Trying to help tradutor Turco
6,376 parallel translation
~ He's trying to help us.
- Yardım etmeye çalışıyor.
I'm trying to help him.
Ona yardım etmeye çalışıyorum.
I'm trying to help.
Yardım etmeye çalışıyorum.
She was trying to help Matt.
Matt'a yardım etmeye çalışıyordu.
I'm always trying to help you.
Sana hep yardımcı olmaya çalışıyorum.
- It's okay. I'm just trying to help.
- Sakin ol, yardım etmeye çalışıyorum.
Well, she was concerned with the Doctor's treatments, perhaps she was just trying to help.
Doktorun tedavisinden emin olmadığı için yardım etmeye çalışıyor olabilir.
I'm trying to help you here.
Burada sana yardım etmeye çalışıyorum.
I was just trying to help the poor girl.
Ben sadece zavallı kıza yardım etmek istedim.
I'm just trying to help him and get some information.
Sadece ona yardım etmeye ve bilgi almaya çalışıyorum.
I was just trying to help.
Sadece yardım etmeye çalışıyordum.
I think it means someone's trying to help us.
Sanırım birileri bize yardım etmeye çalışıyor.
Hey, look, I'm only trying to help, okay?
Bakın, sadece yardım etmeye çalışıyorum, tamam mı?
I know you trying to help me out, Niedermayer, but it's not working.
Bana yardım etmeye çalıştığını biliyorum, Niedermayer, fakat böyle olmuyor.
She's only trying to help.
O sadece yardım etmeye çalışıyor.
I'm only trying to help you!
Sadece sana yardım etmeye çalışıyorum!
We are trying to help you.
Sana yardım etmeye çalışıyoruz.
- We're trying to help you here, D'av.
- Sana yardım etmeye çalışıyoruz, D'av.
I'm just trying to help.
Sadece yardım etmeye çalışıyorum.
WELL, I AM SO TIRED OF TRYING TO HELP YOU.
Sana yardım etmeye çalışmaktan bıktım artık.
I'm just trying to help you prioritize your investigation.
Soruşturma önceliğinizde yardımcı olmaya çalışıyorum sadece.
He's just trying to help.
Sadece yardım etmek istiyor.
Nik, she's trying to help.
Nik, yardım etmeye çalışıyor.
I'm not condoning Klaus'actions. I'm trying to help you.
Klaus'un yaptıklarını hoş görmüyorum yalnızca sana yardım etmeye çalışıyorum.
- Roman, I'm trying to help you. - I know.
- Roman, sana yardımcı olmaya çalışıyorum.
People are trying to help him.
Herkes ona yardım etmeye çalışıyor.
- Look, I am trying to help you,
- Sana yardım etmeye çalışıyorum.
I was just trying to help my friend.
Sadece arkadaşıma yardım etmeye çalışıyordum.
Because I spent my whole life trying to help my mom who has the same disease and there's no help for it.
Çünkü daha önce hayatým boyunca anneme yardým etmeye çalýþtým. Ayný hastalýk onda da var. Yardým etmek mümkün deðil.
I am trying to help you.
- Sana yardım etmeye çalışıyorum.
We were trying to help you.
Sana yardım etmeye çalışıyorduk.
I was just trying to help.
Sadece yardım etmeye çalışıyorum.
I'm your father. I'm trying to help you.
Ben senin babanım.Sana yardım etmeye çalışıyorum.
We're only trying to help you.
Sadece sana yardım etmeye çalışıyoruz.
I was trying to help out with the case.
- Yardım etmeye çalışıyordum.
We're just trying to help you fit in.
Sadece uyum sağlamana yardımcı olmaya çalışıyoruz.
I was just trying to help out.
Sadece yardım etmeye çalışıyordum.
I know that you're upset, but I'm just, I'm trying to help here.
Kızgın olduğunu biliyorum ama ben burada yardımcı olmaya çalışıyorum.
She's probably trying to help him without getting us involved.
Muhtemelen bizi dahil etmeden ona yardım etmeye çalışıyor.
Trying to help them move on and get their lives back on track.
Devam etmelerine ve hayatlarını tekrar yoluna koymalarına yardım ediyordum.
I was trying to help them out.
Ben onlara yardım etmeye çalışıyordum.
I'm trying to help you.
Sana yardım etmeye çalışıyorum burada.
Yesterday, you were trying to help.
Dün yardım etmeye çalışıyordun.
I told you, Leo, I'm only trying to help.
Sana söyledim Leo, yardım etmeye çalışıyorum sadece.
My friend, she was just trying to help.
Arkadaşım. O sadece yardım etmeye çalışıyordu.
You've been trying to help, but I'm holding you back.
Yardım etmeye çalışıyorsunuz ama size de zarar veriyorum.
I just want to know if you have any information that might help daddy... anything about what your friend Drill might have been trying to do over there.
Sadece eğer babana yardım edebilecek... bir bilgin varsa öğrenmek istiyorum... Arkadaşın Drill'in orada yapmaya çalıştığı şey hakkında.
Just trying to build a solid defense, and the connection between Mr. Healy and the man that came to our offices might just help prove his innocence.
Düzgün bir savunma hazırlamak istiyorum. Hem Bay Healy ile büromuza gelen adam arasındaki bağlantı masumiyetini ispatlamaya yardımcı olabilir.
He was trying to get help.
Yardim cagirmaya calisiyormuş.
I know you're just trying to help.
Sadece yardım etmeye çalıştığını biliyorum.
This drone could help us escape, but I'm trying not to think about how hungry I am right now.
- Bu drone kaçmamıza yardım edebilir ama açlığımı aklıma getirmemekle çok meşgul oluyorum. - Ben de.
trying to 71
trying to escape 20
trying to make it home 18
to help me 30
to help 59
to help people 28
to help you 75
to help us 16
help 8877
help me 6892
trying to escape 20
trying to make it home 18
to help me 30
to help 59
to help people 28
to help you 75
to help us 16
help 8877
help me 6892
helping 62
helped 17
helpless 96
helpful 64
help yourself 675
help me please 29
help me understand 34
help is on the way 77
help wanted 20
help you with what 18
helped 17
helpless 96
helpful 64
help yourself 675
help me please 29
help me understand 34
help is on the way 77
help wanted 20
help you with what 18
help me with this 60
help her 180
help me out 369
help me out here 204
help a brother out 20
help people 28
help us 749
help him 346
help yourselves 81
helping me 31
help her 180
help me out 369
help me out here 204
help a brother out 20
help people 28
help us 749
help him 346
help yourselves 81
helping me 31