English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ Y ] / You run away

You run away tradutor Turco

2,890 parallel translation
Why the fuck did you run away?
Ne halt etmeye kaçtın?
Then why the fuck did you run away?
O halde ne demeye kaçtın?
Why did you run away?
Neden kaçtın?
How many times have you run away and were beaten black and blue?
Kaç kere kaçtın sonrasında dayak yiyerek geri döndün?
Will you run away?
Kaçacak mısın?
Have you run away to another cell to cry, and so?
Ağlamak için hücrene kaçtın, öyle mi?
When you run away, you lose.
Kacarsan, kaybedersin. Ve kazanan sen oldun.
- Violet, if you run away again- -
Violet, tekrardan kaçıp gitmek istiyorsan...
'The truth is, I'll stay in Downton until you want to run away with me.'
"Gerçek şu ki, benimle kaçmak isteyene kadar Downton'da kalacağım."
Don't run away you girl lf you agonize me.
Benden kaçma kızım. Bana ıstırap mı çektiriyorsun.
Don't run away you girl.
Benden kaçma kızım.
Did you try to run away from Chennai just so that I wouldn't come to know of this?
Chennai'den bunları ben öğrenmeyim. diye kaçtın?
But you just want to run away all the time.
Ama sen her zaman kaçmak istiyorsun.
Sometimes I think you just run away just so someone will come looking for you.
Ama bazen insan, peşinden biri gelsin diye kaçıyor sanırım.
You can't just run away from your problems- -
- Sorunlarından böylece kaçamazsın...
- I swear, violet, if you run away again- -
- Tekrar?
Why couldn't you and Dorothy just run away in the middle of the night?
Neden gece yarısı Dorothy ve sen kaçıvermediniz?
Travis, I know that you asked a girl to marry you, and she said no, and that just really sucks, but you can't run away from your life.
Ama şimdilik sende kalalım. Travis bir kıza evlenme teklifi edip, hayır cevabı aldığını biliyorum ve bu gerçekten çok kötü bir şey ama hayatından kaçamazsın.
Ryan, you can't run away from your problems.
Ryan, sorunlarından kaçamazsın.
Do you remember when you bunked off that conference in Leeds, and you said,'Wouldn't it be great to run away to a Greek island and live in a white house?
Hatırlıyor musun? Leeds'teki o konferansı kırdığında bir Yunan adasına kaçıp mavi panjurları olan beyaz bir evde yaşamanın harika olacağını söylemiştin. Evet, öylesine söylemiştim.
You wanted to run away?
Kaçmak mı istoyrsun?
Well, now, you can't run away this time.
Bu sefer kaçamazsın.
I can attest. By the way, you can loosen your grip. They're not going to run away.
Bu arada biraz yavaş tutabilirsin, bir yere kaçtıkları yok.
You thought you could run away?
Kaçabileceğini mi sandın?
What was it you did that made your little girl run away?
Kızını evden kaçırtacak ne yaptın?
It hurt that you tried to run away.
Kaçmaya çalıştığın için canımı acıttın.
- Run away from you?
- Önünde mi?
I mean, you thought that I would run away to Germany and you wouldn't have to see me again, which was a relief,
Almanya'ya kaçacağımı ve beni bir daha görmek zorunda kalmayacağını sanmıştın.
Look, I know it's tough getting back out there, but you don't have to run away.
Yeniden erkeklerle çıkmak zor bir şey biliyorum. Ama kaçmana gerek yok.
So you could go back out on the road, run away, without feeling guilty.
Suçluluk hissetmeden kaçabilecektin.
And then you let her just run away
- Ve sonra da öylece kaçmasına izin verdin.
My plan was to run away after fIeecing you,
Planım seni de dolandırıp kaçmaktı.
You will run away with it. Aren't you in love with him?
evet oldum!
As my dear father taught me, there is nothing in this world that you cannot run away from.
Sevgili babamın bana öğrettiği gibi, bu dünyada kolay kazanabilecek hiçbir şey yoktur.
That's great, but you can't just run away together.
Bu harika, ama sürekli kaçamazsınız.
You either run away really fast, or you shoot'em in the head.
Ya gerçekten hızlı bir şekilde kaçarsın ya da onları kafalarından vurursun. Bam, bam!
It's not like you to forgive me or run away from a feast.
Beni affetmen ya da bir ziyafetten kaçman sana göre değil.
Sometimes you want to run away
Bazen kaçmak istersin
How would I know if you're just trying to run away?
Kaçmaya çalışmadığını nereden bileyim?
You can't run away from your problems.
Problemlerinden kaçamassın.
He wants you to run away to the island with us. So Neal told you.
Adaya bizimle beraber gelmeni istediği için bizzat söyledi.
I think that your witchy girlfriend's worried that you've run away with your ghostly lover.
Neredesin? Galiba şu cadaloz kız arkadaşın Casper aşkınla kaçıp gitmiş olmandan endişeleniyor.
Maybe not, but you did run away.
Belki. Ama sonuçta buradan kaçmışsın.
Don't you dare try to run away from me.
Benden kaçmaya kalkışma sakın.
Even if you do manage to run away, you won't be able to prove anything.
Buradan kaçsan dahi, hiçbir şey kanıtlayamazsın.
Well, you could have run two ways, kid... away from me or towards me.
İki yöne kaçma ihtimalin vardı. Benden uzağa ya da bana doğru.
He's alive, but you won't believe it, because you can't stand what you are, so you just run away from yourself, and you hate anybody like you, and you hurt anybody who cares for you.
O yaşıyor, buna inanmayacaksın, çünkü olduğun şeye bile tahammülün yok, o yüzden kendinden kaçıyorsun ve senin gibi insanlardan nefret ediyorsun ve seni sevenleri incitiyorsun.
You can't run away without money.
Parasız kaçamazsın.
Run away quickly, are you listening!
Hemen gidin diyorum size!
You can't run away, Tom.
Tom ben uzun koşamam.
This is a big city and it's not cool for you to run away from me.
Burası büyük bir şehir benden kaçman da iyi bir şey değil.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]