English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ D ] / Demiş ki

Demiş ki tradutor Inglês

1,194 parallel translation
" Parade Master of Ceremonies Ed O'Flaherty demiş ki...
" Parade Master of Ceremonies Ed O'Flaherty said...
Söylesene, Aaron. Walter Emmins dedi ki, Betty Haskins demiş ki, annen ve baban bir kaplan avı sırasında yerlilerin eline geçmiş.
Say, Aaron, Walter Eamons said... that Betty Haskins said that your parents... were captured by natives on a tiger hunt.
Sonra demiş ki...
And he said...
Bilge bir adam demiş ki. : "Okyanusa bak ve ne kadar ünlü olursan ol, ne kadar para kazanırsan kazan asla okyanus kadar önemli olamayacağını bil."
A wise man once said, "Look at the ocean and realize that no matter how famous you are or how much money you make know that you'll never be as important as the ocean."
CAT taramasından iki gün sonra ameliyat oldum. Ameliyatta hazır bulunmasını istediğim bir arkadaşımın daha sonra bana söylediğine göre, cerrah akciğerimden aldığı bir parçaya bakarak demiş ki, " Hayalarım üzerine bahse girerim bu Hodgkin lenfomu.
They operate two days later and a doctor friend present at the operation says later that the surgeon, looking at a piece he'd cut out, said :
20 papeli sallamış ve demiş ki :
Slams his 20 bucks on the front desk and says : "I wanna eat some pussy!"
Adam da onun yakasına yapışmış ve demiş ki :
So the guy grabs him by the collar and says :
Demiş ki, alıntı yapıyorum "Frasier Crane'den nefret ediyorum."
I was mentioned in Derek Mann's column. He said, and I quote, "l hate Frasier Crane."
"Bir kuş tüyünü şapkasına koymuş ve ona demiş ki..."
"Stuck a feather in his cap and called it- -"
"Demiş ki," "Serçe parmağım kadarsın." " "
He said, "You're as big as my pinky."
Onu büyük eve çağırmış ve demiş ki "Yoldaş, biricik Aytim" "bir yere git, neresi olduğunu ben bile bilmiyorum"...
He summoned him to the Big House and said... "Comrade, my gentle Yatim!" "Go to some place, I don't know where..."
Nihayet gözlerini Buddy'nin gözlerinin içine dikmiş ve demiş ki..
Finally, she looks him right in the eye, and she says...
Demiş ki- -
He said -
Sonra da demiş ki "İyi de, o benim bacağım değil. Nefes borum."
And then he says, "That's not my leg, that's my air hose!"
Doktor demiş ki :
Doctor says :
Sanki birisi demiş ki :
Some guy thought :
Al Nechy, o sivilce Daphne'ye demiş ki- - Şunu dinleyin.
Al Nechy, that pimple tells Daphne... Now, get this.
Buda demiş ki, ruhsal yaşam asil bir dostluktur. Her yemekte bunu paylaşmak gerekir.
Buddha said, spiritual life is noble friendship, and never let a meal go by without sharing it.
Demiş ki, yaşayan erkekler ve kadınlar arasında... her zaman karanlık, sessiz, acı verici bir gerilim olmalıymış.
He said there must always be a dark, dumb, bitter belly tension... between the living man and the living woman.
Yani bu adam birbirlerini götten sikerken, kaptan da demiş ki :
So these two are fucking each other in the ass, the captain says :
Denizci demiş ki : "Hunsicker, denize düşmüş. Kurtarmaya çalışıyorum."
The sailor said, "Hunsicker fell overboard, I'm saving his life."
Denizci demiş ki : "Herşey nasıl başladı sanıyorsunuz efendim?"
Sailor says, "How do you think this got started in the first place, sir?"
Filozof Paul Nizan demiş ki :
The philosopher Paul Nizan said it best :
Baba demiş ki :
Papa said,
Ve sonra anne ayı demiş ki :
And then the mama bear said :
Ve nihayet, bebek ayı demiş ki : "Benim yatağımda da biri uyumuş ve piç kurusu hala orada."
And finally, the baby bear looked and said, "Somebody's been sleeping in my bed and the bastard's still there."
Kim politika sıkıcı demiş ki?
Now who says politics is boring?
Rama yere bir daire çizmiş ve ona demiş ki :
Rama drew a circle in the ground and said to her :
Victor Hugo demiş ki, hayatımızın en güzel yılları daha yaşamadıklarımızdır.
Victor Hugo said "The best days of our lives are yet to come."
Demiş ki,.. ... onlar çok hızlı yürüyor.
He said... they'd been walking too fast.
Ve o dedi ki, Albay Wallis demiş ki, Bay Elliot...
And she says that Colonel Wallis says that Mr Elliot...
Einstein'ın çok çok sevdiğim bir sözü var. Demiş ki, " Hiçbir sihir ve gizeme inanmıyorsanız..
He said, " lf you don't believe in any kind of magic or mystery...
Bu banaydı doğrusu sadece bana değil telefonlarımı kontrol eden Roz'a da ki kendisinin ataları bir zamanlar demiş ki "Ne güzel bir tahta at. İmzamı da atayım."
Well, that's one on me, or rather one on me and my call screener, Roz whose ancestors were once heard remarking "Oh, what a nice wooden horse, of course I'll sign for it."
Chicago Üniversitesi'nden Profesör Lawrence Pierce demiş ki : Bence Homer her geçen sene daha da aptallaşıyor.
Professor Lawrence Pierce of the University of Chicago writes : "I think Homer gets stupider every year."
Küçük yardımcısı yanına gelmiş ve... demiş ki : "Elimizde birsürü vücut var ama yeterli sayıda beyin, kalp ve ses teli yok".
And his little assistant came up to him... and he said : "hey, we've got all these bodies left... but we're right out of brains, we're right out of hearts... and we're right out of vocal chords".
Ve Tanrı demiş ki : "Siktiret, hepsini öylece gönderin Yüzlerinde aptal bir gülümseme olsun ve götlerinden konuşsunlar.".
And God said "Fuck it. Sew'em up anyway. Smack smiles on their faces and make them talk out their arses".
Bir defasında, John Coltrane, Miles Davis'e demiş ki...
You know, John Coltrane once said to Miles Davis...
O da demiş ki :
She said :
Bir büyücü ona demiş ki G'nin yüzünden çocukları mahrum kalacakmış vasiyetten.
And says a wizard told him that by G his children disinherited should be.
Birisi bir zaman demiş ki : "Büyük bir adam olmaya çalışma, sadece adam ol"
Someone once said, " Don't try to be a great man. Just be a man,
Ve prenses demiş ki :
And the Princess said :
- Bucky Terranova, menajerim. Tom Orr ona demiş ki- -
- Bucky Terranova, my agent... said that Tom Orr told him...
Henry David Thoreau demiş ki,... "İnsanoğlunun kalabalığı, hayatları sessiz bir umutsuzluğa sürükler."
Henry David Thoreau wrote, "The mass of men lead lives of quiet desperation."
... tavşana demiş ki bir daha gelirsen dişlerini sökerim.
... tells the rabbit that He'd pull out its teeth if it went there one more time
Aynen öyle. Aytim de demiş ki...
Exactly.
O da demiş ki...
And he said...
Ne var ki? "Bunu bir ara tekrar yapalım" demiş. Bu iyi bir şey, değil mi?
He said, "Let's do this again." That's good, right?
"Baksanıza Bay Ford, burada ne çekebiliriz ki?" demiş.
The guy said, "Look, Mr. Ford, what can we shoot out here?"
"bir daha seni hiç kaybetmeyeceğim demiş, küçük çocuk..." "... o kadar sevinmiş ki, mutlunun ıslak, küçük... " "... burnunu öpmüş. "
"'I'll never let you get lost again', cried the little boy,..... who was so happy that he gave Happy a kiss..... on his wet little puppy nose. "
Ne demiş olabilir ki?
What could he have said :
Belki, şu küçük beyaz kız olabilir, size başında ne dediyse demiş olsun, kendi ırkından birinin hapse girmesine üzülecektir tabii ki.
Maybe that chubby white gal who'd be sorely vexed to let one of her own kind be put away, no matter what she told you.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]