Sen bir kahramansın tradutor Inglês
432 parallel translation
Tom, sen bir kahramansın!
Tom, you're a hero.
Anne sen bir kahramansın.
Mommy, you're a heroine.
Sen bir kahramansın.
You're a hero.
Jack, sen bir kahramansın.
Jack, you're a hero.
- Fakat sen bir kahramansın.
- But you're a hero.
Sen bir kahramansın evlat.
Better part of valour, son.
Sen bir Kahramansın, herşey sana yaraşır
You are a superman, why bother with formalities
- Sen bir kahramansın.
- You're a hero.
Ama sen bir kahramansın.
But you're a hero.
- Sen bir kahramansın.
- I am? I did?
Sen bir kahramansın Dixie.
You're some bigtime hero, Dixie!
Homer, sen bir kahramansın!
Homer, you're a hero.
Sen bir kahramansın.
You are the hero.
Sen bir kahramansın.
You're a heroine.
Sovyetler Birliği'nde sen bir kahramansın.
- You're a hero of the Soviet Union.
Baba, sen bir kahramansın!
Dad, you're a hero!
Sen bir kahramansın.
A regular hero.
Evet adamım... sen bir kahramansın.
Well, my boy... you're a hero.
Sen bir kahramansın.
Your a real fucking hero.
Sen bir kahramansın!
You're a hero!
Sen bir kahramansın, aynı Charles Lindbergh gibi.
You're a hero, like Charles Lindbergh.
Sen bir kahramansın, Harris.
You're a hero, Harris.
Sen bir kahramansın, çok zenginsin peki, neden vaktini burada bir avuç aylakla harcıyorsun?
You- - Moss. You're such a hero, you're so rich, how come you're here wasting your time with a bunch of bums?
- Sen bir kahramansın.
- You're a hero!
Sen bir kahramansın, Jim.
You are a hero, Jim.
- Baba sen bir kahramansın.
Dad, you're a hero.
Sen bir kahramansın.
Aladdin, you are a hero.
Sen bir kahramansın True.
You have valor in you, True.
Sen bir kahramansın, babalık.
You're a hero, man.
Bazılarımız için sen bir kahramansın.
To some of us, you're a hero.
Sen bir kahramansın.
You are a hero.
Sen bir kahramansın, çocukları kurtardın.
You're a real hero to have saved those kids.
Cesedi korumaya çalışan bir kahramansın sen.
A hero for trying to protect a buddy.
Sen gerçek bir kahramansın, Bay Oldham.
You're a real hero, Mr. Oldham.
Sen hâlâ bir kahramansın.
A young, golden god of war.
Sen gerçek bir kahramansın ama yüzbaşı bunu anlayamadı.
You're a true Pietro Micca [war hero], but the captain didn't get it.
Sen milli bir kahramansın.
You're a national hero.
Marcus, sen gerçek bir kahramansın.
Marcus, you're a true hero.
Sen gerçek bir kahramansın, Leary değil.
You're the real hero, not Leary.
Sen gerçek bir kahramansın!
Indeed a young hero
Sen Romalı bir kahramansın.
You are a Roman hero.
Güzel, sen büyük bir kahramansın!
Good, a great hero
Biliyordum! Sen büyük bir kahramansın! Evet...
Uncles, Yun Fei Yang hoped that you could manage Wudang and carry on the great work of the ancestors.
Sen bir kahramansın.
You are a hero, you know.
Sen bir suçlu değilsin, bir kahramansın.
You're not a criminal, you're a hero.
Çok yaman bir kahramansın sen.
You are a bally hero.
Sen lanet olası büyük bir kahramansın, dostum.Hem de çok büyük!
All right, you're a big fuckin hero, big man! A big fuckin'hero!
- Sen gerçek bir kahramansın.
- You're a real hero.
Hadi, sen gerçek bir kahramansın.
Come on, you're a real-life hero.
Sen lanet olası bir kahramansın.
You're a fucking hero.
Ama sen şu an bir kahramansın.
But since you're such a hero,
sen bir tanesin 30
sen bir 32
sen bir meleksin 58
sen bir dahisin 132
sen bir pisliksin 43
sen bir erkeksin 31
sen bir harikasın 29
sen bir aptalsın 74
sen bir kadınsın 24
sen bir kızsın 17
sen bir 32
sen bir meleksin 58
sen bir dahisin 132
sen bir pisliksin 43
sen bir erkeksin 31
sen bir harikasın 29
sen bir aptalsın 74
sen bir kadınsın 24
sen bir kızsın 17