English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ P ] / Pull it up

Pull it up tradutor Turco

673 parallel translation
Pull it up slowly.
Yavaşça yukarı çekin.
Pull it up on this side.
Biraz kaldır.
But just as I was going to pull it up, it sank deep below me.
Ama ben onu çekmeye çalıştıkta ayaklarım daha çok yere battı.
Pull it up!
Yukarı al!
- Pull it up!
- Yukarı al!
All right. Pull it up.
Pekâlâ, kaldırın.
- Pull it up.
- Yukarı çek.
Pull it up.
Yukarı doğru çek.
Would you be kind enough to pull it up?
Rica etsem bir miktar yukarı çeker misiniz?
Pull it up!
Dümeni yukarı kaldırın.
Uh... Pull it up and reel him in. Good.
Uh... yukarı çek ve içeri sar, iyi.
Pull it up!
Beni yukarı çekin.
If you want to help her, pull it up!
Ona yardım etmek istiyorsanız, beni yukarı çekin.
Pull it up!
Çek onu!
Pull it up.
Louis-Philippe!
Pull it up.
Dışarı çıkın.
Pull it up!
Yukarı çek!
Pull it up.
Yukarı çek!
Pull it up!
Kaldır!
Pull it up on the rise and help me fetch the water.
Yukarı çek ve suyu taşımama yardım et.
Pull it up, pull it up. Come on.
Yukarı çekin.
Up, up, up. Pull it up.
Haydi Komiser Bey, yukarıya!
Pull it up slow.
Yavaşça çıkın.
Count to five, then pull it up.
Beşe kadar sayıp onu yukarı kaldır.
Pull up, we've got it!
Bulduk onu!
You sit down and pull up your pants and where would it get you?
Siz oturup paçalarınızı yukarı çekin, ne faydası olur?
It makes others laugh He can pull off a man's headed like you'd pull up a daikon.
Adamların kafalarını yerden turp söker gibi koparabilir.
Just pull the lever. It'll go up by itself.
Kola bas, kendi kendine gider.
Had to pull up on the road for a couple of hours till it blew over.
Dinene kadar bir-iki saat yol kenarına çekilmek zorunda kaldım.
You know what? We ought to put a limit on our take, agree between us... when we get so much we pull up stakes and beat it.
Biliyor musunuz... kendimize bir sınır koyalım, aramızda anlaşalım... o miktara ulaşınca toparlanıp gidelim.
I gotta pull up and disconnect it.
Sustur. Sustur dedim! Yapamıyorum.
It's a hard pull up them hills.
Arabaları yukarı çıkarmak çok zor.
It can begin in flight, pull up roots, and wither and die.
Uçuşta başlar, kökleri çekince solup, ölür gider.
Pull up on it.
Çekin şunu.
I heard you beat up that poor little boy in the woods... and it took all three of the Fern sisters to pull you off him.
Ormanda zavallı çocuğu dövmüşsün üç Fern kardeş elinden zor almış.
I sure would appreciate it if you'd get up there and make these horses pull.
Buraya gelip atları iterseniz size minnettar kalırım.
It's about time to pull up stakes.
Başka yere gitmenin zamanı geldi.
So, I pull myself onto it, heave my guts up...
Başımı baldırımı bota sürükleyip..
When it's done, drive over in your big car,... pull up in front of me, and I'll get in next to you.
İşin bittiğinde arabayla oraya gel. Yolun karşında dur, yanına oturacağım.
Take it down slowly, but pull up the minute you feel anything.
Yavaşça alçal. Ancak bir şey hissettiğin anda tekrar yüksel.
Pull it in up here.
İtin şunu.
It can't be the police because if they were, they'd pull up beside us and write a ticket.
Polis olamaz, çünkü öyle olsaydı kenara çekip bize ceza yazardı.
Okay, pull up. That's it.
Tamam, yukarı çek. budur.
Quickly, pull it up.
Bu, Bay Fourchaume! Çabuk, yukarı çekin.
It's up to everyone to pull together.
Birlik beraberliği korumak size kalmış.
Scotty, Spock, before it changes its mind. Get to Engineering, pull out every hook-up that makes M-5 run.
Scotty, Spock - o fikrini değiştirmeden, onu çalıştıran bağlantıları kesin.
Think we just pull up and take it.
Tereyağından kıl çeker gibi.
In a situation where you want to fire two shots rapid-fire pull the hammer back fire the first single action and follow it up
Peş peşe iki kere ateş etmek istediğinizde horozu çekin kurma horozlu ilk atışı yapın ve tekrar edin
If you pull that thing on me one more time, you better be prepared to use it or I'm gonna shove it up to your ass!
Beni bir kez daha o şeyi çekerseniz, Daha iyi kullanmak için hazırlıklı olun veya Ben kıçını o kadar kıpırdamak edeceğim!
It might pull you up into the blades.
Seni pervanelere çekebilir.
It's all made in the U.S. Of A. Pull up a sofa.
Hepsi USA. malı. Altına bir kanepe çek.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]