Sanırım öyleydi tradutor Inglês
181 parallel translation
- Evet, sanırım öyleydi.
- Yes, I guess it was.
- Şey, sanırım öyleydi.
- Well, I thought so.
Long, Sanırım öyleydi.
Long, I think it was.
Evet, sanırım öyleydi.
Yes, I suppose they were.
Sanırım öyleydi evlat.
I reckon that's what he was, kid.
- Evet. Sanırım öyleydi. - İçkiler, efendim.
- Oh, yes. I believe I did.
Junan, sanırım öyleydi.
junan, I thinkit was.
Evet, sanırım öyleydi.
Yes, I believe that was the term.
- Evet sanırım öyleydi.
- Yes, I believe it is.
- Evet, sanırım öyleydi.
- Yes, I guess she was.
Michael Kovach. Sanırım öyleydi.
- Michael Kovach, I believe it was.
- Sanırım öyleydi, efendim, evet.
I suppose it was, sir, yes.
Sanırım öyleydi.
I expect she was.
Av gezisiydi, yani sanırım öyleydi.
Huntin'trip, I think it was.
Evet, sanırım öyleydi.
Yeah, I guess so.
Sanırım öyleydi.
I think it was.
Spring, Spring Creek. Sanırım öyleydi.
Spring, Spring Creek, I think it was.
Evet sanırım öyleydi.
Yeah, I guess I was.
Sanırım öyleydi.
I suppose so.
Sanırım öyleydi.
I guess so.
- Evet, sanırım öyleydi.
- Yes, I suppose he was.
Sanırım öyleydi.
I guess they were.
- Evet, sanırım öyleydi.
- Yeah. I think so.
Sanırım öyleydi.
Yeah, I guess it was.
Şey, sanırım öyleydi.
Well, I think it was.
1961'de doğmuş, sanırım öyleydi.
He was born in 1961, I think it was.
- Sanırım öyleydi.
- I think it was.
- Sanırım öyleydi.
- I think perhaps I was.
Sanırım öyleydi.
I guess he is.
Pekala sanırım öyleydi..
Well even so.
- Evet sanırım öyleydi.
- Yes, I think so.
Sanırım öyleydi.
I suppose I have.
Evet, sanırım öyleydi.
Yeah, that's about right.
- Evet, sanırım öyleydi.
- Yes, I think it was.
- Hayır, emin değilim. Ama sanırım öyleydi.
- No, I'm not sure, but I think so.
Sanırım öyleydi.
I suppose she was.
- Sanırım öyleydi.
- That sounds about right.
Sanırım öyleydi.
I guess.
- Evet, öyleydi sanırım.
- I suppose I do.
- Sanırım öyleydi.
- I guess he was.
Öyleydi sanırım.
Dressing what yes.
Sanırım Bajorlular için işgal de öyleydi.
I suppose, for Bajorans, so was the occupation.
- Evet, sanırım öyleydi.
Yes, I believe so.
Lord Hollingford bana senin karşılaştırmalı osteoloji hakkında bir yazından bahsediyordu, adı öyleydi sanırım.
Lord Hollingford was telling me of a paper of yours on comparative osteology, I think it was.
Sanırım o yönden öyleydi.
I guess in that one respect he was.
Ve sanırım, bir şekilde öyleydi.
And I guess, in a way, I did.
Evet, öyleydi sanırım.
Yeah, I think so.
Uh, sanırım öyleydi.
Uh, I think so.
Eskiden öyleydi ama sanırım şimdi bir birimin başında.
Yeah. He used to... but I think now "he..." I think "he's..."
Sanırım öyleydi.
- I guess it was.
Sanırım o günlerde öyleydi ama itiraf etmeliyim böyle bir ilgi görmeyeli uzun zaman olmuştu.
I suppose I did back in the day, but, I have to admit... it's been a long time since anyone took such an active interest.
öyleydi 571
öyleydim 119
öyleydin 30
sanırım 5390
sanirim 35
sanırım öldü 20
sanırım oldu 18
sanırım olur 20
sanırım ben 59
sanırım bu 88
öyleydim 119
öyleydin 30
sanırım 5390
sanirim 35
sanırım öldü 20
sanırım oldu 18
sanırım olur 20
sanırım ben 59
sanırım bu 88
sanırım öyle 707
sanırım anladım 39
sanırım buldum 30
sanırım o 59
sanırım evet 122
sanırım öyle oldu 17
sanırım bu kadar 32
sanırım hayır 76
sanırım yok 57
sanırım anlıyorum 35
sanırım anladım 39
sanırım buldum 30
sanırım o 59
sanırım evet 122
sanırım öyle oldu 17
sanırım bu kadar 32
sanırım hayır 76
sanırım yok 57
sanırım anlıyorum 35