Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz tradutor Inglês
80 parallel translation
Ama sorun şu ki, siz Doğulular ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
But the trouble is, you Easterners don't know what you're doing.
Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
You don't know what you're doing!
Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
Mr. Gower, you don't know what you're doing.
Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
You don't know what you're doing, miss.
Daha ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
You don't know what you're doing yet.
Ya ne yaptığınızı bilmiyorsunuz ya da hiç umrunuzda değil.
Either you don't know what you're doing, or you just don't care.
Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
You don't know what you're doing.
Siz ne yaptığınızı bilmiyorsunuz. Bunu görmeye başladım bile.
You boys don't know what you're doing, I can see that already.
- Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz!
- You don't know what you're doing!
Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz!
You don't know what you're doing!
Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
You have no idea what you're doing.
Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz!
- You don't know what you're doing!
Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz!
You don't know what you're doing! Got her?
Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz, Crane.
You don't know what you're doing, Crane.
Siz ne yaptığınızı bilmiyorsunuz!
You men don't know what you're doing!
Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
You know not what you do.
Bir an, ne yaptığınızı bilmiyorsunuz sandım.
For a moment there, I wasn't sure what you would do.
Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz!
Those pets are evil!
Sizi aydınlatayım çünkü ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
Let me enlighten you... because you don't know what you're doin'.
- Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
- You don't know what you're doing!
- Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
- What are...
Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
You don't know what you have done.
Siz şapşallar ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
You runts don't know what you're in for.
- Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
- You've no idea what you're doing.
Bay Kady, ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
Mr. Kady, you do not know what you are doing.
Şu an ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
A heck of a woman you are now
Siz erişte beyinliler ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
You noodle-brains don't know what you're doing.
Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz!
You don't know what you are doing!
Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
Y'all have no idea what you're doing.
Şerif, buraya nasıl geldiniz hiç bilmiyorum ama bu şeyle ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
Sheriff, I don't know how the two of you got in here, but you don't know what you're doing with that thing.
Oh, ikiniz gerçekten ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
Oh, you two are really clueless.
Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
You don't know what you've done.
Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
You do not know what you're doing.
Yani geçen Çarşamba nerede olduğunuzu ve ne yaptığınızı bilmiyorsunuz?
Ask my secretary. So, you don't know where you were last Wednesday, or what you were doing?
- Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz?
You don't know what you're doing!
Gerçek şu ki ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
The truth is you don't know what to do.
Bayan Montgomery, bana bunu yaptığınız için çok minnettarım, ama ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
Mrs. Montgomery, I'm really grateful that you did this, but you don't know what you've done.
Hayır, ne yaptığınızı bilmiyorsunuz!
No, no, no, you know not what you do!
Tüm kanıtlar şu ki ne yaptığınızı bilmiyorsunuz!
All that proves is that you don't know what you're doing!
Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
- You don't know what you're doing.
Evren ile oynuyorsunuz ama ne yaptığınızı dahi bilmiyorsunuz.
Are you monkeying with the universe without even knowing what you're doing?
Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz. İzin verin de gideyim.
You don't know what you're doing.
Ne büyük bir hata yaptığınızı bilmiyorsunuz.
You don't know the kind of mistake that you are making here.
"Sevgili Bay Sawyer benim kim olduğumu bilmiyorsunuz ama ben sizi tanıyorum ve ne yaptığınızı biliyorum Annemle seks yaptınız ardından babamın tüm parasını çaldınız O da çok sinirlenip, annemi öldürdü Sonra da kendini."
" Dear Mr. Sawyer, you don't know who I am, but I know who you are, and I know what you done. You had sex with my mother, and then you stole my dad's money all away. So he got angry, and he killed my mother.
"Sevgili Bay Sawyer, benim kim olduğumu bilmiyorsunuz ama ne yaptığınızı biliyorum Annemle seks yaptınız ardından babamın tüm parasını çaldınız Ama sizi bulacağım ve size bu mektubu vereceğim böylece, bana yaptığınız şeyi hatırlayacaksınız."
"Dear Mr Sawyer, you don't know who I am, but I know what you've done. You had sex with my mother, and then you stole my dad's money all away. I'm going to find you and give you this letter so you'll remember what you done to me."
Orada oturup, ne yaptığınızı biliyormuş gibi davranabilirsiniz ama bilmiyorsunuz.
You can sit there and pretend you know what you're doing, but you do not.
"Sevgili Bay Sawyer, Kim olduğumu bilmiyorsunuz, ama ben sizin kim olduğunuzu biliyorum ve ne yaptığınızı..."
"Dear Mr. Sawyer, you don't know who I am, but I know who you are and I know what you done."
Biri ne yaptığınızı sorarsa, hiçbir şey bilmiyorsunuz.
Oh, Can We Have Code Names?
Ne yaptığınızı bile bilmiyorsunuz?
Do you even know what you're doing?
"Kim olduğumu bilmiyorsunuz ama ben sizin kim olduğunuzu ve ne yaptığınızı biliyorum."
You don't know who I am, but I know who you are. And I know what you done. "
Ne yaptığınızı bilmiyorsunuz siz.
Y'all don't know what y'all doing.
ne yaptığınızı sanıyorsunuz 81
bilmiyorsunuz 29
ne yapıyorsun 7063
ne yapiyorsun 66
ne yapacaksın 1355
ne yaptın 710
ne yapıyorsunuz 1080
ne yapıyorsun burda 17
ne yapmak istiyorsun 234
ne yapıyorsun ya 16
bilmiyorsunuz 29
ne yapıyorsun 7063
ne yapiyorsun 66
ne yapacaksın 1355
ne yaptın 710
ne yapıyorsunuz 1080
ne yapıyorsun burda 17
ne yapmak istiyorsun 234
ne yapıyorsun ya 16
ne yani 731
ne yapabilirim 379
ne yapacağız 1293
ne yapayım 319
ne yapıyorsun orada 124
ne yazık 321
ne yapmam gerekiyor 155
ne yazık ki öyle 24
ne yapıyorsunuz siz 45
ne yapıyorsun sen 411
ne yapabilirim 379
ne yapacağız 1293
ne yapayım 319
ne yapıyorsun orada 124
ne yazık 321
ne yapmam gerekiyor 155
ne yazık ki öyle 24
ne yapıyorsunuz siz 45
ne yapıyorsun sen 411