English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russo → Turco / [ Н ] / Не забыла

Не забыла tradutor Turco

1,257 parallel translation
Чуть не забыла.
Az daha unutuyordum.
Чуть не забыла. Пока Пьеру не говорите.
Şimdilik bundan Pierre'e bahsetmeyin.
Чуть не забыла про его профессию!
Mesleğini unutuyordum.
Ты ведь не забыла. Давай.
Ne dediğini biliyorsun.
И я рад, что ты тоже не забыла меня.
Gerçekten. Beni unutmadığın için çok mutluyum.
Нет, не забыла, и поэтому я сержусь.
Hayır, unutmadım. Ve bu beni kızdırıyor, tamam mı?
Ты не забыла предназначение биороидов? генерал Уран будет весьма доволен.
Bioroidlerin görevini unuttun mu? Eğer ordu bunu biliyorsa General Uranus bundan memnun olacak.
Я не забыла Хаттем.
Unutmadım, Hatim.
Это ты не забыла.
Bunu unutmamışsın.
И я должен ей что-то сказать... пока она совсем меня не забыла.
Beni tamamen unutmadan önce, ona söyleyeceklerim var.
Если б я приняла Занотаб, я б не забыла, что это Эвфоразин.
belki zanotab kullanmama izin verilseydi Euphorazine olduğunu hatırlayabilirdim.
И первыми наездниками должны быть мы. Я надеюсь, ты не забыла то время, когда я отвала тебя кататься на пони. и пони была старая, она просто встала и легла.
İlk iki tur bizim ve umarım seni midilliye binmeye götürdüğümde yaşlı midilliye binmeni ve yere yığıldığında senin de çamura yuvarlanmanı unutmuşsundur.
А ты ничего не забыла?
Birini unutmuyor musun?
Я видел тебя и прямо с утра, не забыла?
Seni sabah uyandığında da gördüm, unuttun mu?
Господи. Простите, чуть не забыла.
Aman Tanrım, özür dilerim.
Чуть не забыла.
Neredeyse unutacaktım.
О тебе я тоже не забыла.
Sana da küçük bir şey aldım.
Подожди, ты не забыла настроить сямисэн?
- Bu sefer shamisen'ini çalmaya başlamadan önce akordunu yap.
Кажется, ничего не забыла.
Tüm eşyalarımı topladım sayılır.
Ты не забыла, что должна мне?
- Geliyor musunuz? - Sizi geçireyim.
ты не забыла что в этом веке они используют лунный календарь.
Bu yüzyılda ay takvimi kullanılıyor, farkında mısın?
Спасибо. Ты не забыла меня.
Beni unutmadığın için teşekkür ederim.
Нет, не забыла, но я подумала, что в свете сегодняшних событий, смогу дать тебе небольшую отсрочку.
Hayır, unutmadım. Ama, bugünkü olaylar ışığında, sana sana biraz zaman verebileceğimi düşündüm.
Ах да, чуть не забыла.
Ha evet, neredeyse unutuyordum.
Чуть не забыла.
Oh! Neredeyse unutuyordum.
Не забыла, как ходила по звёздам и собирала слепки органов из гипса?
Tanrı aşkına, sen kutsanmış bedenimize PIasto küfleri yapmaya alışmışsın.
Ты еще не забыла Дерека.
O yüzden Derek'ten üstün değilsin.
О, чуть не забыла.
Neredeyse unutuyordum.
Она забыла билет, он еще не пробит.
Biletini burada unutmus.İşaretlememişler de.
- Уже забыла о ней.
- Unuttum bile.
Нет, я не забыла.
Hayır, unutmadım.
- Жаль, что ты всё забыла. Нет, послушай, хоть я и не написала книгу,... но я вела дневник и описала в нём ту нашу ночь.
Hayır, dinle ben kitap yazmadım ama günlük tuttum ve o bütün o geceyi yazdım.
Ты ничего не забыла?
Bir şey unutmadın mı?
Ты понимаешь, она меня так быстро выставила, что я забыла ноутбук, а там много информации, которую никому не следует видеть
Bende. Beni o kadar hızlı kapı önüne koydu ki, laptopumu orada unutmuşum ve içindeki bazı şeyleri kimsenin görmesini istemiyorum. Oh.
Ты забыла одну пикантную деталь, тот пони не лёг..
Ufak bir ayrıntıyı unutuyorsun.
У меня даже нет времени повидаться со своим ребенком, и черт, я забыла, когда виделась с ней, просто говорила с ней.
Bırak görmeyi, konuşmaya bile yok.
Я слишком забылась, наблюдая за тем, как у тебя появился шанс, чтобы стать, как все и забыла, что это не так.
Herkes gibi olma fırsatı elde ettiğini görünce öyle heyecana kapıldım ki bir an öyle olmadığını unuttum sanırım.
И тем не менее, впервые вижу, чтобы ты забыла причесаться.
Yapman gereken şeyler yok mu? Var. Herkes işinin başına dönsün.
[Я уже почти забыла. Не напоминай.] Я уже не помню, что ты там говорил.
Sen Sawaki-san'layken,... ve üzüldüğünü gördükçe bunun tehlikeli olduğunu söylemek ya da sana dur diyemedim.
И в порыве безумия, которое другие могли назвать просто похотью, она бросилась животом на постель и на мгновение забыла и о стыде, и о политкорректности, и делала то, чего не делала с самого детства, когда еще не знала, что это очень плохо.
Bir delilik nöbetinin, ya da başkalarının deyimiyle, "kızışmışlığın" etkisiyle kendini karın üstü yatağın üzerine attı, ve bir an için utancı, toplum kurallarını bir kenara bıraktı ve çocukluğundan beri yapmadığı bir şeyi yapmaya başladı, ki o zamanlar bunun ne kadar yanlış olduğunu bilmiyordu :
Ну, может, она что-нибудь забыла, или повернула назад, или, я не знаю -
Belki bir şey unutmuştur ya da geri dönmüştür ya da bilmiyorum ama...
Я забыла ракетку, а Джефф не умеет...
Raketimi unuttum ve Jeff pek fazla...
Ты не забыла надеть очки?
- Gözlüklerini takmış mıydın?
Я забыла кое-что наверху. - Мам, не сейчас.
Üst katta birşeyler unuttum.
Если ты забыла, это моя квартира, и я не собираюсь у тебя спрашивать, приглашать ли туда приятеля.
Hatırlatırım ki bizim evimiz aslında benim evim ve eğer arkadaşımı davet etmek istiyorsam senin fikrini almak zorunda değilim!
Я не забыла, как видите.
Unutmadım.
Забыла, ты же ничего не рассказываешь.
Sen problemlerini başkalarına anlatmaz mısın!
Тебе тоже не говорили о любви, или, может быть ты об этом забыла.
Sana da benim gibi seni sevdiğini söyleyen olmamış.
- Ты забыла, что он чуть не убил меня.
Adam neredeyse beni eziyordu, unuttun mu?
Моя мать была так расстроена, из за того, что люди думали, что мы нуждаемся в благотворительности, что почти забыла, как она сожалеет, что я не получу подарок.
Annem insanların bizim sadakaya ihtiyacımız olduğunu düşünmesine o kadar kızmıştı ki bana hediye almadıkları için suçlu hissetmiyordu.
Но я ведь не живу на гроши, забыла?
Oynamam için bana para ödeniyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]