English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ D ] / Dışarı çıkmalıyım

Dışarı çıkmalıyım tradutor Espanhol

141 parallel translation
Yune, dışarı çıkmalıyım.
¡ Eun-chae! Tengo que salir.
- Hayır, yine dışarı çıkmalıyım.
- No, debo salir otra vez.
Dışarı çıkmalıyım. Yürümeliyim.
Tengo que salir, tengo que caminar.
Dışarı çıkmalıyım.
Tengo que salir.
"Daha çok dışarı çıkmalıyım, biraz tatil yapmalıyım."
Debería salir más, tomarme algo de tiempo libre.
Bir şekilde dışarı çıkmalıyım!
Tengo que salir de alguna manera.
Nefes almak için dışarı çıkmalıyım, lütfen.
Tengo que tomar el aire.
- Dışarı çıkmalıyım!
¡ Hace falta que salga de aquí!
Dışarı çıkmalıyım.
Voy a salir.
Ara sıra dışarı çıkmalıyım.
Tengo que salir ocasionalmente.
Çünkü dışarı çıkmalıyım.
Porque tengo que salir.
- Dışarı çıkmalıyım.
- Tengo que salir.
- Acele et, dışarı çıkmalıyım.
- Apresúrate que debo salir.
Bir süre dışarı çıkmalıyım.
Tengo que salir un rato.
- Dışarı çıkmalıyım.
- Debo salir.
Canım, dışarı çıkmalıyım.
Debo bajarme aquí.
Artık dışarı çıkmalıyım.
Tengo que irme.
Dışarı çıkmalıyım!
¡ Tengo que salir de aquí!
Buna dayanamıyorum, dışarı çıkmalıyım yoksa bayılacağım.
¡ Ya basta, no lo soporto más...! Si no salgo, me voy a desmayar...
Bu akşam saat sekizde dışarı çıkmalıyım.
Hoy a las ocho quiero salir.
Dışarı çıkmalıyım.
Tengo que salir de aquí.
Dışarı çıkmalıyım bir an önce aklımı oynatmadan
Tengo que salir antes de perder el control
Dışarı çıkmalıyım.
Si consigo llegar al exterior.
Dışarı çıkmalıyım.
Tengo que irme.
Bir süre için dışarı çıkmalıyım.
Tengo que salir un momento.
Artık gitseniz iyi olur, çünkü dışarı çıkmalıyım.
Será mejor que se vaya, porque voy a salir.
Dışarı çıkmalıyım.
Me tengo que ir de aquí.
Yakında dışarı çıkmalıyım.
Dentro de un rato volveré a salir.
Ve Joey çok kibar bir adama benzediğinden dolayı belki de onunla bir ara dışarı çıkmalıyım?
Y dado que Joey parece un chico tan tierno quizá un día salgamos.
Dışarı çıkmalıyım.
Debo salir.
Dışarı çıkmalıyım.
Debo irme.
Sol kolum ağrıyor, dışarı çıkmalıyım
Mi brazo izquierdo se lastimó. Tengo que salir.
Daha fazla dışarı çıkmalıyım. Lafı gelmişken ; son zamanlarda Fred'le konuşanınız oldu mu?
necesito salir mas. y hablando de salir, alguien ha hablado con Fred ultimamente?
Bu yüzden bu gece dışarı çıkmalıyım.
Por eso tengo que salir esta noche.
- Dışarı çıkmalıyım.
- Tengo que levantarme.
Dışarı çıkmalıyım. Oğlumu bulmalıyım.
¡ Tengo que salir y buscar a mi hijo!
Birkaç saatliğine dışarı çıkmalıyım.
Tengo que irme por unas horas.
Bir süreliğine dışarı çıkmalıyım.
Es sólo un apagón temporal.
Lütfen, dışarı çıkmalıyım.
Por favor, necesito estar afuera.
Dışarı çıkmalıyım!
¡ Debo irme!
- Dışarı çıkmalıyım.
Tengo que salir.
O zaman dışarı daha sık çıkmalısın tatlım... ve küçücük tefecik sorunlarını unutmalısın.
Deberias salir mas a menudo, cielo y olvidarte de tus ridículos problemas.
- Bayım, bayım dışarı çıkmalısınız, dışarı bayım.
- Mueva el trasero y consígame un...
Dışarı mı çıkmalıyım... Canın cehenneme.
Tengo que salir... carajo.
Dışarı çıkmalıyım.
Tengo que ir afuera.
Dışarı çıkmalıyız- - Beyin Takımı'nın yardımı olsun olmasın.
Resolveremos esto... con o sin la ayuda de ellos.
Kaptan, dışarı ben çıkmalıyım.
Capitán, yo debería ir.
Dışarı daha sık çıkmalıyım.
Debería salir más seguido.
Çünkü o makineleri çalıştırdığımız an oradan dışarıya - çıkmalıyız ve...
Porque cuando prendamos esas máquinas será cuando terminemos... - saliendo de ellas y... - Claro.
Çıkmalıyım, dışarıda...
- Todavía tengo que...
Ben devamlı buralardayım. Bir ara dışarı çıkmalıyız.
Habiendo estado aquí por todo este tiempo deberíamos salir.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]