Sizi temin ederim ki tradutor Francês
789 parallel translation
Sizi temin ederim ki sayın müfettiş, diğer kadın ben değilim!
Je puis vous assurer que je ne suis pas "la rivale".
Sizi temin ederim ki gerçekten önemli insanların olduğu topluma geri dönmek... benim için büyük bir zevk olacak.
J'irai avec plaisir rejoindre des gens ayant une réelle dimension.
- Sizi temin ederim ki kuşun bir suçu yok.
Ce n'est pas sa faute, je vous assure.
Sizi temin ederim ki hiç acı çekmedi.
Je peux vous jurer qu'il a pas souffert.
Sizi temin ederim ki... Leydi'nin kütüphanecisi olduğum zamanlarda bile... bana diğer insanlara davrandığından farklı davranmamıştır.
Bien que je sois son bibliothécaire, je peux dire qu'elle m'a toujours traité comme un gentleman.
Sorun ne bilmiyorum ama sizi temin ederim ki "imkansız" kelimesi Matuschek ve Ortakları'nın sözlüğünde bulunmaz.
J'ignore le probleme, mais je peux vous dire que le mot "impossible" n'existe pas chez Matuschek et Co.
Hayır Bay Kralik, sizi temin ederim ki korkmuyordu.
Ce n'etait pas par peur, je vous l'assure!
Sizi temin ederim ki bunlar laf salatası değil.
Je vous assure que ce n'est pas du bla-bla-bla.
Bunu duyduğuma üzüldüm efendim. Ama sizi temin ederim ki bu bir hayal değildi.
Je vous assure que ce n'étaient pas des élucubrations.
Sizi temin ederim ki, ne düşünüyorsanız ve o size her ne anlattıysa, bunun tam tersi. Bu genç adam kesinlikle bu ülkenin düşmanlarında biri değil.
Je vous assure que, contrairement à ce qu'on croit et à ce qu'il vous a dit, ce jeune homme n'est sûrement pas un ennemi de ce pays.
Sizi temin ederim ki, bu konu kolaylıkla halledilebilir.
Je vous assure qu'on y remédiera.
Sizi temin ederim ki bu duruma bir dakika bile inanmadım ama şu Schultz yok mu...
Je n'ai jamais cru...
Soğukkanlı olmalısın. Efendim, kendimi açıkça ifade edemeyecek kadar şaşkın durumdayım ama sizi temin ederim ki ailemiz de sizlerle aynı hisleri paylaşıyor.
Permettez-moi de vous exprimer mes sincères condoléances.
Ama sizi temin ederim ki, öğretmen olmak için, uygun birisi değilsiniz!
Voici le fond de ma pensée : Vous n'êtes pas fait pour enseigner.
Şimdi kuşkusu olan varsa onu görevden hiçbir sorun olmadan alabilirim ve sizi temin ederim ki kimse hakkında tek bir kötü söz söylemeyecek.
Si l'un d'entre vous a des doutes, il doit abandonner immédiatement, je promets que nul ne lui en tiendra rigueur.
Ve sizi temin ederim ki kimse hislerinizden dolayı sizi yargılamayacak.
Je vous promets que personne ne vous en voudra.
Sizi temin ederim ki sebebi anneme benzemeniz değil.
Non parce que vous ressemblez à ma mère.
Sizi temin ederim ki çavuş olacak kadar yaşayacak!
Je puis assurer qu'il vivra assez pour être sergent!
Sizi temin ederim ki Bay Kristo'nun endişelenmesine gerek yok. Bu gece Bay Fabian kendini büyük bir spor organizatörü görebilir.
Ce soir, M. Fabian se prend... pour un grand organisateur de combats.
Bana verilen yetkiyle, sizi temin ederim ki ; şimdiye kadar, korkmamız için makul bir sebep yoktur.
Je vous assure que pour l'instant, il n'y a pas lieu de s'alarmer.
Bay Travers, sizi temin ederim ki, Kontes tarafsız bir ülkede tarafsız bir yaşam sürmek için elinden geleni yapıyor.
Mr. Travers, la Comtesse fait de son mieux pour vivre la neutralité dans un pays neutre.
- sizi temin ederim ki kesinlikle doğru.
- Tout cela est vrai.
Ancak sizi temin ederim ki, hoş ve zeki olmasının haricinde ona aşık olmamın daha bir sürü nedeni var.
Mais il est bien plus que charmant et dégourdi et j'ai beaucoup de raisons de l'aimer.
Fakat sizi temin ederim ki hep yanında taşıdığı masum şık bir baston görünümlü uzun, ince hançeri ile eşimi öldürmeye teşebbüs etti.
À l'aide d'une longue dague qu'il porte toujours avec lui dissimulée dans une simple canne.
Sizi temin ederim ki, Anita yanlış hiçbir şey yapmadı.
Anita n'a rien fait de mal, je vous le promets.
Sizi temin ederim ki yine görüşeceğiz.
Je vous jure que nos chemins se croiseront à nouveau.
Sizi temin ederim ki Majesteleri, bu beyefendilerle tamamen güvende olacağım.
Je vous assure, Votre Majesté, que ma sécurité est assurée avec ces messieurs.
- Hayır, hiç önemli değil. - Sizi temin ederim ki daha önce kimseyi ısırmamıştı.
Croyez-moi, il n'avait jamais mordu personne jusqu'ici.
Sizi temin ederim ki şimdi parayı geri götürmeye çalışsak tüm mesele karmaşık bir hale girerdi.
Croyez-moi, restituer l'argent a present serait tout embrouiller.
Sizi temin ederim ki, Hanım'ın incelikten yoksun konuşmaları son derece doğrudur, ve onun erkekler üzerindeki etkisi de çok kuvvetlidir hangi erkek olursa olsun.
Je vous assure, madame, que l'immoralité de la comtesse est très morale et son influence rend tous les hommes meilleurs. Quelle que soit leur position sociale.
Sizi temin ederim ki, yapılabilecek ne varsa yapacağız. Unutmayın ki, bizim işimiz bu.
Nous ferons tout notre possible.
Sizi temin ederim ki, lordum, olmayacak. Kral Menelaus'a dönmek kendi arzusudur. - Kendi arzusuymus.
Quand Hélène sera là, nous poserons... nos conditions.
Bir doktor olarak sizi temin ederim ki yanılıyorsunuz.
Le médecin vous dit "C'est faux".
Sizi temin ederim ki bu gerçek değil.
Ceci, je peux vous l'assurer, est faux.
Ancak sizi temin ederim ki bu resmi bir durum.
Je vous assure que c'est officiel.
Sizi temin ederim ki sizi asla böylesine üzmek istemedim.
Je suis confus, Madame. Je ne voulais surtout pas vous perturber.
Sizi temin ederim ki...
Je vous assure...
Nasıl açıklayabilirim bilmiyorum ama sizi temin ederim ki buna çok şaşırdım.
Je ne me l'explique pas et tout ceci m'étonne plus que vous.
Sizi temin ederim ki, her şeyi Elizabeth için yaptım.
J'ai fait tout cela pour Elizabeth.
O 100 dolar, sizi temin ederim ki şimdiye kadar yaptığınız en iyi yatırıma dönüşecek.
Je vous assure que c'est le meilleur investissement de votre vie.
Ve sizi temin ederim ki, Senato toplandığı anda,.. ... Jordan'ın yargılanması için harekete geçeceğim! Ve ardından sivil bir mahkeme...
Et je vous assure que, dès la prochaine assemblée du Sénat, je proposerai la mise en accusation de Jordan et ensuite, un procès civil.
Sizi temin ederim ki efendim, görevlerimin uygulanması sizle ilgili özel düşüncelerim nedeniyle hiç etkilenmiyor.
Mais je vous assure que mon opinion vous concernant n'affecte en rien l'accomplissement de mes tâches.
Sizi temin ederim ki efendim rahatsız edici olarak yorumlanacak hiç bir şey yapmadım.
C'est une tout autre chose que de se voir demander de se battre pour son propre pays.
Ama sizi temin ederim ki burayı araştırmaya kararlıyım.
Mais je peux vous assurer que je suis déterminé à étudier cet endroit.
Duygusuz olmak zorundaysanız bile yapın, sizi temin ederim ve şundan eminim ki size söz veriyorum hayatınızda ilk defa gerçek mutluluğun ne olduğunu tadacaksınız.
Même si vous ne ressentez rien, je vous promets, que pour la première fois vous connaitrez une joie profonde.
Temin ederim ki, gerekli olmasaydı, sizi rahatsız etmezdik.
- Nous ne serions pas là sans cela.
Duygular ki, sizi temin ederim, tarafımdan da paylaşılmakta.
Un sentiment que, moi aussi, je vous assure, j'éprouve.
Kudüs sizi sıcak karşılamayacak. Ama temin ederim ki, sessizce karşılayacak.
L'accueil de Jérusalem sera tiède... mais calme, je m'en porte garant.
- Marshal, sizi temin ederim ki...
Je vous assure...
Benim demek istediğim bu yaşamınızdan önceki anılarınız. Sizi temin ederim ki çok basit bir işlem.
Il énonce son cas et nous sommes ses témoins.
Sizi temin ederim ve tanrı adına yemini ederim ki oğlum iyi biridir.
Je vous assure, je vous jure sur l'honneur que mon fils est un être de valeur.
sizi temin ederim 232
sizi seviyorum 160
sizi bekliyorum 28
sizi bekliyor 61
sizi bekliyoruz 27
sizi dinliyorum 52
sizi anlamıyorum 42
sizi özleyeceğim 33
sizi ilgilendirmez 39
sizi tanıyor muyum 69
sizi seviyorum 160
sizi bekliyorum 28
sizi bekliyor 61
sizi bekliyoruz 27
sizi dinliyorum 52
sizi anlamıyorum 42
sizi özleyeceğim 33
sizi ilgilendirmez 39
sizi tanıyor muyum 69