English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ B ] / Babá

Babá tradutor Inglês

128,034 parallel translation
Anne, Baba.
Mother, Father.
Yeniden başlama şansımız var baba.
We have a chance to start again, Father.
O yüzden benimle beraber yeniden inşa et baba.
So rebuild with me, Father. Please.
Baba, yardım...
Father, help...
Baba.
Father.
Annemin benden uzak tuttuğu bir baba.
A dad that my mom kept from me.
- Baba.
- Dad.
Bu eski tip Baba.
That's vintage Dad.
Şimdi bir baba ol.
Be a father now.
- Baba?
Father?
Ama inan bana, istediğimiz gibi bir anne baba olmak her zaman kolay bir şey değil.
But trust me, it isn't always easy being the parent we aspire to be.
Baba bırak!
Dad, stop!
Baba.
Dad.
Hadi ama baba.
Jesus, Dad.
Umarım haklısındır baba.
I hope that's true, Dad.
- Baba?
- Dad?
Baba o kadar yol geldim.
Dad, I came all the way here.
Beni de dahil etmelisin, baba.
You need to let me be a part of this, Dad.
Baba!
Dad!
Baba mı olacağım?
I'm gonna be a daddy?
Harika bir baba olacaksın.
You're going to be a great dad.
Baba?
Dad?
Baba!
Dad?
Baba, eskiden burada yaşayan küçük bir çocuk mu vardı?
Dad... was there a little boy who used to live here?
Baba, kızma.
Dad, don't be mad.
Ama Hope seni gördüğüm andan beri sana layık bir baba olmayı her şeyden çok istedim.
But, Hope, from the moment I saw you, I wanted nothing more than to be worthy of being your father.
Savaşacağım, baba.
I will, Daddy.
Bende Zengin Baba Yoksul Baba kitabının imzalı kopyası var.
Yo. I got an autographed copy of Rich Dad Poor Dad.
- Baba.
- Hey, Dad.
Tam sana göre bir yer, değil mi baba?
That's your kind of place, right, Dad?
HEMEN GEL. MARTY BYRDE ÖLDÜ. - Merhaba baba.
Hey, Dad.
Hele ki bir tanesi. Baba, oğul ve kocaman balıkla çekilen.
One specifically, this one right here, with the kid and his dad and that great big fish.
Barmen, şurada duran baba oğul fotoğrafına bakabilir miyim?
Bartender, can I see that picture there with the kid and his dad and that big fish?
Merhaba baba.
Hey, Dad.
- Teşekkürler baba.
Thanks, Daddy.
Yapma baba.
Come on, Dad.
Bir şey yok baba.
- Daddy, it's okay.
Ne demek istiyorsun baba?
What's behind all this, Daddy?
- Hayır baba...
- No, Da...
Baba!
Daddy!
- Baba!
- Dad!
Baba daha damada bile gelmedim.
Dad, I haven't even gotten to the groom yet.
- En azından baba de rica ediyorum.
Father, at least. Please!
- İyi madem, büyük baba.
All right, grandfather.
Baba?
Father?
Baba, sorun nedir?
Father, what's the matter? I don't understand...
Hayır, baba, lütfen.
No, Father, please.
- Kurtarılmaya ihtiyacım yok, baba.
I don't need saving, Father.
- Haziran'daki sınavı geçersem beni kabul edeceklermiş, baba.
They'll admit me... if I pass the entrance exam in June.
- Kusura bakma, baba, ben Almanya'ya dönmeyeceğim.
I'm sorry, Father, but I'm not going back to Germany.
Baba, olamaz.
Papa, you didn't.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]