English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ B ] / Bunun adı ne

Bunun adı ne tradutor Francês

185 parallel translation
Hızlı ol. Bunun adı ne?
Qu'est-ce que ceci?
Bunun adı ne?
Comment ça s'appelle?
Bunun adı ne?
Quel est son nom?
- Bunun adı ne?
- Vous appelez ça comment?
Burada oturup saçını taraman çok gülünç oluyor. Bunun adı ne?
Vous avez l'air bien bête à rester assis et à secouer la tête, comme ça.
Bunun adı ne?
Comment appelles-tu ça?
- Bunun adı ne? - Claudio.
Quel est son nom?
- Bunun adı ne olacak şimdi?
Elle s'appelle comment cette chose?
- Bunun adı ne, Oliver?
Comment ça s'appelle, Oliver?
Bunun adı ne? - Adı Teddy ve 80 yaşında.
– Voici Teddy qui a 80 ans.
Eğer paranı alırsam... bunun adı ne olur biliyor musun? Gasp.
Si je prenais l'argent, ce serait une extorsion.
Bunun adı ne olacak peki?
C'est quoi, celui-là?
Bunun adı ne?
C'est quoi son nom?
Bunun adı ne?
C'est lequel, celui-ci?
Bunun adı ne?
Ça s'appelle comment?
- Evet. - Bunun adı ne demiştin?
- Comment t'appelles ce truc?
- Bunun adı ne?
- C'est quoi déjà?
Kızımın adını bunun dışında tutun müfettiş
Ne mentionnez pas le nom de ma fille.
İki insanın hayat boyu bir araya gelmesi ki bunun adı evlilik... hafife almamak gerek.
L'union de deux personnes pour la vie, mais le mariage ne devrait pas être pris à la légère.
Bunun ona ne faydası olmuş ki, şu ressamın, adı neydi?
Quel bien cela fait-il au peintre?
Çal! Adı ne bunun?
Comment ça s'appelle?
Adını ne koyacağım biliyor musun? "45." Bunun onuruna.
Et je l'appellerai le "45", en honneur de mon revolver.
Bunun değeri 15 sterlin ve Bolton'daki sevgilinizin adını açıklamamamızı sağlayacak.
Nous jouons pour 15 livres pour que nous ne révélions pas le nom de votre amant à Bolton.
Adı ne bunun?
Son nom?
Belki de "Hille" ile bitiyor olabilir, bunun gibi bir kelime. Evet, ama neden şehre gitmek istiyorsun ki daha adını bile bilmiyorsun değil mi? Atama mı?
ou peut-être ça fini par "Hill", un mot comme ça ok, bon, mais pourquoi vous voulez aller dans une ville dont vous ne connaissez même pas le nom?
Kâfir olduğunu ve batıl inanç adı altında binlerce insanı yaktığını söyleyen bilgiyi ve algıyı engelleyenler bunun kurtuluşun tek yolu olduğu yalanını söyleyerek bu işten hoşnut olmazlar.
Cela ne plaisait pas à ceux qui barraient le chemin à la connaissance, qui te disaient hérétique et qui te brûlaient par milliers par superstition, pour ton soi-disant salut.
Nerede veya ne zaman olursa olsun,... bunun, insanın attığı en büyük adımlardan biri olduğunu düşünüyorum.
Et je pense que c ´ est l'une des mesures les plus importantes que l'homme a prise là où toutes les fois qu'il i ´ a fait ainsi.
Bunun geçici bir geri adım olduğunu umalım.
Espérons que cette tournure ne soit que temporaire.
Oh, bunun için kimin aranacağını biliyorum. Adı ne?
Je sais qui contacter!
Bunun sonu ne? Karşı devrimle mücadele adına yaşanan bu kabusa hak verebilir miyiz?
Vous pourrez représenter les ouvriers américains au congrès de Baku et insuffler l'esprit révolutionnaire aux peuples du Moyen-Orient.
Bu parfüm. Adı ne bunun?
Comment s'appelle ton parfum?
- Adı ne bunun?
- Comment il s'appelle?
- Bunun adı ne?
Vous appelez ça comment?
Asya şahini adını aldı. Tanrının üç zırhıyla ne bunun alakası var?
Alors il quitta le groupe et devint mercenaire, connu sous le nom de Asian Hawk.
Bunun gerçek adım olmadığını biliyorum, ama hafızamı kaybettim Marseilles dışında bir yerde. " Onlara ne diyeceğim?
- Les téléphones sont sur écoute? - Non, mais nos agents doubles... intercepteront son appel. S'il nous a lâché, il utilisera un téléphone.
Bunun adı ne Baldrick?
Quel est le titre?
Sen ne derdin bunun adına?
- Ton point de vue?
Bunun adı ne?
Comment t'appelles ça?
Ama ben... ne hayatta, ne de ölerek adımı asla kazanamayacağım, ve bunun için sana teşekkür ederim.
Mais moi, je ne mériterai jamais mon nom, ni vivant ni mort, et c'est à vous que je le dois.
Fakat Ferengiler bunun farkında değillerdi,... ve solucan deliğini kendileri adına emniyete almak için kötü bir teşebbüs sırasında solucan deliğinin içine çekildiler ve Delta Sistemi'ne geldiler.
- Les Ferengis l'ignoraient. En voulant se l'accaparer, ils ont été aspirés et déposés dans le quadrant Delta.
- Adı ne abi bunun?
- Comment ça s'appelle, ce truc, frère?
Bize haklarımızı okumadınız. Bunun adı bence...
Vous ne nous avez pas lu nos droits, ce qui s'appelle...
- Adı ne bunun?
- Qu'est-ce que c'est?
Ne endişeleniyorsun? Bunun nedeni adımın...
Oh, c'est sans doute parce que c'était épelé...
Ve sokakta karşılaştığım adamın, adını hatırlayamadım belki de bunun anlamı, Alzheimer olduğumdur bu yüzden seni tanıştıramadım.
Et... je ne me rappelais pas le nom du type que j`ai rencontre dans la rue- - ce qu`il faut peut-être porter au compte de l`Alzheimer. Voilà pour ces deux trucs.
- Bunun hakkında bir şey bilmiyor. - Bana geri adım atmamı mı söylüyorsunuz?
- Il ne sait rien à ce propos. - Vous me demandez de renoncer?
Bunun adı değişiklik değil artık yumurtlamıyorumdur.
Je ne suis pas en transition, e suis en pleine action.
Benimle evlen de, bunun adına ne dersen de, aşkım.
Si tu veux, mon amour, du moment que tu m'épouses.
Bunun adı İmbooral. Bir söz der ki ;
"Personne ne doit mourir de la toux s'il prend la plante lmbooral!"
Adı ne olacak bunun?
Comment pourrait s'appeler cette cuisine?
İsa adına, Cathleen, bunun ne anlama gelebileceğine dair en ufak bir fikrin var mı?
Bon sang, Cathleen. As-tu la moindre idée de ce que ça voudrait dire?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]