English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russo → Turco / [ Н ] / Не вижу причин

Не вижу причин tradutor Turco

280 parallel translation
- Но я не вижу причин менять свое мнение.
- Fikrimi değiştirmek için bir sebep göremiyorum.
А я не вижу причин, чтобы человек нервничал... когда кто-то проверяет данные в его отчете.
Ben de insan niçin biri raporundaki rakamları... kontrol ediyor diye gerilir anlamıyorum.
Я не вижу причин для этого, мистер Смит.
Bunun için bir neden göremiyorum Bay Smith.
Не вижу причин.
Korkmanıza hiç gerek yok.
Я не вижу причин, почему этот договора не может быть выполнен.
Bu sözleşmenin uygulanmasına engel olabilecek bir şey görmedim.
Если его похоронили, то я не вижу причин его откапывать.
Gömüldüyse neden kazıp çıkardınız anlamıyorum.
Я не вижу причин, по которым этот свидетель не может давать показания.
Ben bu tanığın ifade vermemesi için hiçbir geçerli sebep göremiyorum.
Я не вижу причин для прощения.
Sana bir mazeret sürmem gerekmiyor.
Потому что это так складывалось целыми тысячелетиями, а я не вижу причин что-либо менять.
Çünkü binlerce yıldır böyle ve değiştirmek için bir sebep görmüyorum.
Хорошо. Не вижу причин скрывать это.
Şey, artık gizlemek için bir neden görmüyoruz.
Не вижу причин для оскорблений, сэр.
Hakaret etmenize gerek yok.
Во-вторых, не вижу причин отказываться от такого приданого.
Büyük bir çeyizi varsa, bu bozuşma sebebi olmamalı.
Так же, как и скрипка горностая. Но я не вижу причин обзаводиться ею.
Değerli bir keman da öyledir, ancak ona sahip olmanın avantajını göremiyorum.
Не вижу причин, почему вы говорите о себе во множественном числе.
Kendinden çoğul olarak bahsetmen için bir neden yok.
Лично меня вы немного шокируете, но я не вижу причин быть большим католиком, чем папа римский.
Beni biraz huzursuz ederdi fakat Papa'dan daha Katolik olmaya ne gerek var.
Я не вижу причин.
Sebep yok.
Не вижу причин бросать тренировки.
Gitmemem için bir sebep yok.
- Не вижу причин для этого.
Kavga etmemiz için herhangi bir sebep göremiyorum.
Но не вижу причин беспокоиться :
Ama paniğe gerek yok.
Я только что потерпел неудачу на любовном фронте и не вижу причин, почему остальные должны хорошо провести время.
Mutsuz bir ilişkiden çıktım, bu yüzden kimsenin güzel vakit geçirmesini istemiyorum.
Не вижу причин для неприятностей.
Belâ için bir neden yok.
Не вижу причин продолжать это.
Bunu sürdürmek için bir neden yok.
Я не вижу причин утверждать, что Майкл Ситтен погиб.
Bence Michael Seaton'ın öldüğünü düşünmemiz için henüz bir sebep yok.
Чтож, Джим! Не вижу причин которые могли бы помешать вам прожить ещё лет 20-30...!
"Pekala Jim, bir sebebi yok ama bir 20-30 yıl daha yaşamamalısın"
Не вижу причин продолжать с тобой дела.
Seninle iş yapmam için... bir tek haklı neden göster.
- Не вижу причин против.
— Aksi için bir sebep var mı?
Я не вижу причин, по которым я не могу полететь.
Bar kapalı. Seninle gelmemem için bir sebep yok.
Не вижу причин для задержки.
Oyalanmaya gerek yok.
Не вижу причин не отдать тебе их по той же цене. Любой друг Баффи...
Aynı fiyattan sana vermemem için bir neden göremiyorum.
Мы не можем совсем игнорировать ее интуицию, но я не вижу причин менять наши планы.
Onun sezgilerini hiçe sayamayız, ama planımızı değiştirmek için bir neden göremiyorum.
- Не вижу причин, почему.
- Neden olmasın?
Не вижу причин, чтобы отменять наш обед.
Yemek planını iptal etmek için bir neden yok.
Я не вижу причин.
- Nedenini göremiyorum.
Не вижу причин верить вашим словам. Но вам хочется.
Anlattıklarından bir kelimeye bile inanmam için hiçbir nedenim yok.
Я не вижу причин разглядывать других,.. ... когда бог дал мне в жёны прекраснейшую из женщин.
Tanrı bana harika bir kadını karım olarak bahşetmişken... ortalığa bakmak için bir neden göremiyorum.
Ну, во всяком случае, я не вижу причин что бы такой молодой человек, как вы думали, что стресс или какие-то другие волнительные ситуации это что-то безвыходное...
Ancak senin gibi genç birisi için ne huzursuzluğun ne de stresin tedavi edilemeyeceğini düşünmek yanlış olur.
Я не вижу причин скрывать правду от этих людей, Дэниел Джексон.
Bu insanlardan gerçeği saklamak için bir neden görmüyorum, Daniel Jackson.
Не вижу причин, почему перчатка должна проходить через официальный раздел имущества.
Bir beyzbol eldiveninin neden vasiyetnamede yer aldığını anlayamıyorum.
И я вовсе не этого добивался, я обещаю... я понимаю, что это тебе не помогло, но я не вижу причин, по которым мы бы не смогли с этим справиться.
Bütün iyi niyetime rağmen, pek yardımcı olmadığımı da biliyorum. Ama bu, yürütemeyeceğimiz anlamına gelmez.
Не вижу причин менять курс.
Rotayı değiştirmek için bir sebep görmüyorum.
В общем не вижу причин ожидания выполнения всех формальностей чтобы получить награду.
Ödüllendirilmene karar verildi. Buna katılıyorum. Ama bir sürü formaliteyle uğraşıp seni bekletmenin gereği olduğunu sanmıyorum.
Я не вижу для этого причин.
Aksi bir neden göremiyorum.
Не вижу причин.
- Neden?
Не вижу здесь причин для кошмара. Письмо.
Her neyse, bu kabus neden bu kadar önemli?
Я не вижу никаких причин, почему сейчас не должно получиться.
Bu sefer de işe yaramaması için bir sebep yok.
Не вижу причин, почему бы нам не использовать время с пользой.
- Peki o zaman.
Не вижу для того никаких причин.
Hayır. Bunun için bir gerekçe göremiyorum.
Не вижу никаких причин.
Ben niçin anlamam ki?
Откровенно говоря, не вижу на то причин.
Aslında anlamadığım bir şey var.
Я не вижу никаких военных причин убивать мирное население Чулака.
Chulak halkını ortadan kaldırmak için hiçbir askeri sebep göremiyorum.
- Не вижу никаких причин для этого.
- Bir neden göremiyorum bunun için.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]