Çocuklar nasıl tradutor Espanhol
2,004 parallel translation
Çocuklar nasıl, boşanmanıza bir şey diyorlar mı?
¿ Cómo están tomando el divorcio los niños?
Ayrıca siz çocuklar nasıl olsa film boyunca konuşacaksınızdır.
Tú sabes que quieres hacerlo. No han hablado nada.
Judith ve çocuklar nasıl?
¿ Cómo están Judith y los niños?
Çocuklar nasıl? İyiler Komutanım.
Como están los muchachos?
Çocuklar nasıl?
Como estás? Te extraño mucho.
Çocuklar nasıl?
¿ cómo están los niños?
Çocuklar nasıl?
¿ Cómo están los chicos?
Peki ya çocuklar nasıl?
¿ Y los chicos, cómo lo están llevando?
Çocuklarımıza İspanya'da nasıl evlendiğimizi anlatmak harika olurdu ve babamın arkadaşı bunu bizim icin çok kolaylaştırabilir.
¿ Por qué no? Sería genial decirle a nuestros hijos que nos casamos en España y los amigos de papá realmente nos facilitarían las cosas.
Benim çocuklarımın da senin seviyene ulaşmak için nasıl çabaladıklarını görebilirsin.
Bien! Puedes ver mis hijos, Algún día alcanzaran tu nivel.
Çocukları nasıl iltica ettireceksin?
¿ Cómo vas a conseguir asilo para los chicos?
Söyle bakalım, bazı çocukların sadece adlarını hatırlarken onun tam adını nasıl hatırlıyorsun?
Dime una cosa, si solo recuerdas algunos de los nombres, ¿ cómo es que recuerdas su apellido?
Çocukların nasıl öldürüldüğünü mü?
¿ Cómo matar niños?
Peki, bu size kendinizi nasıl hissettiriyor, çocuklar?
Chicos, ¿ cómo los hace sentir esto?
Siz çocuklar buraya nasıl girdiniz?
¿ Cómo entraron aquí?
Ziyaretlere çocukların gitmesine izin verilmemesine nasıl üzüldüğümüzü kelimeler anlatmakta kifayetsiz kalır.
No puedo expresar con palabras la tristeza que me producía que las niñas no pudieran visitar a su padre.
Çocukları anne-babalarının nasıl tanıştığını biliyorlar mıymış?
Haz saber a los chicos Como se conocieron sus padres?
Siz çocuklar buraya nasıl geldiniz?
¿ Cómo llegaron Uds. aquí?
Sen nasıl...? Benim çocuklarımı...
Por Dios, ¿ cómo puedes con mis hijos?
Sen nasıl götürürsün benim çocuklarımı?
¡ ¿ Cómo pudiste llevar a mis hijos?
Herhangi birimizin hayatını çözmeleri 4 dakikalarını alırdı, ve % 95 gibi iyi bir oranla, yasalara değişime ve risklere karşı duruşumuzu, nasıl bir insanla evleneceğimizi, çocuklarımızın sınav notlarını, günlük hayatımızın normal şartlarında nerede olacağımızı ve öldüğümüzde toplam ödemiş olacağımız vergileri tahmin edebilirler.
las llamadas entrantes y salientes, los viajes, el colegio de los niños. Les llevaría unos cuatro minutos hacer un análisis completo de cada uno de nosotros, y predecir con un porcentaje certero, más del 95 %, qué actitud tendríamos ante la ley y el orden, el cambio, el riesgo, con qué persona nos gustaría casarnos, las notas de los exámenes que tendrán nuestros hijos, dónde estamos cada día, la expectación de nuestra vida, y la cantidad de impuestos que creará nuestra herencia.
Çocuklarımızın nasıl olacağını düşünsene.
Imagina como se verían nuestros hijos.
Sence Başkan okuldakilere çocukları nasıl eğiteceklerini sağlıkçılara işlerini nasıl yapacaklarını ya da temizlikçilere çöpü nasıl toplayacaklarını söylüyor mudur?
El alcalde no les dice a las escuelas cómo deben enseñarles a los niños ni les dice a los médicos o a los barrenderos cómo deben hacer su trabajo.
Bu çocukları nasıl bir işe bulaştırdığının farkında mısın?
¿ Has pensado sobre lo que vas a hacer que pasen estos muchachos?
Hem de nasıl üstelik! Bir şeyler içmeliyim. Uslu durun çocuklar.
Necesito beber... niños.
Çocukları nasıl anlayacağımızdan da bahsetmiş mi kendisi?
- ¿ Dijo algo sobre entender a los niños de 10 años?
- Nasıl gidiyor çocuklar?
- ¿ Cómo les va, muchachos?
Nasıl gidiyor çocuklar?
- ¿ Cómo va chicos?
Yani, işin içinde küçük çocuklar ve bilge adamlar olunca işler nasıl ters gidebilirdi ki?
Quiero decir, ¿ cómo podía ir mal con los niños pequeños y los reyes magos?
Çocukların nasıl gelişim gösterdiğini ifade ediyor.
En cómo procesan los chicos las cosas.
Bu orospu çocuklarının köklerini nasıl kurutacağımızı buldum ben.
Vecino, tengo una teoría para deshacerse de estos hijos de puta.
Nasıl her zaman çocuklarının farklı olduklarının farkında olduklarını.
Sobre cómo ellos siempre supieron que sus hijos eran diferentes.
Manny... Çocuklarımı terk etmemi nasıl beklersin?
Manny... ¿ Cómo crees voy a abandonar a mis hijos?
Size nasıl teşekkür edebileceğimi bilmiyorum çocuklar.
De veras no sé cómo darles las gracias.
Hey, nasıl gidiyor çocuklar?
Hola, ¿ qué tal?
Çocukların için nasıl hikayelerin var, Robinson?
Qué de historias tienes para tus hijos, Robinson.
Çocuklar nasıl abartır bilirsiniz.
Gran tipo.
Fakat nasıl olur çocuklar emin olmaktan öte, Profesör Carty'i esrarengiz buluyorlar...
Pero como perdura, los muchachos están lejos de saber algo acerca del enigmático Profesor Carty.
Nereye bakacağını bilmezsen nasıl bulabilirsin ki çocuklarını?
¿ Cómo vas a encontrar a tu hijo si no sabes dónde buscarlo?
- Nasıl gidiyor çocuklar?
- ¿ Cómo están, amigos?
Nasıl olur da bu çocukların hiç biriyle takılmazsın?
Por que no andas con ninguno de esos chicos?
Hazine avı nasıl gidiyor çocuklar?
¿ Cómo va la cacería?
Biraz büyüseniz nasıl olur çocuklar?
¿ Qué piensan de crecer un poco? ¿ Un poquito quizás?
Yani diyorum ki, nasıl büyüyecek bu çocuklar?
¿ Entonces, cómo van a educarse esos niños?
- Çocuklar bayılıyor. - Hem de nasıl.
- Los niños lo adoran.
Çocuklarına bak çünkü aşırı tutkuyla zamanının kısa dönemlerinin nasıl dizginleneceğini biliyorlar.
Mira a tus niños porque ellos saben cómo vivir breves periodos de tiempo con una pasión extrema.
İki kişinin resmini koyduğunda çocuklarının nasıl olacağını gösteren bir internet sitesi var.
Hay una web en la que pones la foto de dos personas y ves cómo serán sus hijos.
Valla, genç çocukların nasıl olduğunu bilirsin.
Tú sabes cómo es con dos hijos adolescentes.
Ee... Oliver'a sataşmaları konusunda çocukları nasıl durduracaklar?
Bien, ¿ y cómo impediremos que el matón la tome con Oliver?
Connie'nin faturalarla nasıl baş edeceğini düşünüyordum garajda aküsü bitmiş arabayı ve o mamayı içen zavallı çocukları düşünüyordum.
¿ "La batería del automóvil está muerta, en el garaje"? Que le habrá pasado a... eso pobres niños... que bebieron la leche en polvo.
Ama ne istediği ile ilgili hiç bir fikrimiz yok. Tüm bildiğimiz nasıl göründüğü. Bu çocuklar için gerçekten endişeliydi.
No tenemos idea de lo que quiere, y todo lo que sabemos es que parecía, bueno, verdaderamente preocupada por esos niños.
nasılsın 5362
nasilsin 47
nasıl 3954
nasil 16
nasılsınız 3074
nasıl gidiyor 2080
nasil gidiyor 23
nasıl oldu 268
nasıl öldü 77
nasıl yani 1497
nasilsin 47
nasıl 3954
nasil 16
nasılsınız 3074
nasıl gidiyor 2080
nasil gidiyor 23
nasıl oldu 268
nasıl öldü 77
nasıl yani 1497
nasıl olmuş 116
nasıl ölmüş 19
nasılsın canım 26
nasılsın tatlım 38
nasılsın bebeğim 20
nasıl oldun 41
nasılsınız hanımefendi 16
nasıl yardımcı olabilirim 221
nasılsın hayatım 22
nasıl istersen 701
nasıl ölmüş 19
nasılsın canım 26
nasılsın tatlım 38
nasılsın bebeğim 20
nasıl oldun 41
nasılsınız hanımefendi 16
nasıl yardımcı olabilirim 221
nasılsın hayatım 22
nasıl istersen 701