Silahın var mı tradutor Espanhol
784 parallel translation
Silahın var mı?
¿ Tiene una pistola?
Silahın var mı?
Ya las tengo.
Bu neredeyse bana çarpan adam. Silahın var mı?
Es el tipo que casi me pega en la calle. ¿ Tienes una pistola?
- Silahın var mıydı?
¿ Tenía usted un revólver?
Silahın var mı?
- ¿ Tienes una pistola?
Sana benimkini vereyim, ama silahın var mı, Doll?
Te daría la mía, pero... ¿ Tienes una, Doll?
- Silahın var mı?
- ¿ Usted lleva revólver?
- Silahın var mı? - Hayır.
- ¿ Tienes un arma?
- Silahın var mı?
- ¿ Tienes una pistola?
Sam, silahın var mı?
- Sam, ¿ tienes un arma?
- Silahın var mı? - Hayır.
- ¿ Tiene arma?
Silahın var mı? - Evet, evet.
- ¿ Tienes pistola?
- Silahın var mı?
- ¿ Tienes un arma?
Kendine ait bir silahın var mı?
¿ Tienes tu propia pistola?
- Silahın var mı?
- ¿ Tiene una pistola?
Silahın var mı?
¿ Estás armado?
Silahın var mı dedim?
¿ Tiene una pistola?
- Silahın var mı? - Hayır.
- ¿ Tiene una pistola?
Sorayım. Silahın var mı?
Le pregunto. ¿ Estás armado?
Silahın var mı?
¿ Trae pistola?
- Silahın var mı?
- ¿ Tenéis armas?
Silahın var mı?
¿ Tienes pistola?
Silahın var mı?
¿ Llevas armas?
- Silahın var mı?
¿ Tienes una pistola?
Silah taşıma ruhsatın var mı?
¿ Tiene permiso de armas?
Özel bir silahınız var mı?
¿ Tiene algún martillo para moler?
Bay Graham! Silahınız mı var?
Sr. Graham, usted tiene un arma.
- Silahın var mı?
- Me voy de aquí.
Silahınız var mı?
¿ Tienen armas?
- Karınızın silahı var mı bay Kingsby?
- ¿ Su mujer tenía una pistola?
Ama kadın meselesine geri dönelim. Crystal'ın silahı var mıydı yok muydu?
Volvamos a Chrystal. ¿ Tenía pistola o no?
Silahım var ve sende bir delik açabilirim!
¡ N-no se me...! Tengo una pistola y lo perforaré.
- Yanınızda silahınız var mı?
¿ Tiene una pistola? - Sí.
Bir düzine farklı silah planım var! Hepsi de savaşın yönünü değiştirecek kapasitede!
Tengo otras doce, todas ellas capaces de cambiar el curso de la guerra.
Bu silahın geri tepmesi fazla, bu nedenle sabit durmaz. Başkanı mıhlamamız için sadece üç saniyemiz var işe giriştiğimizde masanın titremesini istemiyorum.
Sólo tenemos 3 segundos para acabar con el Presidente,... y no quiero que la mesa vibre a la hora de la verdad.
Silahın var mı?
No.
- Silahın ve çantan var mı?
- ¿ Tienes un rifle y una bolsa?
- Silahınız var mı Greer?
- ¿ Tienes una pistola, Greer?
Bakın, silahımın ruhsatı var. Size söyleyeceğim bu kadar.
Mire, tengo el permiso.
Silahın var mıydı?
¿ Tenía una pistola?
Silahınız var mı efendim?
¿ Tiene un arma, señor?
- Elbette. - Silahınız var mı?
- ¿ Tenéis armas?
- Silahın var mı?
¿ Trajo su arma?
Barın arkasında gizli silah rafları var mı?
¿ Hay estantes para pistolas ocultos detrás de la barra?
Silahınız var mı?
¿ Tiene un arma de fuego?
Kaç asker, kaç silah düşmanımızın bu işte kaç tane tankı var.
Cuantos hombres, cuántas armas cuántos tanques está usando el enemigo.
Hiç silahınız var mı?
¿ Tiene algún arma?
Silahınız var mı?
¿ Lleva armas de fuego?
Hiç kimsede silah var mı? Orada duvara dayanın.
Todos ustedes, ¡ contra la pared!
- Silahınız var mı Madam Sophie? - Yok.
- ¿ Tiene usted una pistola, Madame Sophie?
Silah sesi duydum Şerif. Bana ihtiyacınız var mı?
Oí disparos, sheriff. ¿ Me necesita?