Warts and all tradutor Turco
71 parallel translation
The only person to whom I can show myself, warts and all.
Kendimi gösterebildiğim tek insansın, tüm kirli çamaşırlarımı, her şeyimi.
"You are the only person" "to whom I can show myself, warts and all."
"Kendimi gösterebildiğim tek insansın tüm kirli çamaşırlarımı, her şeyimi..."
Ah, Liszt- - warts and all.
Ah, Liszt- - hiç olumsız yanlarını saklamadan.
You're more that man today than you ever were... warts and all.
Hayatin boyunca oldugundan daha iyiydin bugün... olagan üstü.
Warts and all.
İyi ve kötü taraflarıyla.
Warts and all.
Siğiller ve tüm.
It's good to be back. Warts and all.
Geri olmak iyidir Siğiller ve tüm.
Warts and all.
İyi kötü her şeyinle.
You know all about me, warts and all.
Benimle ilgili her şeyi biliyorsun.
I Love Karl, Warts And All. Am I Really Ready To Say Goodbye To The Life I've Known For The Last 12 Years?
Ne olursa olsun Karl'ı seviyorum ve herşeye rağmen 12 yıldır birlikte olduğum adamdan ayrılmaya hazır mıyım?
If we see each other warts and all, and still like each other that's a real connection.
Birbirimizi her şeyimizle olduğu gibi görebiliyor ve hâlâ seviyorsak zaten bir bağ oluşmuş demektir.
this is old-world black magic, dean, i mean, warts and all.
Bu eski dünyadan bir kara büyü Dean. Yani en kötüsü.
damaged and restless... yearning... warts and all.
Yarali, huzursuz, özlem çeken... Tüm yönlerinle.
'Cause I fell in love with him, warts and all.
Çünkü ona aşıktım, onu olduğu gibi kabullenmiştim.
A soul that would accept me warts and all. Ha, ha.
Beni, siğillerimi ve tüm bu hâlimi kabul edebilecek bir ruh.
- Warts and all?
- Her şeye rağmen?
- Yeah, warts and all.
- Evet, her şeye rağmen.
There comes a point when you realize, truth is this : Being grown up is simply knowing who you are and having the courage to be that person, warts and all.
Günü gelir büyümenin basit bir şekilde, kim olduğunuzu bilmek ve olumsuz tarafları saklamadan o kişi olma cesaretini göstermek olduğu gerçekliğini kavrarsınız.
- Warts and all?
- Siğillerimle mi?
- Warts and all.
- Siğillerinle.
He told Max that true friendship is seen through the heart, not through the eyes, and that it was time he wrote to Mary to reveal his true self, warts and all.
Max'a, gerçek arkadaşlığın gözlerden değil kalpten anlaşılabileceğini söylemişti ve şimdi Mary'ye kendiyle ilgili gerçekleri yazmasının zamanıydı. Hem de tüm ayrıntılarıyla.
He said I would have to accept myself, my warts and all, and that we don't get to choose our warts.
Dediğine göre kendimi ve kendi detaylarımızı seçemeyeceğimizi kabullenmem gerekiyormuş, hem de her şeyimle.
We'll get to know each other, warts and all.
Önce siğillerinden her şeyine kadar birbirimizi tanıyacağız.
I want to help them love themselves for who they are, warts and all- -
Kendilerini sevmelerine yardım etmeliyiz iyisiyle de kötüsüyle de...
Your family knows you, warts and all ;
Aileniz sizi seviyor, günahınızla, sevabınızla.
Warts and all.
Bütün yanlarıyla.
This is gonna tell the real story, the real story of Las Vegas and organized crime, warts and all.
Burası size Las Vegas ve organize suçların gerçek hikâyesini tüm ayrıntılarıyla anlatacak.
In the days before wizards and hobbits, the Dogma films showed human nature, warts and all.
Dogma filmleri, insan doğasındaki yumruları gösterdi.
I want you to see me, warts and all, and yeah I'm going to a strip club...
Bak.. İyisin.. Beni görmeni istiyorum, siğiller ve hepsi, ve evet striptiz klübüne gidiyorum..
But look, whether it's this girl or the next girl, you need to find someone that accepts the whole you, warts and all.
Ama bak, bu kız olsun veya bundan sonraki kız olsun... seni her şeyin ile, tüm olumsuz yanların ile kabul edecek birine ihtiyacın var.
I simply set the stage and you came blustering in, warts and all.
Ben sahneyi senin için hazırladım ve sende açık açık buna düştün.
Now we know that we like each other, warts and all.
Ama şimdi birbirimizi seviyoruz. Kötü yönlerimizle ve iyi yönlerimizle...
Yeah, warts and all.
Evet, kötü yönlerimizle ve iyi yönlerimizle...
Yeah, I mean, warts and all, right?
Kötü yönleriyle ve iyi yönleriyle, değil mi?
Warts and all.
Kötü yönlerimizle ve iyi yönlerimizle...
His father just dumped this into his lap, warts and all, and John Ross is just trying to make the best of it.
Babası tüm yükü ona yükledi, hem de bütün ayrıntılarıyla ve John Ross da elinden geleni yapıyor.
Maybe history just needs to be the truth, warts and all.
Belki de tarihin tüm bu gerçeklere, siğillere ve diğer şeylere ihtiyacı vardır.
Oh, because she-she got me, you know, warts and all.
Çünkü beni her şeyimle, olduğum gibi kabul ediyor.
So tell me all about yourself, warts and all.
Yani tüm kendiniz, siğiller ve tüm bahset.
Even if he doesn't, maybe there are other people who love Ray, warts and all, very much.
- Değişmese bile belki de Ray'i artılarıyla eksileriyle çok seven insanlar vardır.
This is your dear old dad, warts and all.
İşte, gizlisi saklısı olmadan sevgili baban böyle biri.
And I thought I did, warts and all, and then I did this.
Sanırım sonunda her şeyi kabul edip bu suçu işledim.
Know thyself, and... and I thought I did, warts and all.
Kişi kendini bilecek ve sanırım ben de artık her şeyi kabul ettim.
And she has warts like all over her toes.
Ve ayaklarının her yerinde siğilleri var.
And I do use condoms, and I got my HPV vaccination last year, so we don't have to talk about all the diseases, you know, warts, herpes, chlamydia -
Prezervatif de kullandık ve geçen yıl HPV aşımı da yaptırdım. Yani siğil, uçuk ya da bel soğukluğu gibi hastalıklardan da bahsetmemize gerek yok.
We're gonna need total honesty from you, warts and all.
İşin pis tarafları dahil.
Warts and farts and all.
Siğil olsun osuruk olsun hiç fark etmez.
This has to be a warts-and-all story, Walt.
Bunun detaylı bir hikâye olması gerek Walt.
And all its warts, alright?
Her şey çok güzel, di mi?
I want us to be able to be who we really are and accept each other, warts and all.
... siğillerle filan kabul etmek istiyorum.
It's great to be me, warts and farts and all.
Aslında ben olmak güzel, siğiller ve osuruklar, hepsi bu.
and all the time 27
and all 124
and all that stuff 21
and all this time 50
and all of a sudden 204
and all that 128
and all the while 36
and all of you 28
and all because of you 16
and all that jazz 24
and all 124
and all that stuff 21
and all this time 50
and all of a sudden 204
and all that 128
and all the while 36
and all of you 28
and all because of you 16
and all that jazz 24
and all of this 18
and all this 26
all right 154529
alla 16
allo 105
allons 38
allah 58
allez 130
allen 543
ally 996
and all this 26
all right 154529
alla 16
allo 105
allons 38
allah 58
allez 130
allen 543
ally 996
allie 240
allison 744
allies 24
alley 49
allow 21
allowed 24
allan 201
alligator 57
ally mcbeal 31
all you need is love 37
allison 744
allies 24
alley 49
allow 21
allowed 24
allan 201
alligator 57
ally mcbeal 31
all you need is love 37
all the world's a stage 17
allanon 32
allahu akbar 114
all alone 307
all done 358
all rise 341
all right then 461
allergic 17
all this time 373
all day 380
allanon 32
allahu akbar 114
all alone 307
all done 358
all rise 341
all right then 461
allergic 17
all this time 373
all day 380