Ben olmasaydım tradutor Inglês
869 parallel translation
Çünkü, sizi bulan ben olmasaydım, kesin öldürürlerdi sizi.
Because if I wasn't the one to find you, they certainly would have killed you.
Ben olmasaydım, onun işlediği günahlar daha az ehemmiyetli olurdu.
"His sin would be of less magnitude if not for me."
Şimdi Tara'da annenin yanında olacaktın değil mi ben olmasaydım.
You'd be at Tara now with your mother, wouldn't you? If it weren't for me.
Eğer ben olmasaydım, burası bir intihar yüzünden kapanmış ve hepiniz işsiz kalmış olurdunuz.
If it hadn't been for me, this place would be closed on account of suicide and you'd all be out of a job.
Matmazel, o adam öyle biri- - Ben kadın olsaydım ve ben olmasaydım, Rick'e aşık olurdum.
Mademoiselle, he's the kind of man... If I were a woman and I weren't around, I'd be in love with Rick.
Eğer ben olmasaydım, O çoktan buralardan gitmiş olurdu.
He'd have gone long ago if it weren't for me.
Konuşan ben olmasaydım şehirdeki en güzel kız olduğunu söylerdim.
You know, if it wasn't me talking, I'd say you were the prettiest girl in town.
Ben olmasaydım herkes daha mutlu olurdu.
Yeah, if it hadn't been for me, everybody'd be a lot better off.
Ben olmasaydım işi olmazdı, çünkü bensiz Paramount olmazdı.
Without me he wouldn't have any job... because without me there wouldn't be any Paramount studio.
Ben olmasaydım kocanız burada olurdu diye düşünüyorsunuz, ama...
I'm sure you feel if it weren't for me, your husband would be here now, but...
Ben olmasaydım Dünya'yla birlikte silinirdiniz!
You would have been wiped out with the rest of the world!
Ben olmasaydım şimdi Council City yolunu yarılamıştın.
If it wasn't for me, you'd be halfway to Council City by now.
Sıkıntıya düştüğün her an başvuracağın ben olmasaydım, çabucak bir iş bulur, ona sarılırdın.
You'd get a job quick enough and hold it if you didn't have me to turn to every time you run short.
Ben olmasaydım, istasyondaki kuyunun dibini boylayacaktın, unuttun mu?
Wasn't for me, you'd be in that well back at that swing station. Remember?
Ne zaman evi düşünsem ben olmasaydım dedim kendime
And every time I thought of home I wished it wasn't me
Ben olmasaydım, nasıl olsa başka biri yapacaktı.
Hadn't been me, it would've been somebody else.
Ben olmasaydım şimdi bu kanyonda toprağa gömülmüştün... Komançiler saldırırken, hatırladın mı?
Hadn't been for me, you'd be in the ground in that canyon back where the Comanche jumped you, remember?
Hem ben olmasaydım David Kıbrıs'ta Haganah'a çalışıyor olmayacaktı.
If it wasn't for me, David wouldn't be in Cyprus working for Haganah.
Ben olmasaydım, delikte bir hafta kalırdın.
If it weren't for me, you'd have ended up in the hole for a week.
Ben olmasaydım, o iki adam büyük olasılıkla yaşıyor olacaktı
It's quite possible that, but for me, these two men would be alive.
Pekâlâ, dinle, sersem, eğer ben olmasaydım...
Well, listen, nitwit, if it wasn't for me...
Yok yere gülmeyi bırak yoksa tımarhaneyi boylarsın. Ben olmasaydım Seçimleri kazanamazdın bunu da kazanamayacaksın.
Why did Boss FinIey make Dr. Scudder chief of staff at the hospital?
Eğer ben olmasaydım bugün sokaklarda olurduk.
... if it wasn't for me, today we would be out in the street, I'm telling you.
Ölmüş olacaklardı, hepsi, eğer ben olmasaydım.
They would be dead, all dead, if there was not me.
Ben olmasaydım, tüm varlıkları yok olup giderdi.
But for me, every cent would be gone
Ben olmasaydım, bölüğümden başka birisi olurdu.
If it wasn't me, then it would've been someone else from my troop.
Eğer ben olmasaydım bir sürü insan acı çekmeye devam edecekti.
If it weren't for me, many people would suffer.
Ben olmasaydım ne yapardın?
What would you do if I didn't exist? Probably marry David.
Ben olmasaydım sadece Mumya Müzesi'nde oynayabilirdin.
If it weren't for me, you'd only be playing in the Wax Museum.
Ben olmasaydım daha fazla yatardın, sahtekar.
If it hadn't been for me, you'd have got more, fraud.
eğer öğrenirse... bir daha gitmeme izin vermez peki, amcama söylemem ben olmasaydım, ölmüş olabilirdin
If he finds out... He won't let me go out Fine, I won't tell my uncle
Ben teşkilatta olmasaydım, işi ucuza yapardım.
If I wasn't on the force, I'd have done the job cheap.
Eğer onlar olmasaydı, ben belki hâlâ bir peştemal içinde, yabani, batıl inançlı, cahil biri olarak etrafta koşturacaktım.
If it were not for them, I might still be an ignorant, superstitious savage running around in a loincloth.
Hayır, ben ihtiyarı düşünüyorum, burada olmasaydın seni de düşünürdüm.
No, I'm on the level with the old man, like I'd be with you if you weren't here.
Ben donanmada olmasaydım, asla başaramazlardı.
If the Marines didn't have me, they'd never have made it.
Uzun zamandır bu duyguyla yaşıyorum. Hoşuma gidip gitmediğini bilmiyorum. Bu duygu olmasaydı ben de olmazdım.
It has been with me for so long that... whether I like it or not, without it I would be a lost man.
Kendi kızım olmasaydı, ona aynı soruyu ben de sorardım.
If she weren't my daughter, I'd ask her the same question.
Martha, Genç bir adam olsaydım ve sen evli olmasaydın, Ben...
Martha, if I were a younger man and you weren't already married, I...
Dostlarım! Dostlarım, siz olmasaydınız ne yapardım ben?
My dear, dear friends, whatever would I do without you?
Biliyorsun, ayağım böyle olmasaydı, Joyce'un görevini ben üstlenirdim.
You know, if it wasn't for my ankle, I'd take Joyce's assignment.
Eğer ben yaralı olmasaydım ben burada olmazdım.
If I hadn't been wounded I wouldn't be here
Ben burada olmasaydım, bunlar yaşanmazdı.
If I were not here tonight, major, this would not have happened.
Bayan olmasaydım daha neler yapardım ben bilirim.
There are few other things I'd do if I weren't a lady.
Dikkatli olmasaydım ben de onunla uçacaktım.
If I have to climb much more, I'll be laying there with him.
Ancak şu an ölüyor olmasaydım ben de bunu sonuna dek götürürdüm.
But, if I wasn't dying now, I also would reach the end.
Eğer ben orada olmasaydım, ne olurdu?
What if I hadn't been there?
Ben aptal olmasaydım şimdi burada olmazdım.
If I wasn't a fool, I wouldn't be here now.
Tanrı olmasaydı, ben ne yapardım?
What would I be without God? What does God do for you in return?
Eğer öz kızım olmasaydın, ben...
If you weren't my own daughter, I'd...
Gan Wen Bin, unutma! ben ve Jau Hai Shan'nin yardımı olmasaydı Bugün sende burda olamazdın!
Gan Wen Bin, don't you forget that without the help of me and Jau Hai Shan you won't be in your position today
Albay'ın karısı olmasaydı ve eğer Dover için olmasaydı,... eğer isteseydi ki ve doğal olarak isteyecekti,... demek istediğim, ben olsaydım,... onu kendime saklardım.
If she wasn't the colonel's lady and if it wasn't for Dover, and if she was willing, which she naturally would be, I mean, me being me and all, I'd keep her for myself.
ben öldüm 53
ben oldum 16
ben öleceğim 28
ben ölüyorum 52
ben onu seviyorum 16
ben onun 17
ben ona 29
ben özür dilerim 55
ben onu 25
ben olsam 77
ben oldum 16
ben öleceğim 28
ben ölüyorum 52
ben onu seviyorum 16
ben onun 17
ben ona 29
ben özür dilerim 55
ben onu 25
ben olsam 77