Eğer istiyorsan tradutor Inglês
8,137 parallel translation
Senin hakkında gerçekte nasıl hissettiğimi bilmek ister misin? - Çünkü eğer istiyorsan sana Şükran Günü'nden hiç zevk alamayacağımı çünkü seni her gün görmeyeceğimi söylerdim. - Hayır.
Are you curious to know how I really feel about you?
Eğer istiyorsan ağlarsın. Hayır.
You cry if you want to.
Eğer istiyorsan polisleri arayabilirsin ve yarın mekana bir gözatmaya gelirler.
If you want, you can call the cops and have them look at the place tomorrow.
Çünkü ben hep eğer hayatta bir şey istiyorsan çalışıp onu hak etmelisin diye düşünürdüm.
Really? Because I always thought if you wanted something in life, you had to work hard and earn it.
Eğer onun hayatını kurtarmak istiyorsanız, bunu bıraktığım anda elinizden geldiğince çabuk bir şekilde oradaki yarasından pıhtılaşan kanı çekmek zorundasınız.
When I release this, you're gonna pump his wounds full of that clotting agent as fast as you can if you want to save his life. And apply pressure, okay?
Eğer bir başarı olmak istiyorsan, bir başarı kadar harcayacaksın.
"if you want to be a success you have to spend like a success."
Eğer birini korkutmak istiyorsanız en iyi yöntem bu.
Hey, if you're looking to scare somebody off, it's basically a gold mine.
Korra, eğer kazanırsan Zaofu ile ne istiyorsan yapabilirsin.
Korra, if you win, then you can do whatever you want with Zaofu.
- Tabi, eğer dönmek istiyorsan.
- If you decide to go back.
Eğer denemek istiyorsan...
- If you want to give it a try... - Mm.
Eğer teselli istiyorsan... başka yerde ara.
If you need solace... find it elsewhere.
Eğer kendini bir şey için suçlamak istiyorsan. geçmişinin bu adamın kıçını tekmelemeni engellediği için suçla.
You want to blame yourself for something, blame yourself for letting the past keep you from kicking butt alongside kid genius here.
Eğer kendini sınamak istiyorsan benimle Midtown Köprüsü'ne gelebilirsin.
If you want to test yourself, you should come with me to the midtown bridge.
Eğer ayrılmak istiyorsan, bu son şansın.
If you want to leave, now's your chance.
Eğer arkadaşının ruhlar dünyasından canlı çıkmasını istiyorsan diğer portalı hemen açacaksın.
Now let her go. - If you want your friend to make it out of the spirit world, You'll open the other portal now.
Eğer asıl hikayemi anlatmak istiyorsan, Korra ile tanışmamızdan başlaman lazım.
If you want to tell my true story, You should start from when I met korra.
Nuktuk, yani, Bolin ; senin için yapabileceğim tek bir şey var eğer Avatar'ı kurtarmak ve Korkunç Dörtlü'yü yok etmek istiyorsan...
Nuktuk, I mean, bolin, There's only one thing for you to do If you want to save the avatar
Eğer tekrar yakalanmayı veya daha kötüsünü istiyorsanız size kalmış.
If you all want to get yourselves captured again or worse, that's your business.
Eğer yanında olmamı istiyorsan, bana eşit davranmaya başlaman gerek.
If you want me around, You need to start treating me Like an equal.
David eğer gerçekten güvenimi kazanmamı istiyorsan bana anlat.
David, if you really wanna earn my trust back, tell me.
Eğer birini yok etmek istiyorsan bu adamı yok et.
Hey, if you want to take somebody out, take out that guy!
Bana dedi ki "Eğer bırakmak istiyorsan, bırakmadan önce neden yazmaktan hoşlanacağın bir hikâye yazmıyorsun?"
Lee : She said to me, "if you want to quit, before you do, why don't you write one story the way you'd like to do it?"
Eğer feribota yetişmek istiyorsan, bana yardım edeceksin.
If you want to make the ferry, you'll help me.
Eğer gerçek adını bilmek istiyorsan ona kendin sorabilirsin.
If you must know his real name, you can ask him yourself.
Eğer federal ajanla yatman konusunda sessiz kalmamı istiyorsan,... ne üzerinde çalıştığını bulmalısın.
If you want me to feel calm about you sleeping with a federal agent, find out what case she is on.
- Eğer insanların evililiğiniz hakkında soru sormasını kesmek istiyorsanız, evet.
- If you want people to stop asking questions about your marriage, yeah.
Eğer grafiklerini incelersen, Dr. Klein'ın istediği testleri tertiplediğimi görürsün. O yüzden tedavisini belirlemek istiyorsan, bunu bana şimdi söylemen gerekiyor.
If you opened his charts, you'd realize that I ordered every single neuro test that Dr. Klein wanted, so if you want to adjust his treatment, you need to tell me that now.
Eğer gitmemi istiyorsan giderim.
If you want me to go, I'll go.
Eğer benden topkekleri teslim etmemi istiyorsan bisikleti kullanamam arabayı kullanmak zorundayım.
Caroline. If you want me to deliver the cupcakes, I can't use the bike, I have to use the car.
Eğer kendine ait mutfak döşemesi hatırası olsun istiyorsan çok uzun düşünme.
Well, don't think too long, if you ever want to have your own kitchen floor memories.
Eğer orada, birleştirilmiş kafetarya masalarının üstünde kendinizi utandırmak istiyorsanız buyrun. Ama ben edebiyata saygı duymayan ve repliklerime köpekler çizen bir grup insan için itibarımı zedelemeyeceğim.
Hey, if you wanna embarrass yourselves up there on those pushed-together cafeteria tables, go for it, but I am not gonna risk my reputation with a group of people who don't respect the craft and draw dogs on my script pages!
Eğer eski karınla bir şans daha istiyorsan, Ellen'ı ile ayrılmak zorundasın.
And if you want to have any chance with your wife, you've got to lose Ellen.
Eğer polis olmak istiyorsan, o şekilde düşünmeye başlaman lazım.
If you wanna be a cop, you gotta start thinking like one.
Ayrıca, bilmeni istedim ki Marcus harika birisi ve aynı şekilde sen de harika birisisin umarım bu olay seninle benim, eğer Marcus'la çıkmak istiyorsan tabii ki iş hayatımızın önünde engel teşkil etmez.
Also, I just wanted you to know, um, I think Marcus is great, and... And you're great, and I hope the fact that you and I work together won't prevent you from dating if that's what you want to do.
Eğer konforlu ayakkabı istiyorsan Target'a gideceksin.
You want comfortable shoes, go to Target.
Eğer birinin konuşmasını istiyorsan onu terletirsin.
You ask someone in to talk, you're gonna sweat them.
Eğer iki kadının arasını bozmak istiyorsan onları bir erkek için savaştır.
If you want two women to stop getting along, get them fighting over a man.
Pantolonun üzerinde kalsın. Tabii eğer hayatın boyunca beni evinde pantolonsuz olarak görmek istiyorsan o başka.
You keep your pants on unless you want to see me walking around your house without mine for the rest of your life.
Eğer bu kadına bir daha sahip olmak istiyorsan, Erkek ol.
If you ever want to have this woman again, be a man.
Sen yetişkin bir insansın. Eğer kalmamı istiyorsan onlara bunu söyleyebilirsin.
You're a grown man... and if you want me to stay, you can just tell him.
Eğer bir şeyi istiyorsan onu nasıl yapacağına karar vermelisin çünkü kimse onu senin için yapmayacak.
So if you want something, you have to decide how to get it, because no one else is gonna get it for you.
- Pekâlâ, eğer kafayı bulmak istiyorsan arabada biraz Oregano otu var.
All right, hey, there's some oregano joints in the car - if you want to get crazy.
Eğer kızları cezbedecek bir şey yapmak istiyorsan romantik öyküler yazacaksın.
If your goal is to get girls, then maybe you should write romantic stories.
Eğer bir şeyi onarmak istiyorsan her şeyini parçalara ayırmalısın ve neyin önemli...
"if you wanna fix something..." You have to take everything apart... "... and figure out what's important. "
Eğer mal istiyorsan Çömeleceksin dizlerinin üstüne
Ho, you want a hit, you gotta get your knees dirty
Eğer siz kızlar gerçekten erkekleri şaşırtmak istiyorsanız, güçlü bir pantolonlu takımla cesaret sergilemelisiniz.
if you girls wanna really knock the boys out, you should project boldness with a power pantsuit combo.
Eğer yalnız gitmek istiyorsan, 100 % yalnız gitmelisin.
If you want to go alone. You'll have to go 100 %.
Eğer illa yemek ısmarlamak istiyorsan perşembe olabilir.
If you want to buy me dinner, Thursday would be great.
Eğer güvenli oynamak istiyorsan, Güvenli olanı seçmelisiniz.
'If you want safe play, then you have to play safe.
Yani eğer polisi falan aramak istiyorsanız...
So if you want to call the cops or something like that...
Eger seni rahat birakmami istiyorsan, isini duzgun yapmaliydin!
If you wanted me to leave you alone, you would have done your job!
istiyorsan 64
eğer istersen 206
eğer öyleyse 172
eğer sen 63
eğer beni seviyorsan 30
eğer istemiyorsan 31
eğer bir şey olursa 28
eğer bilseydim 25
eğer o 55
eğer izin verirsen 26
eğer istersen 206
eğer öyleyse 172
eğer sen 63
eğer beni seviyorsan 30
eğer istemiyorsan 31
eğer bir şey olursa 28
eğer bilseydim 25
eğer o 55
eğer izin verirsen 26
eğer yanılmıyorsam 39
eğer öyle olsaydı 20
eğer sakıncası yoksa 54
eğer ölürsem 16
eğer ben 51
eğer varsa 60
eğer olursa 24
eğer isterseniz 86
eğer mümkünse 45
eğer yapabilirsen 22
eğer öyle olsaydı 20
eğer sakıncası yoksa 54
eğer ölürsem 16
eğer ben 51
eğer varsa 60
eğer olursa 24
eğer isterseniz 86
eğer mümkünse 45
eğer yapabilirsen 22