Basarisiz tradutor Espanhol
118 parallel translation
Basarisiz bir yazarin kendine aciyan ve sürekli hap yutan esi olmak yeteri kadar iyi degil mi?
¿ El ser la esposa de un escritor fracasado no es lo suficientemente bueno o el dorar la píldora y la autocompasión?
Ek olarak, basarisiz bir yazar olmak için deneyip basarisiz olmalisin, sen bir hiçsin.
Además, deberías de tratar y fallar para ser un escritor fracasado, y no eres nada.
Çocuk istemiyor, ama ameliyat basarisiz oluyor, kadin ölüyor.
No quiere tener un hijo, pero la operación sale mal y muere.
Ekonominin modernlestirilmesi hayati bir gorevdir, ve basarisiz olursak, sinirli bir ozgurluğumuz olur ve durgunluk isyanlara neden olur.
Luchar contra las eternas mentiras de la burguesía. La modernización de nuestra economía es, pues, una tarea vital... y si fracasamos, sólo habrá lugar para la independencia relativa.
Alman isçi sinifi, 1848 yilinda kalici bir devrim baslatma konusunda basarisiz olmustur ;
La clase obrera no decretó la revolución en permanencia en la Alemania de 1848 ;
Mücadele, somut olarak basarisiz oldu.
Concretamente, había fracasado.
Kil çalmak için gizlice sivistigini, bütün gece bizi ayakta biraktigini erkek kardesinin okulda basarisiz olmasina neden oldugunu bir duysun!
Cuando te sales a hurtadillas para robarte el barro... nos mantienes despiertos toda la noche y haces que tu hermano falte a clases.
simdi 24 saat içinde yeni bir makale konusu bulmaliyim yoksa basarisiz olacagim.
Y ahora se me tiene que ocurrir un nuevo tema para el artículo en 24 horas o fallaré en mi tarea.
Ama giyinip kusanip tehlikeye kostugu bir sonraki seferde basarisiz olacak.
Pero la próxima vez que se ponga el traje- - Y corra de cabeza hacia el peligro fallará.
Gelecegi gördüm, basarisiz olmusuz.
¡ He visto el futuro! Hemos fracasado.
Eger basarisiz olursak, hepinizi yok ederim.
Si fracasamos, serás eliminado.
Fakat basarisiz olmadim, Forge!
¡ Pero no fallé, Forge!
Basarisiz olursak bir iç savas çikar.
Si no lo logramos, habrá una guerra civil.
Bitmek bilmeyen tartismalar, basarili ve basarisiz eylemler, ayrica iki taraftanda ölüler vardi.
Hubo discusiones interminables, éxitos y fracasos, muertos de una parte y de la otra.
Yalniz olup basariIi oldugunu hissetmek bir iliskide olup sürekli basarisiz oldugunu hissetmekten çok daha iyi, degil mi?
Es mucho mejor estar sola y sentir que tienes éxito que estar en una relación y sentir que te equivocas todo el rato, ¿ verdad?
Kuzey Amerika'daki tesisle baglanti kurma girisimlerimizde devamli basarisiz oluyoruz.
No hemos podido comunicarnos con las instalaciones de EE.
Basarili oldugunda bile yüzüstü birakiyorlarsa basarisiz oldugunda kimbilir neler yapmazlar!
Si estàn listos a abandonarlo a pesar de sus èxitos... ¿ Què aràn si falla?
Yani daha ilk gece basarisiz oldu...
Bueno, él no pudo llevarlo a cabo la primera noche.
Basarisiz olduk.
Sin éxito.
Basarisiz.. huh? Evet!
Perdedor, ¿ verdad?
Çok bir halka üzerinde mücadele farkli sokak veya. Ben basarisiz düsündüm.
Era diferente pelear en la calle a pelear en el ring, nunca pensé que podría pelear
- Basarisiz oldunuz.
- Creo que en eso fallaste. No, no.
Bana bir sey önerdin. Önerdigin sey basarisiz olunca da bana :
Me sugieres una dirección que seguir y cuando va mal me dices :
Benim gibi havali bir kahramanla nasil basarisiz olabiliriz ki?
Con un elegante héroe como yo en el caso, ¿ cómo podemos fallar?
Israilliler defalarca Kudüs yolu üzerindeki güçlü bir nokta olan Latroun'u almak ve yolu açmak için çabaladilar ancak basarisiz oldular.
Para reabrirla, los israelíes intentaron y fracasaron repetidamente tomar Latroun, un punto crucial en la carretera de Jerusalén.
Baskan Bush tarafindan desteklenen su anki baris süreci, eger 1948'le ilgili problemler çözülmezse diger baris süreçleri gibi basarisiz olacak.
El proceso de paz actual, patrocinado por Bush, fallará como los demás, si no puede resolver problemas que están fuertemente unidos a 1948.
Tanri bize der ki eger devlet kurmaya calisirsaniz, basarisiz olacaksiniz.
Dios dijo " si van a intentar hacer un estado, No van a tener éxito.
Ama hiçbir ordu onlara ulasamadigi gibi ; Luftwaffe uçaklari da, hava kuvvetleri komutani Hermann Göring tarafindan verilmis sözlere ragmen yeterli malzeme ulastirmakta basarisiz olur.
Pero ningún ejercito podría llegar a ellos. Y los aviones de la Luftwaffe fallan en entregar suficientes suministros. incluso con la promesa del comandante de la fuerza aérea,
- Iron Man bizi korumak için basarisiz asla.
- Iron Man nunca ha dejado de protegernos.
Deneyip, basarisiz olmaktan daha iyidir degil mi?
Mejor que intentarlo y fallar, ¿ eh?
Kapinin arkasinda yalandan öldürme fikrinde basarisiz oldugumuzu düsünebilirsin.
¿ Cree que podamos olvidarnos de eso de que finja matarnos detrás de la puerta?
POLİS İPUÇLARINDA BAŞARISIZ.
La policía sigue una pista falsa
"ANAYASAYA SALDIRI BAŞARISIZ OLDU"
LOS CIENTÍFICOS RECHAZAN MENTIRAS NAZIS.
ARIZA FIRLATMA BAŞARISIZ
MALFUNCIONAMIENTO - FALLA EN EL LANZAMIENTO
BURDA BİR KARŞI DURMALIYIZ, EĞER BAŞARISIZ OLURSAK
No estoy de acuerdo.
VE BAŞARISIZ OLURSA BAŞKAN SAĞ TARAFTAN ÇOK BÜYÜK BASKI ALACAK ÖYLE BİR SİVİL FELAKET OLUR Kİ
Eso anegaría el país... y crearía un desastre civil de tal magnitud... que no creo que los norvietnamitas negociasen hasta estar seguros... de que se trata de un desafío que no pueden ganar.
DÜŞMANIN PLANLARI BAŞARISIZ OLDU
Si han fracasado, Dios nos ayude cuando triunfen.
EVET DEĞİŞTİ BAŞARISIZ KAZANCAKTIK VE SEN
El enemigo no pudo sorprendernos, nos espera la victoria... y tan sólo tú y tu gente estáis en contra de un esfuerzo más... que remate estos tres años de guerra con la victoria.
MAYMUN 6. DAKİKADA ÖLDÜ GENETİK DEĞİŞİM BAŞARISIZ OLDU
MONO MUERTO FALLÓ LA MODIFICACIÓN GENÉTICA
BARIŞ GÖRÜŞMELERİ BAŞARISIZ
CESAN DISCUSIONES DE PAZ
SONUÇ : BAŞARISIZ
RESULTADO :
SİSTEM BAŞARISIZ OLDU
FALLO DEL SISTEMA
922044 : 16 SİSTEM BAŞARISIZ OLDU
922044 : 16 FALLO DEL SISTEMA
Basarisiz olduk.
Fallamos.
Basarisiz olmayacak!
Reza para que no falle.
BAŞARISIZ JASON BOURNE
FRACASO JASON BOURNE
BAŞARISIZ
- FALLÓ
- oldukça basarisiz. - Görüyorsun, Paul.
Es todo así... un fiasco patético.
Ben, demek istediğim... Kemik iliği naklinin basarîsiz olacağını Öğrendiğim zaman...
Ben, lo que quiero decir es que cuando me enteré que mi trasplante de médula no había sido exitoso- -
İNSAN / HAYVAN HİBRİDİ BAŞARISIZ
Empalme Híbrido Humano / Animal SIN ÉXITO
GÖREV BAŞARISIZ...
MISIÓN FALLIDA
başarısız 35
başarısız oldum 33
başarısız oldu 30
başarılar 28
başarı 43
başarılı 32
başarabilirsin 108
başardık 725
başardım 366
başardı 180
başarısız oldum 33
başarısız oldu 30
başarılar 28
başarı 43
başarılı 32
başarabilirsin 108
başardık 725
başardım 366
başardı 180
başardın 415
başaracaksın 136
başaramadım 52
başaracağız 144
başarabiliriz 43
başaracağım 55
başarabilirim 18
başaramadın 18
başaramadık 18
başaramayacaksın 18
başaracaksın 136
başaramadım 52
başaracağız 144
başarabiliriz 43
başaracağım 55
başarabilirim 18
başaramadın 18
başaramadık 18
başaramayacaksın 18