Bir hafta önce tradutor Francês
2,995 parallel translation
Şişmanlar, sigara içiyorlar antrenmanlara daha bir hafta önce başladılar.
Elles sont grosse, elles fument, elles ont commencé la formation il ya une semaine.
Laura bir hafta önce bana geldi.
Laura est venue me voir il y a une semaine.
- Laura'yı bir hafta önce gönüllü olarak aldık.
On l'a prise comme bénévole il y a une semaine.
Bir hafta önce burada bir adam vardı- - Dört parça.
Y avait un gars ici la semaine dernière... en quatre morceaux.
Diğer iki soygunda her iki ev de olaydan bir hafta önce bu şirket iş yapmış.
Les deux autres cas dans le voisinage, les deux ont fait appel à LP une semaine avant d'être cambriolés.
Kaybolmadan bir hafta önce.
Environ une semaine avant qu'elle disparaisse.
Bir hafta önce, bu benim için pek önemli sayılmazdı, .. ama Noel gibi bir düzenbazı, rehber köpek Toby için terk ettiğinden beri..
Il y a une semaine, je serais pas venue, mais puisqu elle a quitté Noel pour Toby...
Bir hafta önce bunu çözmesi gerekiyordu ama hala yapmadı. Ve birinin Ryder'a gerçekleri söylemesi lazım.
Et elle devait l'avouer il y a genre une semaine mais elle n'a toujours rien dit et quelqu'un doit dire la vérité à Ryder.
Frank bir hafta önce geri geldi
Frank est revenu à la maison il y a une semaine.
Ama asla öğrenemeyeceğiz çünkü sinyal bir hafta önce durdu.
Mais on ne saura jamais où, car il n'émet plus depuis plus d'une semaine.
Bir hafta önce şu an içinde olduğuma çok benzer bir hücrede uykuya yattım.
Je me suis couché il y a une semaine, à deux pas d'où nous sommes.
Sonraki protesto Tel Aviv'deydi, ki ilk scientology binası bir hafta önce yapılmıştı.
Et donc la manifestation suivante était à Tel Aviv, où le premier bâtiment de la Scientologie avait été inauguré une semaine auparavant.
Tam bir hafta önce.
Il y a environ une semaine.
Bir hafta önce... Ve şimdi böylesin... Evet, tam zamanında.
Il y a une semaine, et maintenant, tu... oui, juste a temps
Bekle sen benim yerime bir hafta önce tanıştığın bir kadını mı seçiyorsun
Attends, alors tu te ranges du côté d'une femme que tu as rencontrée il y a une semaine, plutôt que du mien?
İnan bana, bu durum bir hafta önce olsaydı sana bunu yapman için yalvarırdım.
Et crois-moi, il y a une semaine, j'aurais pu te supplier de le faire.
Bir hafta önce bitti.
Oh, c'est terminé depuis une semaine.
Bir hafta önce hazırlanmalıydım.
J'aurais dû faire ma valise plus tôt.
- Operasyon bilgisini bir hafta önce göndermiştim sana.
Je vous ai soumis l'ordre d'opération il y a une semaine.
Değil mi? Tamam, öyleyse... Bir hafta falan önce kütüphanenin arkasında beşinci adetimi oluyordum.
Très bien, alors... il y a à peu près une semaine j'étais derrière la bibliothèque pendant la récré
İki hafta önce Elwood Spiller adında bir çete üyesiyle bir barda Junior'un kavga ettiğine dair bir olay tutanak var. Tutuklama yok.
C'est le rapport d'une bagarre dans un bar entre Junior et un membre de gang Elwood Spiller, il y a 15 jours.
Ee, Janet, Dr. Forest'ın kız arkadaşı...... bir hafta önce hastaneye getirildi... pskiatri bölümüne...
Oh, Janet, la copine du Dr. Forest... Mm, hmm?
Birkaç hafta önce Emily'e bir mail yollamış. Kendisine şantaj yapıldığını yazmış.
Elle a envoyé un e-mail désespéré à Emily, il y a quelques semaines, disant qu'on la faisait chanter.
Üç hafta önce asla bir hastayla yatmazdın.
T'aurais jamais couché avec une patiente, avant.
Simon üç hafta önce eski bir apartman dairesine taşındı.
Simon a déménagé dans un vieil immeuble il y a trois semaines.
Belasco 1 hafta önce Fransa'dan dönmüş ve bulduğum bir makaleye göre 15 yıldır Mavi Kelebek'in peşindeymiş.
Belasco vient de rentrer de France. Dans cet article, il est dit qu'il cherche le Papillon Bleu depuis 15 ans.
Dört hafta önce Pakistan'da ABD askeri malzemelerini yağmalamak isteyenleri engellemeye çalışan bir depo nöbetçisi öldürüldü.
Il y a 4 semaines, au Pakistan, un gardien d'entrepôt a été tué en essayant de stopper un raid sur les stocks de l'armée américaine.
Altı hafta önce odaklanmış bir kızdım.
6 semaines loin peut recentrer une fille.
Kaybolmadan bir hafta kadar önce.
Une semaine avant sa disparition.
Bir kaç hafta önce üstüne kusan adamı hatırlıyor musun?
Tu te souviens du gars qui t'a gerbé dessus?
Birkaç hafta önce,... bir bayan geldi ve dedi ki, "Joe, zen ustası, kahin Donald'a bir iş bulmak ve onu bırakmam konusunda bana yardım eder misin?"
Il y a quelques semaines, une femme est venue vers moi et m'a dit, "Joe, maître zen, employé miracle," m'aiderais tu à trouver un boulot pour Donald pour que je puisse le larguer? "
Geçen hafta tanıştığım çok tatlı bir adam tarafından sadece birkaç saat önce yazılmış kısa bir oyunla başlayacağız.
Commençons avec une pièce écrite y a quelques heures par un mec adorable rencontré y a peu.
... birkaç hafta önce. Lily'yi aramanıza yardımcı olduğunu söyleyen bir adam geldi o bıraktı.
il y a une quinzaine de jours par un homme qui prétendait vous aider à chercher Lily.
Daha bir kaç hafta önce oradaydım.
J'y étais il y a quelques semaines.
Hector iki ay önce bir hafta sonu için geldi ve hâlâ burada.
Hector est venu pour le week-end il y a deux mois, et il est toujours là.
Beş yıl önce oldu ve bir hafta sürdü.
Pourquoi tu ne me l'avais pas dit? Parce que ce n'était pas important.
Üç hafta önce bu şaheserle ve Vegas şapelinden alınma bir çift hediye zarla geldin.
Y'a 3 semaines, tu débarques avec ça et une paire de dés souvenir d'une chapelle de Las Vegas.
Bir hafta önce.
Hier.
- Bir hafta kadar önce.
- Il y a environ une semaine.
Tek bildiğim iş aramaya başlamadan önce bir hafta kafayı çekeceğim.
Tout ce que je sais, c'est que je vais à Cabo pour une semaine avant de reprendre la chasse au travail.
Üç hafta önce, kimliğini belirlenememiş bir kişi Laroy Wayne'e kast edildiğini düşündüğümüz bir olayda Veronica Pop'u ezdi.
Il y a trois semaine un homme non identifié a percuté Veronica Pope lors d'une attaque prétendument destinée pour Laroy Wayne
Bir tanesi üç ay önce, diğeri de geçen hafta.
Celui-ci date de trois mois, et l'autre d'une semaine.
Neyse, esas mesele ölümünden bir kaç hafta önce Jai'yi takip etmek için bir güvelik şirketi kiralanmış.
Ouais, le résultat est le suivant.
Ve diğeri bir hafta kadar önce seninle tanıştıktan sonra tabii... Çok üzgünüm.
Et l'autre fois c'était il y a presque une semaine, aprés que l'ont ai...
Dört hafta önce bir içki dükkanının soygununda kullanılan silaha uydu.
Elle correspond à une balle tirée lors du cambriolage d'un magasin d'alcools il y a quatre semaines.
Ayrıca beni doğurmadan 1 hafta önce maratonda da koşmadı veya 9 aylık hamileyken bir soyguncu tarafından dövülmedi.
Elle n'a pas non plus couru un marathon la semaine avant de m'avoir ou battu un agresseur alors qu'elle était enceinte de neuf mois.
Sana bir kaç hafta önce söylemiştim. Yarın.
Je vous l'ai dit il y a des semaines, c'est demain.
Bir kaç hafta önce merak sardığı bir şey.
Il y est allé il y a quelques semaines.
Bir kaç hafta önce onu gördüğümde hiç iyi görünmüyordu.
Je l'ai vu il y a quelques semaines et il n'avait pas l'air bien.
Birkaç hafta önce bardaydım, işten sonra bir şeyler içmeye gitmiştim.
Il a quelques semaines, j'étais dans un bar à boire un verre après le travail.
Yatırımcı kılığındaki Çinli bir ajan iki hafta önce Jack Turner'la olan toplantısına dinleme cihazıyla gitmiş.
Un agent chinois se faisant passer pour un investisseur a porté un micro à un rendez-vous avec Jack Turner il y a deux semaines.
bir hafta sonra 49
bir hafta 109
bir hafta oldu 20
bir hafta mı 41
bir hafta içinde 26
önce 471
öncelikle 448
önceden 33
önceleri 26
önce sen 213
bir hafta 109
bir hafta oldu 20
bir hafta mı 41
bir hafta içinde 26
önce 471
öncelikle 448
önceden 33
önceleri 26
önce sen 213
önce ben 89
önce ben sordum 18
önce ben geldim 22
önce para 23
önce siz 62
önce sen git 20
önce ben gördüm 23
önce bayanlar 26
bir hata 32
bir hediye 84
önce ben sordum 18
önce ben geldim 22
önce para 23
önce siz 62
önce sen git 20
önce ben gördüm 23
önce bayanlar 26
bir hata 32
bir hediye 84
bir hayalet 36
bir hata oldu 23
bir hayvan 28
bir hata yaptın 21
bir hata yaptım 105
bir haber var mı 33
bir hırsız 35
bir hiç 29
bir hata yaptı 16
bir hatıra 20
bir hata oldu 23
bir hayvan 28
bir hata yaptın 21
bir hata yaptım 105
bir haber var mı 33
bir hırsız 35
bir hiç 29
bir hata yaptı 16
bir hatıra 20