Göster ona tradutor Inglês
1,584 parallel translation
Kyung-won, göster ona.
Kyung-won, show her
Göster ona.
Show him.
- Göster ona.
- Show him.
Bir bayana nasıl davranılacağını göster ona.
Show him how to treat a lady,
Hiç göstermediğin bir parçanı göster ona.
Show her a part of you you've never shown.
Yaptığın şeyi göster ona.
- Show him that thing you made.
- Patronun kim olduğunu göster ona.
- Show him who's boss.
Burada kimin sözü geçer göster ona.
You show him who's in charge.
Göster ona.
Burn it up.
İşte bu, nasıl yaptığını göster ona.
That a boy, show these Barneys how to catch some air.
Göster ona.
Show her.
Şimdi göster ona, Brandon.
Now you show him, Brandon.
Yolu göster ona
Show him the way.
Kameradaki pozları göster ona.
Show him the camera in which his dance pose is captured.
Hadi, göster ona.
Kill it, man.
Göster ona.
Show him ; show him.
Göster ona Çavuş!
Drill Sergeant!
Luis, karşı teklifimizi göster ona.
Luis, show him my counteroffer.
- Göster ona.
Show her.
Hadi ona kimliğini göster.
Come on show him your ID card
Ona cennetin yolu göster.
Guide her well to heaven.
- Ona mutfağı göster.
- Show her to the kitchen.
- Ona kopyayı göster.
- Show her the copy.
Onu resepsiyonda başlatıyorum. Ona telefon sistemini göster.
Just show him the phone system.
Ona nasıl oynandığını göster, tamam mı?
You show him how, okay?
Parayı ona göster.
Show him the cash.
Öyle yapmadığını göster ona.
Show him you didn't.
- Ona cep telefonunu göster!
- Show him the phone!
Ona kimin özel olduğunu göster.
Show him who's special.
- Ona kimin özel olduğunu göster.
- Show him who's special.
Ona ne kadar berbat sörf yaptığını göster ve alevlere boğul.
Show her your lousy surfing and go down in flames.
O zaman ona kendini göster.
You just have to show her what you're made of.
- Ona burada kalamayacağını göster.
Show her she can't stay. In you.
Ona burada kalamayacağını göster.
Show her she can't stay.
Ona eşlik edebileceğini göster.
Show her you can handle being her escort.
Göster ona Morty
- Marty, show her.
hey Laxman, ona banyoyu göster nereye gidiyorsun banyo o tarafta değil?
Hey Laxman, show him to the bathroom What are you going to the bathroom for?
Ona göster, çantayı kapat ve geri getir.
Show it to him, close the bag, bring it back.
Ona biletini göster dostum.
Show him your ticket, mate.
Kırbacını göster artık ona.
Show her the stick.... now.
Hadi göster ona!
Carry on!
- Ona kim olduğunu göster.
- Show him what you're made of, Max.
Ne? Ben ona elini göster dedim.
Hey, I asked for the show of hand.
- Ona zıplayabildiğini göster hadi..
Show the man your hop.
- Onların babaları tam karşında sen ona bak ve sevgini ona göster.
- Their dad's standing right here... meet their dad, shower your love on their father!
Ona iyi olduğunu göster.
Show her that you are ok.
Ona arkanı göster.
Show him your back.
Daha sonra ona rozetini göster ve... onu götüreceğimizi söyle.
Then show him your badge and say We'll let you go right away. So, let's go.
Ona bu işin nasıl yapıldığını göster, çaylak.
Show him how it's done, rookie.
- Öyleyse ona biraz ilgi göster.
- So give him a little love.
- Ona o şeyi göster.
- Show her the thing.
onaylandı 118
onaylıyorum 26
ona aşığım 44
ona sor 138
ona göre 105
ona aşık mısın 59
onaylayın 22
ona güvenmiyorum 75
ona söylemelisin 22
ona sordum 39
onaylıyorum 26
ona aşığım 44
ona sor 138
ona göre 105
ona aşık mısın 59
onaylayın 22
ona güvenmiyorum 75
ona söylemelisin 22
ona sordum 39
ona iyi bak 123
ona bir baksana 17
ona da 19
ona benziyor 29
ona aşık oldum 18
ona söyle 131
ona dedim ki 73
ona de ki 62
ona baksana 29
ona dikkat edin 24
ona bir baksana 17
ona da 19
ona benziyor 29
ona aşık oldum 18
ona söyle 131
ona dedim ki 73
ona de ki 62
ona baksana 29
ona dikkat edin 24
ona bakma 38
ona sordun mu 17
ona dokunma 127
ona söylemedin mi 18
ona sorun 49
ona söyledim 87
ona bir şey olmaz 33
ona söyleme 26
ona bir bak 81
ona bak 134
ona sordun mu 17
ona dokunma 127
ona söylemedin mi 18
ona sorun 49
ona söyledim 87
ona bir şey olmaz 33
ona söyleme 26
ona bir bak 81
ona bak 134