English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ B ] / Biraz daha

Biraz daha tradutor Francês

31,568 parallel translation
Orası sandığından biraz daha karışık.
C'est plus compliqué que cela.
- Vay canına. - Biraz daha.
Un peu plus.
Belki biraz daha Ortadoğu yemekleri denemeliyiz.
On devrait peut-être essayer de cuisiner de la nourriture du Moyen-Orient.
- Biraz daha spesifik olabilir misin!
Tu pourrais être plus précise?
Belki bu kez biraz daha gizlilik istemiştir.
Il voulait un lieu plus privé.
Bana gerçekliği ve nasıl bulunacağını biraz daha anlatsana.
Dis-m'en plus sur cette vérité et comment la trouver.
Üzgünüm ama biraz daha uzun olmanız gerekmiyor muydu?
Je suis vraiment désolé. Vous n'êtes pas supposé être plus... Grand?
Belki biraz daha fazla.
Peut-être un peu plus.
Seni biraz daha yakından tanımak istiyorum Carl.
J'ai envie d'apprendre à te connaître, Carl.
Biraz daha gür!
Plus fort!
duffman205 demiş ki, " Rakibine Sıç bezleri muhteşem, biraz daha almaıyım.
Ce mec, "Duffman205" dit : "les Li'l Rivals sont géniales Faut que j'en achète."
Yeni çıkmış eleman biraz daha konuşmak isteyebilir.
Le chômeur pourrait avoir envie d'en reparler.
Biraz daha dayan.
Relaxe-toi.
- Biz biraz daha farklıyız.
- On est un peu différent.
Durun. Belki biraz daha fazla zaman tanımalıyız.
Attendez, on devrait lui laisser plus de temps.
Biraz daha dayan Ramon.
Tiens encore un peu, Ramon...
Biraz daha.
Encore un peu.
Ben bilgisayarlarına biraz daha sızıp kesin olarak öğrenmeye çalışayım.
Je vais essayer de les pirater pour m'en assurer.
Barry olmadan kurduğumuz planla Zoom'u alt etmek işin zor kısmı olacak. Ama nerede olduğunu öğrenirsek biraz daha kolay olacaktır Ramon.
Maintenant appliquons notre plan pour battre Zoom sans Barry, ça va être la partie compliquée, mais ce sera beaucoup plus simple quand on saura où il est.
Biraz daha yukarı kaldır!
Soulève-le un peu plus!
Burada ise kurallar biraz daha esnek.
Ici, les règles sont un peu plus... flexibles.
Biraz daha takılmak istemediğine emin misin?
Tu veux pas traîner encore un peu?
Her gün biraz daha iyi olacak.
Ça ira un petit peu mieux chaque jour.
- Biraz daha zaman lazım.
- Pas encore.
- Biraz daha kalmam lazım yani.
Je vais rester un moment.
Platformu devrim niteliğinde kılan her şeyi sırf siz satmakta biraz daha zorlanıyorsunuz diye çıkaramayız. Tamam mı?
On bazardera pas ce qui nous rend révolutionnaires parce que vous avez du mal à le vendre.
Satış personellerin, platforma dair bütün iyi şeyleri sonlandırmamı istiyorlar. Sırf satmak biraz daha zor oluyor diye.
Les gars des ventes veulent se débarrasser de tout ce qui est cool parce que c'est difficile à vendre.
Önişlemcimi senin istediğinden biraz daha hızlı yapmış olabilirim Richard.
Mon préprocesseur est peut-être plus rapide que ce que tu voulais.
- Belki biraz daha ışık eklerim.
- Et de la lumière.
Senin için bir sakıncası yoksa biraz daha burada kalmam gerekebilir.
Si tu es d'accord, je vais rester encore un moment.
Biraz daha sessiz efkârlanabilir misin?
Tu peux faire ça plus discrètement?
Biraz daha su?
Encore un peu d'eau?
Ben gidip biraz daha soya köftesi hazırlayacağım.
Je vais rouler d'autres boulettes de soja.
Ben de şirketi çağırıp biraz daha yakına aldırttım.
Une boîte est venue la rapprocher.
İki, masraflarını idare edip kazancını buna göre biraz daha düzgünce takip etmen lazım.
Quoi d'autre? 2 : vous devez maîtriser et classer vos notés de frais un peu mieux que... que ça.
Biraz daha açıklama yapar mısın Richard?
Tu nous en dis un peu plus?
Azot ve banyo tuzu dedirtiyor olabilir ama biraz daha azot ve banyo tuzu almak istiyorum.
Je sais pas si c'est le gaz hilarant et la came, mais je veux reprendre du gaz hilarant et de la came.
- Biraz daha karmaşık biri.
- Un peu plus complexe que ça.
Sahil Koruma'nız biraz daha yardımsever olsaydı şimdiye kadar onu oradan çıkarmış olurduk.
Et si vos Gardes Côtes étaient un peu plus utiles on l'aurait probablement retirer de là, à ce jour.
Biraz daha zorlasan canlı yayında vurur geçerdin.
Avec de l'audace, tu aurais pu conclure devant les caméras.
Artık biraz daha fazla kişi kullanıyor.
Ils sont un peu plus nombreux à l'utiliser à présent.
Biraz daha yüksek sesle lütfen.
Un peu plus fort.
Sen sadece çoğunluğa göre biraz daha hevesliydin.
Tu étais seulement un peu plus... enthousiaste que les autres.
Bana biraz daha yengeç kalır.
Plus de crabe pour moi.
Biraz daha fazla olumlu, biraz daha az kaba ve alaycı ol.
Etre un peu plus positive, un peu moins... méchante et sarcastique.
Toby'nin biraz daha fazla vakti olur çünkü daha iri.
Toby a un peu plus de temps car il est plus gros.
Tek istedigim biraz daha dinlenmek.
Il me faut surtout du repos.
Biraz dinlen sen. Daha sonra yine konuşuruz.
Repose-toi, on en reparlera plus tard.
Daha önce de senin gibi erkeklerle oldum, biraz mesafeli durursak daha iyi yürüyeceğini biliyorum.
J'ai déjà connu des types comme toi. Ça marche mieux quand on garde une certaine distance.
Biraz daha hızlanalım!
On accélère un peu, allez!
Birazını elime yapsanız daha iyi olacak.
Peut-être pourriez-vous en mettre un peu dans ma main.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]