Hayatindan tradutor Inglês
26 parallel translation
KÜÇÜK BİR ÇOCUĞUN HAYATINDAN BİR HİKAYE
A story from the life of a little boy.
Hayatindan mi bezdin?
Are you weary of life?
I.I. OBLOMOV'UN HAYATINDAN BİRKAÇ GÜN
SEVERAL DAYS FROM THE LIFE OF I.I. OBLOMOV
Ask hayatindan daha iyi.
Better than your love life.
Benim yok olmam kizinin hayatindan daha mi degerli?
Isn't your daughter's life worth more to you than my destruction?
Bu odadan ve hayatindan temelli cikacagim.
Out of this room, and out of your life.
BU FİLM AUSTREGÉSILO CARRANO'NUN HAYATINDAN UYARLANMIŞTIR
THIS FILM IS BASED ONTHE LIFE OF AUSTREGÉSILO CARRANO.
Bak Chris, İrlandalı kökenlerini öğrenmen önemli. İRLANDALI ERKEĞİN HAYATINDAN BİR GÜN
Now, Chris, it's important you learn about your Irish heritage.
Bir sivilin tüfek alip kendisine ates edeceginden korkup hayatindan endise eden bir asker varsa uluslararasi kurallar bir ise yaramaz.
International rules do not work when soldiers are in fear for their lives worried that a civilian may pick up a rifle and shoot them.
Senin hayatindan daha onemli ne olabilir?
What's more important than your life?
Hayatindan memnunsun, degil mi kucuk dostum?
Well, you're a happy little fella, ain't ya?
Sen toy çocuk, anneni tekrar kazanabilmek için beni çilgin oyununa dahil edip erkek arkadasina baski yaparak onun hayatindan çikarmami sagladin.
That you're an immature man-child who used me in your demented plot to squeeze your mom's boyfriend out of her life so that you could win her back?
Kizinin hayatindan.
In your daughter's life.
Bize bir hikaye anlat hayatindan.
Tell us a story From your life.
Onu hayatindan cikarmazsan sevdigi herkesi oldururum.
If you don't remove her from your life, every will kill everyone that you love.
'Kim Milyoner olmak ister oynasalar'... Herkes kendi hayatindan endise duyardi
'Who Wants To Be A Millionaire'... anybody would be scared for their life!
Ama hayatindan temiz bir baslangiç yapacam diye kaçamazsin..
But you can't just run away from your life to get a fresh start.
Bu video magazasindaki hayatindan nefret ediyor musun etmiyor musun?
Do you hate your life in this video store or not?
Hayatindan kaçabilmenin havali bir yolu olan bir lanet yapiyorsun.
You cast a curse that was just a fancy form of running away.
Oslo'daki hayatindan kopmanin zor oldugunun farkindayim ama bir son vermelisin buna!
Realize that it is difficult to move from the life you had in Oslo, but enough is enough!
BÜYÜDÜĞÜNDE HAYATINDAN ENDİŞE DUYUYORUM
I'm afraid of her life when she gets older I dropped it.
Bazen bunu hayatindan hic cikaramadigini dusunuyorum.
You know, sometimes I think he never left that life at all.
Söyle devam ediyor, "Kendisi, hayatindan kesitleri kendine özgü bir dolaysizlik ve etkili bir duygusal animsamayla anlatip okuyucularini tetikte tutarak sikintilarini bize aitmis gibi yasamamizi saglamayi bilen bir yazar."
"It's also been said Mr. Malco is a writer who knows how to keep his readers rapt by recounting episodes of his life with such specific immediacy and vivid emotional recall that we experience his distress as our own."
HILDEGARD von BINGEN'in HAYATINDAN
From the life of Hildegard von Bingen
Çünkü o psikopat hayatindan ne kadar erken çikarsa senin için o kadar iyi.
Cause the sooner that psycho is out of your life the better.
Her seyi hayatindan aliyorsun.
- [Alexandra] Is that too much?
hayatım 3662
hayatim 33
hayat 236
hayatı 33
hayat devam ediyor 42
hayatımı 47
hayatını 28
hayatımın aşkı 18
hayat nasıl gidiyor 25
hayat kısa 24
hayatim 33
hayat 236
hayatı 33
hayat devam ediyor 42
hayatımı 47
hayatını 28
hayatımın aşkı 18
hayat nasıl gidiyor 25
hayat kısa 24
hayat güzel 31
hayatta 78
hayatın 30
hayatımda 29
hayata 34
hayatını yaşa 16
hayat dolu 30
hayattayım 45
hayatımda ilk kez 38
hayat çok kısa 40
hayatta 78
hayatın 30
hayatımda 29
hayata 34
hayatını yaşa 16
hayat dolu 30
hayattayım 45
hayatımda ilk kez 38
hayat çok kısa 40