English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ O ] / Onunla konuşacağım

Onunla konuşacağım tradutor Francês

976 parallel translation
Onunla konuşacağım.
Je veux vous parler.
Pekâlâ. Onunla konuşacağım.
Bon, ben j'y vais!
Gidip onunla konuşacağım.
Je vais lui parler.
Onunla konuşacağım.
J'irai le voir un de ces jours.
Onunla konuşacağım, belki işe yarar.
Je vais lui parler, ça va marcher.
Onunla konuşacağım.
Je vais lui parler.
Kızımla birlikte gidip onunla konuşacağım.
Ma fille m'y conduira pour que je puisse lui parler.
Bu gece onunla konuşacağım. " Ne anlamı var?
Je lui parlerai ce soir.
- Arabayı babandan aldım. Onunla konuşacağım.
J'ai acheté ce camion à ton père.
Harry'ye söyle, onunla konuşacağım.
Dites à Harry que je veux le voir.
Gidip onunla konuşacağım.
Si, j'irai la voir.
Ülkede kanunlar var. Buldum. Onunla konuşacağım, bırakalım miktarı o belirlesin.
Je vais lui demander de fixer son prix.
Döndüğümde onunla konuşacağım.
À mon retour, je le ferai parler.
- Onunla konuşacağım!
Je vais lui parler.
Ve siz beklerken, ben onunla konuşacağım.
Moi, je vais lui parler.
Onunla konuşacağım.
Même si nous devons souffrir un peu.
Onunla konuşacağım.
Je lui parlerai.
Onunla konuşacağım.
Je vais le faire.
Onunla konuşacağım dediysem de bu saçmalık... - Bunların hepsi düzmece.
J'allais lui parler, mais cette supercherie!
Hayır bunu istemiyorsun. Onunla konuşacağım.
Je vais lui parler.
100 dolara oraya gidecek ve Morgan'ın odasına girip onunla konuşacağım.
Je parie 100 dollars que je vais entrer et aller parler à Morgan dans sa chambre.
- Gidip onunla konuşacağım. - Konuşmak mı?
- Je vais retourner lui parler.
Onunla konuşacağım. Bırak onu!
Je vais la recevoir.
Pekâlâ, onunla konuşacağım.
D'accord, je lui parlerai.
Bu seni mutlu edecekse onunla konuşacağım.
Si ça peut te faire plaisir!
"Sen içeri gir ve eşyalarını topla..." "Onunla bir şey konuşacağım"
Va donc les chercher, j'aimerai causer un instant.
Onunla bizzat konuşacağım.
J'irai lui parler. "
- Onunla bir iki şey konuşacağım da.
- Je veux lui parler.
Onunla sonra konuşacağım.
Je l'interrogerai plus tard.
Onunla konuşacağım.
Je vais lui parler
- Gidip konuşacağım onunla.
Je vais lui parler.
- Onunla kendim konuşacağım.
- Je vais lui parler.
Onunla bizzat ben konuşacağım.
Je lui parlerai seul.
Onunla yalnız konuşacağım.
Je veux lui parler en tête à tête.
Onunla oturup konuşacağım.
Je vais le gronder.
- Gidip onunla ben konuşacağım.
- Je ferai mieux de lui parler.
Onu yalnız yakalamayı bekleyeceğiz ve ben onunla konuşacağım.
Un moyen de l'attraper seul et je parlerai avec lui.
Ama geldiğinde onunla açık açık konuşacağım.
Mais dès qu'il sera là, je lui parlerai franchement.
Yarın onunla bunun hakkında konuşacağım, yapsam iyi olur.
Je dois lui en parler demain.
Gidip onunla bir konuşacağım.
Je vais aller le voir.
Onunla yalnız konuşacağım.
Je veux lui parler seul à seul.
- Gidip konuşacağım onunla.
Je vais lui dire.
- Onunla konuşacağına söz verdi.
Il m'a promis de lui parler.
Burada, onunla özel konuşacağım.
Ici, où nous serons plus tranquilles.
Sanırım oraya gidip onunla konuşacağım.
Je vais lui parler.
- Hayır onunla ben konuşacağım.
Non, je vais lui parler.
Onunla hemen konuşacağım. Bayan Fellini'yi karşılamak üzere bir buçuk saat sonra çıkmalıyız.
Dans 30 minutes, nous prenons Mlle Fellini à la gare.
Şimdi arabadan çıkıp... yanına gidip onunla yüz yüze konuşacağım.
Je vais aller lui parler. Je vais lui demander :
Uğrayıp onunla konuşacağım.
Je vais aller le voir.
Onunla konuşacağım.
Je vais leur parler.
Onunla sonra konuşacağım.
Je lui parlerai plus tard.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]