Arabada tradutor Espanhol
9,696 parallel translation
Bir bebeği sıcak arabada kilitlemiş. Ona soru sormaya çalıştığımızda da kaçtı.
Deja al bebé encerrado dentro de un coche, y entonces se escapa cuando intentamos preguntarle.
ÖIdürüldüğü gün Jason'ın arabada bulduk.
Lo encontramos en el coche de Jason el día que fue asesinado.
Beni de arabada bekleyen var.
Sí, tengo a alguien esperando en el coche.
- Belki de arabada beklemelisin. - Sanırım arabada beklemem lazım.
- Quizá deberías esperar en el auto.
Ama ben babam dışarıya yalnız başına giderken, babanın arabada oturup yedek kuvvet çağırdığına bahse girerim.
Pero apuesto a que omitió la parte donde él estaba sentado en el auto llamando refuerzos mientras mi padre estaba solo.
- Arabada giyinik şekilde bekliyorlar.
- Están vestidas en el carro.
Dedin ki : "Kate, Paul Newman gibi hemen halledip geliceğim sen arabada bekliceksin ve sonra hiçbir şey olmamış gibi yolumuza devam edicez."
"Saldré caminando como Paul Newman y nos iremos como si nos hubieran regalado una tostadora".
- Sana arabada bekle demiştim.
Te dije que esperaras en el coche.
Arabada hâlâ bir sorun mu var?
¿ Le pasó algo al auto?
Hayır! Bekle! Arabada kal!
¡ Quédate en el coche!
Bütün bunlar olurken sen arabada radyo dinliyordun, değil mi?
Se encontraba en el auto escuchando música... mientras esto sucedía, ¿ cierto?
Tamam, seninle arabada sevişebiliriz ama sadece 10 dakikam var.
Muy bien, te puedo follar en el auto pero solo tengo 10 minutos.
Sen arabada değildin hani?
Pensaba que no ibas en el coche, es lo que has dicho.
Motele vardığımız zaman arabada kalmanı istiyorum.
Cuando lleguemos al hotel, quiero que te quedes en el vehículo.
- Bunu arabada konuşuruz.
Esa es una discusión para el auto.
Sen arabada kal.
- Quédate en el coche.
Geetu, sen gir, arabada bekle.
Geetu, espera en el coche.
Sen arabada bekle.
Espera en el coche.
Arabada da DNA'nız varmış.
Y tu ADN está en el auto.
Arabada navigasyon sistemi var mi?
¿ Tiene sistema de navegación?
Richard Davis telefonunu arabada birakmisti.
Richard Davis dejó su teléfono en su coche.
Balım arabada bir şey unutmuşum.
- Olvidé algo en el auto, cariño.
Arabada unuttuğuna inanamıyorum.
No puedo creer que lo dejara en el auto.
Arabada hasar yok.
No hay daños en la carrocería del coche.
Jane'i arayıp onunla arabada buluşacağım.
Llamaré a Jane y haré que se reúna conmigo en el auto.
Evet? - 45 dakikadır arabada oturuyor.
- Ha estado sentado aquí por 45 minutos.
Uçan arabada buluşalım.
¡ Ve a la nave! ¡ Genial!
Sen arabada kal.
Quédate en el auto.
Christy ve kızlarla arabada olacağım zamana kadar bunu aklımda tutacağım.
Lo pensaré cuando tenga a Christy y a las chicas en el coche.
Arabada sevişmiştik.
Para. Sí, nos enrollamos en tu coche.
Hepsini bir dosyaya topladım, arabada.
Están dentro de un libro de viajes. En el coche.
Seni arabada bekleyeceğiz.
Le esperamos en el coche.
- Arabada bıraktın.
- Está en el coche.
Arabada bekle sen.
Trae el coche.
- İyi ki arabada kimse yokmuş.
Gracias a Dios no había nadie dentro.
O şeyleri çıkaracaklarını söyledi ama oraya giderken arabada hastalanmaya başladım. Beni sokak ortasında öylece bıraktılar. ve şimdi de hapse gireceğim.
El dijo que me sacaria estas cosas, pero me empeze a sentir mal en el paseo en coche yendo al lugar, y me empujaron fuera en la esquina de la calle, y ahora voy a ir a prision.
Babasıyla alışverişe çıkmıştı, arabada yolculuk ederken kaçan bir elmas hırsızından çıkan başıboş bir mermi ona isabet etti ve anında öldü.
" Estaba de compras con su padre, cuando una bala perdida de uno... de los atracadores atravesó el coche y la mató instantáneamente,
Ama arabada bir tane çadır var.
Pero hay una tienda en el auto.
Arabada kalın.
Usted se queda en el vehículo.
Beni durağa bıracak yer var mı arabada?
¿ Tienes hueco para llevarme al tren?
Jonathan, arabada beklemen gerektiğini söylemiştim sana.
Jonathan, te dije que esperaras en la camioneta.
Dışarıda arabada bekleyeceğim, gözlerimi üzerinde hissetmeyesin diye. Ama bir ihtiyacın olursa yakınlarda olacağım.
Entonces, estaré esperando fuera en el coche, para que no sienta mi ojo vigilante, pero estaré cerca por si fuese necesario.
Bekle, hâlâ arabada olduğunu mu söylüyorsun?
Espera, ¿ me estás diciendo que todavía estás en el coche? Sí.
Arabada bekle.
Quédate en el coche.
Bu sefer arabada kalmak istiyorum aslına bakarsan.
He pensado que me voy a saltar esta, en verdad.
Sen Nobu'nun adamlarıyla uğraşırken arabada yakaladım onu.
Le pillé en la furgoneta, mientras tú hacías el tonto con los hombres de Nobu.
Arabada senin canına okuyacağım!
¡ Más vale que tengan una epidural en el auto!
Evim dışındaki ilk kusuşum o arabada olmuştu.
La primera vez que vomité fuera de mi propia casa fue en el fondo de ese auto.
Ben arabada bekleyeceğim.
- Iré al auto.
Arabada biraz uğraştık.
Tuvimos una pequeña contienda en el coche.
Arabada karıştırırız.
Lo mezclaremos en el auto.
arabadan in 33
arabada kal 31
arabadan inin 17
arabada bekle 29
arabadan çık 41
arabadan çıkın 27
arabadan uzaklaş 16
araba 243
arabam bozuldu 28
arabalar 60
arabada kal 31
arabadan inin 17
arabada bekle 29
arabadan çık 41
arabadan çıkın 27
arabadan uzaklaş 16
araba 243
arabam bozuldu 28
arabalar 60
arabayı 17
arabam 88
arabası 18
arabaya 46
arabayla 21
arabam var 42
arabam yok 26
arabayı getir 44
arabaya bin 384
araba nerede 43
arabam 88
arabası 18
arabaya 46
arabayla 21
arabam var 42
arabam yok 26
arabayı getir 44
arabaya bin 384
araba nerede 43
araban var mı 39
araba mı 39
araban nerede 53
arabam nerede 20
araba bekliyor 25
araba geldi 18
araba kazası 31
arabaya binin 67
arabayı al 20
arabacı 48
araba mı 39
araban nerede 53
arabam nerede 20
araba bekliyor 25
araba geldi 18
araba kazası 31
arabaya binin 67
arabayı al 20
arabacı 48