Burası daha iyi tradutor Espanhol
255 parallel translation
Burası daha iyi.
Estás mejor aquí.
Burası daha iyi, yataklı vagon gibi.
Aqui se está bien, es cómodo. Y podemos estar las dos.
Burası daha iyi görünüyor.
Por aquí está mejor.
Burası daha iyi kokmuyor mu, Grafton?
Ahora huele mejor aquí, ¿ no, Grafton?
Burası daha iyi.
Y es justo que no lo haya.
İnan bana, burası daha iyi.
Debes creerme, es lo más horrible que he visto.
Burası daha iyi, gizlenebiliriz.
Aquí al menos podemos cubrirnos.
- Burası daha iyi.
- Porque aquí es mejor.
- Hayır burası daha iyi.
- Aquí afuera está bien.
Burası daha iyi.
Estoy mucho mejor aquí fuera.
Onsuz burası daha iyi bir yer değil mi?
Estamos mejor sin ella, ¿ no es así?
Beni ziyarete gelebilirsin. Burası daha iyi.
Tú vendrás a verme aquí, es más simpático.
Burası daha iyi.
Bien.
Hayır, burası daha iyi.
No, mejor aqui.
Burası daha iyi arkadaki yerden.
- Que ocultarlo detrás.
Burası daha iyi bir mahalle.
Este es un barrio mejor.
Burası daha iyi.
Se está bien aquí.
Okumak ya da çalışmak için, burası daha iyi.
Para leer o trabajar, es mejor aquí.
Buraya, buraya, burası daha iyi.
Bueno, bueno, bueno, excelente.
Yalnız olduğumda burası daha iyi.
Es mejor. Cuando estás solo.
Prag'a gitme, burası daha iyi.
No vayas a Praga, esto es mejor.
Burası daha iyi.
Estoy muy bien aquí.
İyi ki o kalabalıktan kaçmışsın, burası çok daha güzel.
Me alegro de que hayas salido. Se está mucho mejor aquí.
Laf aramızda Bay Sharp burası alışık olduğum yerlerden çok daha iyi.
En confianza, señor Sharp esto es bastante mejor que a lo que estoy acostumbrado.
Burası daha iyi.
Es mejor aquí.
Çünkü burası bilardo salonundan daha iyi bir adres.
Porque es mejor sitio que los billares.
- Burası daha iyi.
... porque es muy delicado
Benim gibi turistlerle dolu otellerden daha iyi burası. - Aman Tanrım!
¡ Giovanna!
Sonuç olarak, burası Auschwitz'den çok daha iyi.
De todas formas, es mucho mejor aquí que en Auschwitz.
Burası da olur fakat bu uzaklığa ağırlık taşımamak için çan kulesine yakın kazarsak daha iyi olacaktır.
Aquí también se puede, solo que sería más cómodo cerca del campanario. Porque esto está muy lejos, para cargar con tanto peso...
Burası daha iyi.
Pero tenía los muslos gruesos y aterciopelados.
Burası yerine, yukarıda yakalanmam daha iyi olacaktır.
Bueno, si soy capturada, es mejor estar arriba que aquí.
Burası Leningrad'dan bile daha iyi.
Este sitio es mejor que Leningrado.
Burası hayvanat bahçesinden daha iyi.
Esto es mucho mejor que el zoo.
Burasının geldikleri yerden daha iyi olduğunu düşünenler gibi, burasının birşey olduğunu düşünüpte gelenler var. böylece herkes birşey arıyor, bir şekilde bir cevap arıyor. Cevabın bulunmadığı bu yere.
Gente que está perdida ha venido aquí buscando alguna clase de respuesta que no existe.
Burası huzurlu bir şehir. Buradaki her vatandaş kanunlara saygılıdır ve daha iyi bir gelecek için vergisini öder.
Esta es una ciudad pacífica... donde los ciudadanos respetan la Ley... y pagan su contribución para un mejor mañana.
Biliyorum, burada olmanın tek nedeni İngilizce kredilerini doldurmak, ama Tanrım, madem burasın, daha iyi olmalısın. Değil mi?
Sé que todos están aquí para lograr suficientes créditos en Lengua, pero Dios, si estoy aquí, debería hacer un mejor trabajo, ¿ cierto?
Burası hoş bir restoran ama yolun karşısındaki daha iyi.
Éste es un buen restaurante, pero el de enfrente es mejor.
Burası daha iyi.
¿ No se está mejor ahí?
Burası benim evimden bile daha iyi lan!
¡ Mierda! Viven mejor que yo.
Siktir, burası Disneyland'dan daha iyi.
Carajo, man, esto es mejor que Disneylandia.
Sözüm ona orijinalden bile daha iyi denen keçi banknotlarının kaynağı burası.
Esta es la fuente de los billetes falsos que teóricamente eran mejores que los originales : Los billetes Chivo.
Yoldaşlarınızla gelmiş olsaydınız hizmetçilerin yatakhanesinde yer ayarlardım size ama yalnız olduğunuza göre burası sizin için daha iyi olacaktır.
Si hubiera venido con sus compañeros, les hubiera dado camas en el dormitorio de los criados,... pero ya que está Ud. solo, creo que se encontrará mejor aquí aunque tenga que dormir en un sofá.
Burası da sizin mahalle olduğu için... sizi arasam daha iyi olur diye düşündüm.
Y como sabía que este es su barrio pensé en llamarlo de inmediato.
Ve, lanet olsun, burası başladığım günden çok daha iyi durumda.
Y, demonios, ésto es más que con lo que empecé.
Buradan çıkınca kendimi daha iyi hissedeceğim. Burası iğrenç!
Cuando salga, porque este excusado apesta.
Bizim için burası Alpha'dan daha iyi.
Aquí estoy mejor que en Alfa.
Burası daha iyi.
Aquí se está mejor.
Burası Epcot Merkezi'nden daha iyi.
Esto es mejor que Disney World.
Bulunmak istediğim yerin burası olduğunu çok daha iyi anladım.
Cada vez estoy más convencido de que es aquí donde quiero estar.
Burası güzel çünkü burada yaşarken uzaktaki şeyler daha iyi görünüyorlar.
Es hermosa porque viviendo en ella... las cosas lejanas... parecen mejores.
daha iyi olur 49
daha iyi 561
daha iyisini yapabilirsin 39
daha iyiyim 141
daha iyi olacak 29
daha iyi misin 168
daha iyisin 19
daha iyi misiniz 18
daha iyi olurdu 21
daha iyi mi 68
daha iyi 561
daha iyisini yapabilirsin 39
daha iyiyim 141
daha iyi olacak 29
daha iyi misin 168
daha iyisin 19
daha iyi misiniz 18
daha iyi olurdu 21
daha iyi mi 68