görüyorsun ki?
You don't want me to make love to you.
Seninle sevişmemi istemiyor musun?
My God! When I think of the things I've done to try to make you love me.
Aman Tanrım, yaptıklarımı düşününce...
The only place that she let me make love to her was outdoors in a car.
Onunla sadece dışarıda, arabasında sevişmeme izin veriyordu.
I wanted you to make love with me.
Benimle sevişmeni istedim.
You could let me make love to you.
Sizinle sevişmeme izin verebilirsiniz.
Tell me, my fine, feathered friend, what do you think of when you make love to Barbarella?
Söyle bana, sevgili tüylü arkadaşım, ne düşünüyorsun Barbarella ile sevişirken?
- Could you make love to me?
- Bob, benimle sevişir misin?
And don't tell me that you couldn't possibly make love to Carol.
Sen de Carol'la sevişemezmişsin gibi konuşma şimdi.
Me make love to her?
Ben ona aşk yapmak?
make love 46
to meet you 22
to me 1767
to mexico 17
to meet 21
make your move 45
make it happen 119
make some noise 52
make a wish 235
make it rain 28
to meet you 22
to me 1767
to mexico 17
to meet 21
make your move 45
make it happen 119
make some noise 52
make a wish 235
make it rain 28
make sense 40
make it count 38
make a difference 25
make it last 17
make me proud 45
make it work 61
make it up 16
make your choice 53
make me happy 23
make it two 94
make it count 38
make a difference 25
make it last 17
make me proud 45
make it work 61
make it up 16
make your choice 53
make me happy 23
make it two 94
make me 142
make a statement 17
make a decision 55
make a hole 97
make it stop 329
make it 257
make it better 21
make it look good 18
make it so 49
make it right 27
make a statement 17
make a decision 55
make a hole 97
make it stop 329
make it 257
make it better 21
make it look good 18
make it so 49
make it right 27